| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/887) ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/861) ve Sayıştay tezkereleri a) Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı b) Avrupa Birliği Bakanlığı c) Türk Akreditasyon Kurumu ç) Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 13 .11.2017 |
SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Evet, ben de iyi akşamlar diliyorum.
Sayın Bakan, değerli bürokratlar; evet sabahtan itibaren ikinci bakanlık. Oldukça yoğun ve tempolu bir çalışmaydı. Komisyon çalışması birden hareketlendi.
Evet, baktığımız zaman, gerçekten, Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri elli beş yılı aşkın bir süre. Ve Sayın Bakan, bunun dörtte 1'i de, yaklaşık on beş yıl da sizin hükûmetleriniz dönemi ve son dönemde de sizin Bakanlığınız döneminde siz de sunuşunuzda... Teşekkür ediyorum ayrıca sunuşunuz için de, ayrıntılı metindi, oldukça kapsamlı hazırlanmış. Burada konjonktürel bir süreç var tabii ki bizim de ilişkilerimizle birlikte. Özellikle, Helsinki Zirvesi önemli, siz de sunuşunuzda belirtmiştiniz. Özellikle bu savunma politikaları Avrupa Birliğiyle Türkiye arasındaki Helsinki Zirvesi de orada bir kırılma noktasıdır aslında Türkiye'nin adaylık statüsünü elde etmiş olmasında. Ama, adaylık statüsüyle birlikte Avrupa Birliğinin en uzun aday olan ülkesi konumundayız şu an, neredeyse yirmi yıl olacak 2019'da.
Bu süreçte, evet siz de 3 tane Avrupa Birliğinin çıkmazından bahsettiniz; işte Brexit süreci, Amerika'nın AB'yle ilişkileri ve sağ eğilimlerin artmış olması. Ama, bunları zaten Avrupa Birliği içerisinde kuruluşundan itibaren var olan süreçler olarak ben görüyorum. İngiltere'nin o farklı konumu, Amerika'yla birlikte Avrupa Birliği içerisindeki o politikalar üzerindeki etkinlikleri, bunlar bizim için -ben geçen yıl da söylemiştim- veri olan şeyler. Bizim bu noktada stratejik olarak o süreci nasıl yürüttüğümüz önemliydi. Ama, baktığımız zaman gerçekten, son 2003-2006 dönemini bir kenara koyarsak son süreçte, tam üyelik sürecimizde -bizim için nihai hedef tam üyelik- gerçekten tutarsız ve belirsiz bir süreç içindeyiz. Burada tabii ki, Hükûmetin ve özellikle de Başbakanlığı dönemindeki şu anki Sayın Cumhurbaşkanının da söylemleri, bakışı gerçekten biraz bizim bu ulusal stratejik hedefimizi... Gerçekten, 80 milyonun ve hangi siyasi eğilimde olursa olsun nihai hedef olarak Avrupa Birliğini stratejik hedef olarak görüyoruz. Ama, burada biraz da Hükûmetinizin iç siyasi ve özellikle de biraz da kişisel bakış açısı ya da kişisel çıkarlar uğruna Avrupa Birliği hedefimizde, üyelik hedefimizde bir tahribat var tabii ki. Bırakın üye olmaya çalıştığımız Avrupa Birliği için de, şimdi kurucu üyesi arasında yer aldığımız Avrupa Konseyiyle olan gerçekten önemli stratejik süreç de zedelenmiş durumda. İşte, denetim sürecine girmemiz... Geçen hafta, Sayın Bihlun Tamaylıgil'in belirttiği üzere, Konseydeki o büyük katkı sağlayan ülke sürecinden çıkmamız, bunlar önemli Avrupa kurumları, Avrupa Birliği ülkeleriyle ilişkilerimizde. İşte, baktığımız zaman, ilişkilerimizde son Avrupa Birliği ilerleme raporlarında gerçekten, son beş yıldaki raporların hepsinde istisnasız bir geriye gidiş var ülkemizde. Bunlar da genel olarak temel alanlar, işte, o bizim üyeliğimizin temel kriterleri olan Kopenhag Siyasi Kriterleri. İşte, bunlar bugün çok ifade edildi, ifade, basın özgürlüğü, demokratik hukuk devleti, azınlık ve insan hakları; bu temel değerlerde son beş yıl istisnasız gerileme gösteriyoruz. İşte, OHAL süreci bildiğimiz üzere, KHK dönemi, ifade, basın özgürlüğündeki yaşananlar, yargı bağımsızlığı, adil yargılama, 23 ve 24'üncü fasıllardaki süreçlerimiz; bunlar gerçekten önemli, bunları da bizim Avrupa Birliğinden bağımsız ilerleme kaydetmemiz gereken süreçler olarak ben de görüyorum.
Bir de son olarak, geri kabul anlaşması ve vize muafiyetiyle ilgili değinmek istiyorum. Buradaki kriterleri biz burada hep beraber, gerçekten mutabakatla ve hassas davranarak bir nihai hedef olarak koyduk kendimize ve bir aşama da kaydettik ama yine bir tıkanıklık yaşandı. Özellikle de son geldiğimiz nokta, bu kriterlerde Sayın Cumhurbaşkanı işte, "Terörle mücadele noktasında bizden değişiklik talep ediliyor." noktasına geldi. Ama, baktığımız zaman, gerçekten o süreci yürütenler içerisinde Sayın Cumhurbaşkanı da vardı ve teşekkür konuşması yaptı o metni hazırlayanlara. Özellikle, o Aralık 2013'teki Türkiye-Avrupa Birliği Vize Muafiyeti Diyaloğu Mutabakat Metni, önemli bir metindi o gerçekten.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Ben de size teşekkür ediyorum.
SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Peki, teşekkür ederim.