NURETTİN DEMİR (Muğla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakan, öncelikle kutluyorum kadın bir bakan olarak, hayırlı olsun bakanlığınız.

"Taşeronların hâli ne olacak?" diye konuşmama başlamak istiyorum ve engelli istihdamında pek çok çalışmaya karşın, oransal baktığımızda istenilen oranlara ulaşılamamıştır. İşsizlik herkes için çok önemli olmasına karşın engelliler için çok daha önemlidir. Son açıklanan resmî rakamlara göre işsizlik oranı 10,6; engellilerde işsizlik oranı nedir?

Sayın Bakan, genel politikada zora düştüğünüz zaman Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nun SSK Genel Müdürlüğü dönemini siyasi polemik konusu yapıyorsunuz; doğru yapmıyorsunuz ama yapmaya da devam edecek gibi görünüyorsunuz. Sanıyorum, 2023'te ilk 10'a giremediğiniz zaman suçlu yine Kemal Kılıçdaroğlu olacak galiba, öyle gözüküyor, gidişat onu gösteriyor. Bugün yani AKP döneminde özellikle SGK, Kemal Kılıçdaroğlu dönemini dikkate aldığımız zaman, o döneme göre 138-140 kat daha fazla açık vermiş. E, peki, ne yaptınız şimdiye kadar siz? Yani bunu sormak lazım. Üstelik, yüzlerce müfettiş didik didik araştırmış, beş kuruşluk bir açık bulamamış. Yani ne bekliyorsunuz? Yani bu siyasi bir zayıflık değil mi? Bunun eğer sorumlusu o dönemin genel müdürüyse o bakanlar, şimdi adını bile hatırlamıyoruz... Şimdi, bugünkü açığın nedeni eğer SGK Başkanıysa yan tarafınızdaki genç arkadaşımız, o zaman, sizin ne işiniz var orada? Yani biraz insaflı olmak lazım.

24'üncü Dönem emeklilerin intibakları yapıldı, yapılan intibak sonrası bir grup emeklinin intibak uygulamalarıyla ilgili birçok sorun ortaya çıkmıştır. Örnek: 2000 yılı sonrası emekli olanlar önceki döneme göre 400 lira kadar az almaktadır. Hatta, bir günü olan insanlar bile bu intibaktan yararlanamadı ve şu anda mağdur kesim oldukça büyük; bu konuda bir çalışma yapılacak mı?

Türkiye'de orman sektöründe, orman yetiştirme, kesme, tomruklama, orman ürünlerinin taşınması, depolama gibi iş alanlarında sigortasız çalışan işçi sayısı epey çok; bunun sayısı nedir? Orman işçisi olarak çalışan ve beş ay, yirmi dokuz gün çalıştırılanların -ki çoğu Karadenizli ve Yörük kökenli köy çocukları- sosyal güvenceleri yok. İş sağlığı ve güvenliği açısından da yüzde 80'lere varan riskli bir iş konusudur. 2003 yılında 107 iş kazası meydana gelmiş ve 1 işçi felç kalmış, 4 işçi de ölmüştür. Son on yılda iş kazası, yaralanma ve ölüm sayıları nedir? Sosyal güvencesiz çalışan bu işçilerimizin sorununun çözülmesi konusunda herhangi bir çalışma var mıdır?

Türkiye'de işsizlik sorunu önemini sürdürüyor, birçok önlem alınmasına karşın işsizlik rakamlarında çift hane devam ediyor. İstihdamı artırmak için asgari ücretlilerin sigorta primlerinin devlet tarafından karşılanma uygulaması -yani işçilerden kesilen kısımdan ödeniyordu- devam edecek mi 2017'de?

Şırnak'ta kaçak yani ruhsatsız maden ocağında son üç yılda 14 işçi hayatını kaybetmiştir, bir maden ocağı için çok yüksek bir sayı. Sayın Bakan, bir yetkili çıkıyor "kaçak" diyor, bir başkası çıkıyor "Yok, yok; kaçak değil, ihaleyle verildi." diyor ve dile kolay, 14 kişi göz göre göre yaşamını kaybediyor. Hangisi doğru? Kaçak değilse bu kadar kişinin ölmesinden kimler sorumlu? Valiler, diğer sorumlular hâlâ görevlerinde duruyorlar. Sayın Başbakanımız bugün Şırnak'ta cami açılışına gitti, kutlarız; daha sonra Cizre'ye geçti, acaba geçerken o maden ocağına uğrayıp da o ölenler için bir dua okudu mu veya da inceleme yaptı mı?

Mülteci ve başta Afrika ülkeleri olmak üzere komşu ülkelerden gelen istihdam sayısı kaçtır Türkiye'de? Bunları öğrenmek istiyorum.

Teşekkür ediyorum.