AYTUĞ ATICI (Mersin) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakan, çalışma alanı haksızlıkların en yoğun yaşandığı alandır. AKP döneminde bu haksızlıkların en üst seviyeye gelmiş olduğunu maalesef görüyoruz. İŞKUR'dan bahsettiniz. İŞKUR'lar maalesef AKP ofisi gibi çalışmaktadır. AKP'ye üye olmayan neredeyse hiç kimse İŞKUR'dan kendine bir iş bulamamaktadır. Örneğin, seçim döneminde öğrenci sayısından daha fazla müstahdemin çalıştırıldığı okulları, köy okullarını arzu ederseniz ben size gönderebilirim.

Konuşmanızda çalışma barışından bahsettiniz ama Hükûmetiniz, emekli olan öğretim üyesi milletvekilleri eğer işlerine geri dönerse çifte maaş vermeyi kanunlaştırmıştır. Hangi çalışma barışından bahsediyorsunuz?

Sağlık çalışanlarına yıpranma payı vereceğinize dair söz verdiniz ama bu sözünüzü bir türlü yerine getiremediniz. Gözümüzün içine baka baka doğruları söylemediniz.

Asgari ücreti ne kadar artırdığınızdan bahsettiniz ve yine bir yanılsama yarattınız. Asgari ücret 1.404 liradır Sayın Bakan. TÜRK-İŞ'in açıklamasına göre -bakın, sol bir sendikadan bahsetmiyorum- bugün ülkemizde açlık sınırı 1.544 liradır yani asgari ücretle yaşayan bütün insanlar bırakın yoksulluğu, açlık sınırının altındadır. Yoksulluk sınırına hiç değinmeyeyim, çok daha kötü çünkü 5.030 liradır yoksulluk sınırı.

Siz yurt dışında yaşayan insanlardan bahsettiniz, onlara hizmet verdiğinizden bahsettiniz ama verdiğiniz sözleri bir türlü tutmadınız. Yurt dışında yaşayıp da Türkiye'de emekli olan insanların emekli maaşlarını ödemiyorsunuz. Kul hakkı yiyorsunuz. Niçin böyle bir şey yapıyorsunuz, kimse bilmiyor. Yurt dışına gidip oy istediğiniz zaman söz veriyorsunuz, diyorsunuz ki: "Merak etmeyin, Türkiye'de emekli olan herkese maaş vereceğiz." Ama üzerinden yıllar geçmesine rağmen bu sözünüzü tutamıyorsunuz.

Sayın Bakan, uzman olmadığınız alanlarda sizin önünüze konulan kâğıtları okurken biraz daha dikkatli olmanızı ben sizden rica ederim çünkü dediniz ki: "Hekime müracaat sayısı 8,6'dır çünkü hekime ulaşım artmıştır." Sayın Bakan, bu övünülecek bir durum değil, tam tersi utanılacak bir durumdur. Nedeni de şudur: Ülkemizdeki insanlar yılda 8,6 kez hekime gitmekte ancak iyileşememektedir. Bu da bütün Avrupa ve OECD rakamlarının üzerindedir, bundan da utanmak gerekir.

Yine bilmediğiniz bir konu: "Genel Sağlık Sigortası kapsamında 53 lira ödeyen herkes özel hastane dâhil her yere gidebilir." dediniz. Sayın Bakan, ne olur böyle şeyler söylemeyin. İnanın bana, o insanlar özel hastanenin kapısının önünden dahi geçemezler. Size inanıyorlar, size güveniyorlar, diyorlar ki: "Bakan söyledi ya, yalan mı söylüyor Bakan?" Geliyorlar özel hastaneye, "Olmaz kardeşim, yüzde 200 fark ödeyeceksin." denildiğinde yumruğu yiyen hekimler oluyor Sayın Bakan. O yüzden konuşmalarınıza lütfen dikkat edin.

Taşerondan bahsettiniz. Taşeronlarla ilgili söz verdiniz 7 Haziran, 1 Kasım seçimleri öncesinde ama taşeronlarla ilgili sözlerinizi tutmadınız. Şimdi taşeronlar hâllerine şükrediyorlar çünkü kiralık işçiliği getirdiniz. Yani bir insan sabahleyin işe gelirken hangi işi yapacağını da bilmiyor, kiralanıyor. Taşeronlar sayenizde kendi hâllerinden artık memnun oldular.

"Çocuk işçilikle mücadele edeceğiz." dediniz ama bir yandan 4+4+4 sistemini getirdiniz. Uzaktan lise okuyanlar sayesinde sizin iktidarınız döneminde çocuk işçilik kat kat artmıştır.

Sendikalaşma oranından bahsettiniz. Allah aşkına, Sayın Bakan, sendikalaşma oranlarına ne olur bir göz atın ve verdiğiniz rakamların doğru olmadığını siz görün.

"İş kazalarını azalttık." diyorsunuz, hâlâ Avrupa 1'incisiyiz, hâlâ dünya 3'üncüsüyüz. Bu da utanç vericidir.

Kamuda istihdamın arttığını söylediniz. Mülakatla yapılan istihdamlarda kimlerin alındığını çok iyi biliyoruz. İşsizlikle mücadele en çok sizin alanınızdır, hâlâ yüzde 11, hâlâ gençlerde yüzde 20'nin üzerindedir Sayın Bakan.

Sayın Bakan, önceki gün yaptığınız bir konuşmada, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir bakanının bu şekilde bir söz sarf etmesi hakikaten beni de üzdü yani ben sizin rakibinizim ama inanın bir bakanın böyle şeyler söylemesi beni de üzüyor. Diyorsunuz ki: "Şu anda SGK'nın 21 milyara yakın açığı söz konusu, bu açığın sebebi Kılıçdaroğlu'dur." E, Allah aşkına, ben ne diyeyim, önce millete havale edeyim sizi, sonra Allah'a havale edeyim.

Zamanından da önce bitirdim Sayın Başkan.

Teşekkür ederim.