| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/887) ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/861) ve Sayıştay tezkereleri a) Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı b) Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu c) Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 02 .11.2017 |
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım, Sayın Bakanım, değerli bürokrat arkadaşlarım, değerli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakanım, hayırlı olsun göreviniz. İlk defa Plan ve Bütçe Komisyonuna geliyorsunuz.
Değerli Mehmet Daniş Bey'e, size, ekibinize, başarılar diliyorum.
Konuşmama da başlamadan önce, bugün 8 şehidimiz var; Allah'tan rahmet diliyorum, yakınlarına sabır diliyorum. İnşallah, bundan sonra bu tür hadiselerle karşılaşmayız.
Sayın Bakanım, yeni bir Bakan olarak sizin sunumunuzu yaparken konuya nasıl baktığınızı, stratejinizin ne olduğunu, ne farklılık getireceğinizi de bilmek isterdim. Nasıl bakıyorsunuz bu tarım konusuna? Siz tecrübeli bir yöneticisiniz. Ne farkınız var? Bundan sonra ne getireceksiniz; bizim gıda, tarım ve hayvancılık alanımızda neler yapacaksınız? Bilmek isterdim, bunu açıklamanızı isterdim.
Biraz önce Sayın Bakan, Temizel anlattı. Cumhuriyetin ilk yıllarında TİGEM'ler, o zaman Devlet Üretme Çiftlikleri kurulmuş, çok değerli hizmetler yapmış yani bu Anadolu'nun bozkırında, sizin Urfa'nızda, çok güzel, çok değerli işler yapmış, örnek olmuş; çiftçi onlarla beraber bir şeyleri görmüş, aynı paralelde üretmeye başlamış. Toprak Mahsulleri Ofisi öyle, destekleme alımları yapmış. Zirai Donatım Kurumu, vesaire... Biliyorsunuz, bunları destekleyen finans kurumları devreye girmiş. Kooperatifçilik belli bir süre sonra devreye girmiş. Fakat şimdi, geldiğimiz noktada bütün bunlar yetmiyor. Tabii ki değerli bir kadronuz var, genel müdürlükleriniz var. Bu kadroyla projeler uyguluyorsunuz, genel müdürlüklerinizle, kurumlarınızla bir şeyler yapıyorsunuz ama farklı bir döneme girdi dünya. Türkiye ve dünya teknolojinin artık kullanılacağı, farklı araştırma geliştirmenin kullanılacağı, işte, bölgeler arası farklılıkların önemli olduğu bir döneme girdik. Bunlarla ilgili ne yapacaksınız? Nasıl bir farklılık yaratacaksınız? Tarım alanı çok önemli, siz daha iyi biliyorsunuz.
Bakın, biraz önce konuştunuz, şeye bakın, "son dakika haberi" diye geçiyor hemen, son dakika, "flaş haber" olarak geçmiş. Sayın Bakan açıkladı, "Et fiyatları kısa zamanda şöyle şöyle olacak." Ama bunun etkileri var. Özellikle yaygın olan büyük mağazalar tarafından bunların satılacağı, isimlerini de veriyor, bazılarının da devreye girmek istediğini söylüyor. Şimdi, bunlar esnafta nasıl bir etki yaratacak?
Şöyle bir görüntü oldu şu anda, samimi olarak söylüyorum, eleştirmek için söylemiyorum. Hemşehriniz Sayın Cevheri aslında konuştuğu zaman eleştirir, siz hemşehri olduğunuz için bir şey demedi, torpil geçti. Şimdi, bunun esnaf dünyasında, bizim Türkiye piyasasında önemli etkileri olacak. Sanki biz Sırp etini ya da dışarıdan eti ithal edip satacağız. Biz dövize ne ödüyoruz? Yüzde 12 faiz ödüyoruz. Çok ucuz olmayacak mı? Görüntü böyle oldu. Sizin adınıza böyle bir görüntü olsun istemem, hakikaten istemem, bunu samimi söylüyorum. Olmasın, siz bununla ilgili ne yapılması gerekiyorsa yapın, bu kötü görüntüyü telafi edin. Farklı bir şey olması lazım, bu görüntü kötü, olumsuzluğa doğru gidiyor. İyi niyetle başladınız ama farklı bir noktaya doğru gidiyor.
Biliyorsunuz, hem 2018 yılının bütçesini yapıyoruz hem de 2016'nın daha önce harcamaları yapılan bütçesinin de Bakanlık olarak hesabını veriyorsunuz, millete hesabını veriyorsunuz, bize değil, biz millet adına bu işi yapıyoruz. Ağırlıklı olarak 2016 bütçesiyle ilgili konuşacağım, Sayıştay raporlarını değerlendireceğim ama bunları özellikle söylemek istedim.
Bir de şunu söyleyeyim: Dün gece Sayın Başbakan Yardımcısı Şimşek buradaydı, kendisine de söyledim: Çiftçi sıkıntı içerisinde, siz de biliyorsunuz, borçlarının ertelenmesini istiyor, faizlerinin affedilmesini istiyor. Çok büyük sıkıntıda. Polatlı çiftçisi de öyle. Biraz önce yine aradılar. Hakikaten büyük sıkıntı içerisindeler, böyle bir taleple sık sık bizler muhatap oluyoruz. Bununla ilgili Sayın Şimşek açıklama yapamadı, bir şey diyemedi ama sizin bu konuyu zorlamanız lazım. Çiftçi zor durumda, Ziraat Bankasına olan, Tarım Krediye olan ve özel bankalara olan borçları nedeniyle sıkıntı içerisinde. Bu konuda ne yapacağız? Mesela, Polatlı, siz ilk ziyaretlerden birisini de Polatlı'ya yaptınız. 500 milyon lira orada yalnızca Tarım Kredi ve Ziraat Bankasına borçları var. Sulama, elektrik, vesaire borçları ayrı. 13 bin çiftçi ailesi 500 milyon lira borçlu, büyük sıkıntıları var bundan dolayı. Tabii ilave olarak da başka borçları var.
Tarım bu kadar önemli Türkiye için. 2017'den 2018'e bütçenizdeki artış yüzde 11'i bile bulmuyor. Hâlbuki genel olarak bütçe artışımız yüzde 30'un üzerinde. 2017 bütçesine göre 2018 bütçesi yüzde 30'un üzerinde bir artış kaydetmiş globalde, totalde. Siz Bakanlık olarak yüzde 11'i bile bulmuyor sizin artışınız. Neden Tarım Bakanlığından kısıntı yapıldı ki? Tarım Kanunu'na göre verilmesi gereken yüzde 1 destek yarısına bile ulaşmamış vaziyette. Niye Tarım Bakanlığı bütçesinden kısıntı yapılıyor?
Sonraki yıllara bakıyorum: 2018 öyle, 2019'da da 22 milyarlık, 2020'de de 24 milyarlık bir bütçe. Yani yetersiz bir bütçe olacak. Demek ki OVP'yle de geleceğe ilişkin olarak da tarımla ilgili daha fazla harcama yapılması, yatırım yapılması istenmiyor ya da çiftçinin desteklenmesi istenmiyor. Sizin bu konuda Hükûmeti uyarmanız lazım; Hükûmetin bu anlayışı yanlış, doğru değil. Bu bütçenin daha büyük olması lazım, çiftçinin daha fazla desteklenmesi lazım ve etkin desteklenmesi lazım.
Şimdi, ben Sayıştay raporlarına geleyim. Geçen sene de 2015 kesin hesabını inceliyorduk, şartlı görüş verilmişti Bakanlığınıza. Bakanlıklar arasında en kötü durumda olan bakanlıklardan bir tanesi maalesef sizinki. 2015 ve 2016'dan sorumlu değilsiniz şahsen ama Bakan olarak tabii ki bunları bilmeniz gerekir. 2015 için de şartlı görüş verilmiş. Döner sermaye işletmesi de Bakanlığınız da maalesef, bazı alanlarda iyi çalışmalar yapmıyor. Bu sene de şartlı görüş verilmiş. 1+11 yani denetçilerin denetim görüşünü çok etkilemeyen 11 görüşleri var, 1 tane de asli görüşleri var. Bakın, onları sizinle biraz paylaşayım.
Bakanlığın mülkiyetinde, yönetiminde ve kullanımında olan taşınmazların, gayrimenkullerin fiilî envanterleri tamamlanmamış, bir başka bakanlıkta yok. 2016 itibarıyla muhasebe kayıtları yapılmamış ve mali tablolarda gösterilememiş. Bunlar size de bildirilen raporlarda vardır.
Denetim görüşünü etkilemeyen tespit ve değerlendirmeler var. Mesela, "Tarımsal destekleme ödemelerine ilişkin olarak Tarım Kanunu'nda hedeflenen amaçlara ne ölçüde ulaşıldığı hususunda etki analizi yapılmasına ve sağladığı katkıların izlenmesine, raporlanmasına yönelik bir sistemin bulunmaması."
Yani demek ki tarım desteği veriliyor, eksik de olsa, yarısı kadar da olsa bir tarım desteği var ama bunun nasıl etkileri olmuş, bunu bilmiyoruz. Bunun etkileri, sağladığı katkıları, bunları tespit edememiş Bakanlık. O zaman niye veriyoruz? Hangi bölgede ne kadar, hangi şehirde ne kader etkisi oluyor? Faydası oluyor mu, olmuyor mu, bunların hepsinin bilinmesi lazım. Ne kadar oluyor? Daha mı fazla vermek lazım? Sektörleri itibarıyla nedir? Belli alanlar itibarıyla, mesela pamukta daha mı az verilmesi lazım, daha mı fazla verilmesi lazım? Bunların hepsinin bilinmesi, etkilerinin bilinmesi, ona göre desteklerinin artırılması, azaltılması, bölgelere yaygın hâle getirilmesi, bunların yapılması lazım ama böyle bir sisteme el vermiyor.
Bu bulgunun hemen altında, "Ana Destek Kalemlerine Göre Desteklemelerin Dağılım Tablosu" var. Burada 2016 için 11 milyar 259 milyon destekten bahsediyor. Arkada, Bakanlığınızın hazırladığı bir faaliyet tablosu var, orada da destekler için cari transferler 11 milyar 817 milyon görünüyor. Birisi 11 milyar 259 milyon, diğeri 11 milyar 817 milyon. Niye farklılık var Sayıştay tespiti ile faaliyet raporundaki rakam arasında? Bayağı bir, 600 milyon liralık bir fark var aşağı yukarı? Nereden kaynaklanıyor bu fark?
Yine, çiftçilere yapılan ödemeler sırasında yersiz ve hatalı destekleme ödemeleri var. Bunların takibi de yapılamıyor. Bu geçen dönem de vardı, 2015'te de böyle bir eleştiri vardı, 2016'da da devam ediyor. Demek ki düzelmiyor, kronik hâle gelmiş.
"Tarımsal amaçlı kooperatiflere kullandırılan kredilere ait geri ödemelerin etkin bir şekilde takip edilmemesi." Bunlar eksik. Bunların listesini de vermiş. 746 milyon liraya ulaşıyor. 1 milyar liralık toplam kredi kullandırılıyor, takibi yapılamayan 700 küsur milyon, 750 milyona yakın. Olmaz böyle bir şey.
"Arazi toplulaştırma ve tarla içi geliştirme hizmetleri ihaleli işleri ve bu işlere ilişkin kontrollük ve müşavirlik ihaleli işlerin süresinde bitirilememesi." Bu toplulaştırma çalışmaları önemli. Bununla ilgili birkaç tane bulgu var Sayın Bakanım. Toplulaştırma çalışmalarından kaynaklanan zarar ziyan ve gelir kaybı ödemelerinde standart birim fiyat tespit edilememesi bir başka eleştiri konusu.
Yine 6'ncı bulgu "Arazi toplulaştırma çalışmaları sırasında kamu yatırım alanlarındaki çiftçi arazilerine erken el konulması, yeni arazilerin verilmesinin gecikmesi nedeniyle beş yıla varan süreler ile gelir kaybı bedeli ödenmesi." Erkenden el konuyor, ondan sonra da beş yıla yakın ortalama bir süre ödeme yapılıyor gereksiz yere. Bunlar önemli konular.
"Zarar ziyan ödemesine konu olmuş ürünün, zarar görmüş hâlinin ve zarar görme tarihinin fotoğraf ve video kayıtları gibi dijital verilerle kanıtlanmaması."
Bu Türkiye Jokey Kulübü malum size bağlı. Ondan da 2016 yılında 17 milyon 590 bin liralık bir alacak var; o da alınmamış bu raporun düzenlendiği tarih itibarıyla.
"Teminat mektuplarının iade edilmemesi." Ki 3 milyon 478 bin lira ama bu daha büyük bir meblağ da olabilir. Önemli olan bunların kaydedilebilmesi. Eski dönemlere ait teminat mektuplarının iade edilmemesi. Yine arazi toplulaştırma ve tarla içi geliştirme projelerinde mali gerçekleşme ve fizikî gerçekleşmelerin iş kalemleri bazında takip edilmemesi. Bunlar önemli konular.
Bir de bilançoyla ilgili bir eleştirim olacak Sayın Bakanım. Şimdi, Sayıştay raporunda Bakanlığınızın iki mali tablosu var; bir tanesi bilanço, bir tanesi faaliyet sonuçları tablosu. Şimdi bilançoya bakıyorum aktifi 2 milyar 28 milyon lira, pasifi de kadar ama öz kaynaklarla tutmuyor rakam. Yani öz kaynakların altına bakıyorum, tutmuyor. Rastlamadım ben bir başka bakanlıkta. Bilançonun iki tarafının birbirini tutmaması olmaz. Öz kaynakların altına bakın, rakamlar tutmuyor. Nedir bu şey?
Yine demin söylediğim gibi cari transfer olarak görünen destekleme alımlarının tekrar soruyorum ama bir de sermaye transferi var, 164 milyonluk yatırım. Bu yatırımların da detaylarını arkadaşlarımız çıkarabilirse ya da bir tablo olarak verebilirseniz memnun olurum.
Çok uzatmayalım. Bu konular böyle konuşulmaz aslında. Daha fazla oturulup karşılıklı tartışılması gereken konular ama Bakanlığınızın döner sermaye işletmesi önemli, bayağı büyük bir döner sermaye işletmesi. Orada da önemli bulguları var Sayıştayın. Bir tane asli, 7'de denetim görüşünü etkilemeyen tespitte bulunmuşlar. Hepsi paraya müteallik konular. Siz başkanlık yaptınız, bunları biliyorsunuz. Bu konularda daha fazla hassasiyet gösterilmesi lazım.
Belki Bakanlık kadrosunun eksikliği vardır, desteklenmesi lazım, yeni kadrolar ihdas edilmesi lazım. Eleman azlığı vardır. Bilmiyorum sorun nedir ama bu konularla ilgili bazı çalışmalar yapılması lazım. Bir tanesini söyleyeyim. "Bulgu 5: Resmî veteriner hekim ücretlerinin tahakkuk ve tahsilinin sistemli bir şekilde gerçekleştirilmemesi." Şimdi, bir bakanlıkta çalışan resmî memurun, veterinerin ücretinin tahakkuk ve tahsilinin gerçekleşmesinde de sıkıntı oluyorsa atın gitsin Bakanlığı. Nasıl olur böyle bir şey? Bu, Sayıştay denetimine girmiş, eleştirileri arasında. Diğerlerini saymıyorum.
Sayın Bakanım, başarılar diliyorum canıgönülden. Türkiye'nin geleceği bu konu. İnşallah, güzel şeyler yaparsınız, başarılı olursunuz. Bütçenizin başarılı olmasını, hayırlı olmasını diliyorum.
Teşekkür ederim Sayın Başkan.