Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/887) ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/861) ve Sayıştay tezkereleri a) Sağlık Bakanlığı b) Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü c) Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu ç) Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı d) Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu e) Türkiye Halk Sağlığı Kurumu |
Dönemi | : | 26 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 14 .11.2017 |
DİRAYET TAŞDEMİR (Ağrı) - Teşekkür ederim Başkan.
Ben seçim bölgem olan Ağrı ilimize ilişkin sağlık sorunlarını aktarmak istiyorum.
Sayın Bakan, Bakanlığınızdan aldığımız göstergelere göre, 540 bin nüfuslu Ağrı'da sadece 850 yatak var, 10 bin kişiye 15 yatak düşüyor. Her gün bir trafik kazası yaşanıyor maalesef kentimizde ama yoğun bakımdaki yatak sayısı 56. Kişi başına düşen hastane yatağı sayısına baktığımızda; 400 bin nüfusu olan Edirne, 300 bin nüfusu olan Bolu, kişi başına yatak sayısının en fazla olduğu iller. Nüfusu bütün bu illerden fazla olan Ağrı ise son 3'te yer alıyor maalesef.
Toplamda Ağrı'da 519 hekimin görev yaptığı belirtiliyor. Bu demektir ki her hastanede görevleri ortalama bir buçuk yıl olan yaklaşık 65 doktor görev yapıyor. Ağrı'da kadın nüfusu 130 binlerde ama 11 kadın doğum uzmanının görev yaptığı belirtiliyor. Bize gelen şikâyetlere bakıldığında, aslında bu rakam da çok inandırıcı değil.
2011 yılında yapımına başlanan Suçatağı Devlet Hastanesi hâlâ bitirilmedi. Dönemin valisi 7 Aralık 2015'te yaptığı açıklamada hastanenin yüzde 65'inin tamamlandığını müjdelemişti. Sonra, Ağrı Kamu Hastaneleri Birliği internet sitesinde hastanenin 2016 ortalarında tamamlanacağı bilgisi verildi. Şubat 2017'de Ağrı Milletvekilimiz Sayın Cesim Gökçe bina inşaatının 2017 yılı yaz aylarında bitirileceğini müjdelemişti, o da olmadı, şimdi de hastanenin anjiyo ünitesi de eklenerek yıl sonuna kadar biteceği söyleniyor. Bu vaat güncelleme, hâliyle Ağrılı vatandaşlarımız açıkçası saf yerine konuluyor demektir. Ben de orada yaşayan yani ailesi de orada olan birisi olarak en temel hizmetlerde bile bu bekleme hâlinin aslında hem Ağrılılar hem de bizim aklımızla dalga geçmek anlamına geldiğini ifade etmek istiyorum.
Yine, diğer önemli bir sorun, Ağrı özellikle hastanelere mal ve hizmet alımıyla ilgili iddialarla gündem oluyor. Sık sık yapılan mal alımı duyurularına karşı "Ağrı Devlet Hastanesinde klima arızası" başlığıyla yayınlanan haberler görüyoruz. Bir haberde ameliyat sırasında kartondan yelpaze kullanıldığı görüntüleri ortaya çıkmıştı. O dönem Ağrı Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri yaptığı açıklamada bir yandan klimanın montajının yeni yapıldığını söyledi, diğer bir yandan da bu görüntülerin basına yansımasını komplo olarak değerlendirerek soruşturma açıldığını ifade etti, "Havalar o kadar sıcak değil." diye de ekledi. Havalar sıcak olsun olmasın bir ameliyathanede klimanın olmaması başlı başına büyük bir sorun. Yani soruşturma açılması gereken durum, bu görüntülerin basına yansımış olup olmaması değil, bir hastanede klimanın olmamasıdır.
Biz kasım ayının başında aslında Ağrı'nın sorunlarını ele alan bir basın toplantısı yaptık, orada da iddialarımızı fotoğraf ve videolarla kamuoyuyla paylaşmıştık. Benzer şekilde, ambulans verilmediği için hasta olan eşini sedyeyle Ağrı sokaklarında hastaneye ulaştırmaya çalışan yaşlı bir vatandaşın fotoğrafları ve görüntüleri de yayınlanmıştı. Bu durum o kadar kanıksanmış ki yaşlı amca görüntüyü çeken kişiye "Ne yapalım, ambulans vermiyorlar." şeklinde bir ifade kullanıyor.
Sayın Bakan, Ağrı kamu mal ve hizmet alımı listesinde ha bire yeni yapılan alımlar yayımlanıyor ama bu alımlarda en dikkat çekici nokta, alımların büyük bir kısmının ihale yerine doğrudan temin yöntemiyle yapılıyor olması. Ocak ayından temmuz ayına kadar 2.611 alım yapılmış, 1.917 tanesi doğrudan temin edilmiş. Hastaneler için yapılan 488 mal ve hizmet alımının tamamı doğrudan teminle gerçekleştirilmiş. Sadece ekim ayı içerisinde bile Ağrı Devlet Hastanesi için 73, Doğubeyazıt Dr. Yaşar Eryılmaz Devlet Hastanesi için 63, Patnos Devlet Hastanesi için 34, Eleşkirt Devlet Hastanesi için 4, Tutak Devlet Hastanesi için 6, Taşlıçay ve Hamur devlet hastaneleri içinse 1'er mal ve hizmet alımı yapılmış; bu alımların tamamı doğrudan temin yöntemiyle yapılmış, ihale yöntemine hiç başvurulmamış. Etik ve hukuksal açıdan istisnai bir yöntem olarak uygulanması gereken doğrudan temin yöntemi, Ağrı kamu kurumlarına mal ve hizmet alımlarında neden genel bir yöntem olarak uygulanıyor?
Yine, Sayın Bakan, Suçatağı hastanesinin bir an önce açılması, var olan 8 hastanede doktor sayısının artırılması ve teçhizat eksikliğinin giderilmesi sözünü Ağrı halkı adına sizden talep ediyoruz.
Teşekkür ediyorum.