| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/887) ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/861) ve Sayıştay tezkereleri a) Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı b) Avrupa Birliği Bakanlığı c) Türk Akreditasyon Kurumu ç) Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 13 .11.2017 |
NURETTİN DEMİR (Muğla) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, Sayın Bakan; hayırlı uğurlu olsun yeni 2018 bütçesi.
Sayın Bakan, ben KEFEK üyesiyim ama öncelikle KEFEK üyeleriyle kadın, aile ve sosyal politikalar konusunda hiçbir araya gelip konuştuğumuzu hatırlamıyorum. Kaç kere geldiniz acaba Komisyonumuza, ben merak ediyorum.
Tarımsal destek maalesef yüzde 50'lerde. Bakanlığımıza genel bütçeden yüzde 2 ayrılıyor, ondan sonra bakanlar sıralamasında 7'nci sıradayız, son yıllarda da bakıyoruz ki bütçeden ayrılan pay gittikçe azalıyor. Türkiye ekonomisi sıkıntıda mı Sayın Bakan? Onun için mi bunlar böyle? Artması gerekirken bunların yani insan merak ediyor. Tabii, biz bunu biliyoruz da özellikle sizin nasıl yanıtlayacağınızı merak ediyorum.
Sayın Bakan, özellikle ailelerde çok büyük kırılmalar var, çok mağdur var. Bu 15 Temmuz sonrası Burdur Bucak'ta bir hemşire intihar etti. Neden? Çünkü bu kadıncağızı açığa aldılar, eşi de bir sene önce açığa alınmıştı, 3 çocuğu vardı ve en küçük çocuğu da 7 aylıktı ve intihar etmek durumunda kaldı.
Şimdi, bir neslin yok olduğu bir dönemi yaşıyoruz. Ama, devletin bu çocukları bu şekilde bu ailelerin -hani aileden sorumlu bakanlık olarak- yani bunları korumasız bir şekilde bırakıp sonra kendi başlarına bırakarak, gerçekten suçlu olup olmadıklarını ortaya koymadan suçlayarak, ekmeğini elinden alarak bu insanların ciddi intiharlarına yol açıyoruz. Ve son zamanlarda biraz önceki milletvekili arkadaşlarımızın da söylediği gibi, bakıyorsunuz ki eskiden yani bu feodal yaşamda işte intikam almak için veya öldürmek için birilerini tutarlardı ama şimdi babalar çocuklarını öldürüyor. Sayın Bakan, bir günde 3 çocuk öldürülüyor. Kim tarafından? Babası tarafından. Aile içi şiddet, sokak şiddeti, iş yeri şiddeti, sağlıkta şiddet ve bu şiddetler gün geçtikçe artıyor.
Evet, iyi şeyler yapıyorsunuz ama baktığımız kadarıyla son on beş yılda boşanmalar yüzde 37 artmış, fuhuş yüzde 790 artmış. İstanbul'a gidin, maalesef aileler o sokaklara, o mahallelere gitmek istemiyor, Fatih Mahallesi gibi çünkü Afrika'dan, oradan buradan gelmiş ve AIDS nedeniyle ortalık darmaduman. Adam öldürme, sokak şiddeti yüzde 261, çocuklarda cinsel istismar yüzde 678, ensest ilişkiler bile yüzde 23'ü bulmuş, cinsel taciz yüzde 449, özellikle kadına şiddet yüzde 1.400'leri bulmuş; biraz önce Lale Hanım da bunları anlattı. Gerçekten, toplumsal bir cinnet mi geçiriyoruz? Yani bunu nasıl açıklamak lazım? Yani son on beş yıldır bu rakamların artmasının altında yatan gerçek nedir? Yani tamam, güzel şeyler yapıyorsunuz, şunları yapıyorsunuz, anlattınız ama bu rakamları, bu istatistikleri nasıl yorumluyorsunuz ben çok merak ediyorum. Gerçekten, toplumda ekonomik, istihdam sorunları var, bir kargaşaya, kaosa gidecek diye endişelerimiz var; en azından bir hekim olarak, bir baba olarak, bir siyasetçi olarak bunları nasıl önleyeceğiz? Yani bunların sayısı artıkça, bu rakamlar artıkça toplum nereye gidecek? Yani, bunları ne kadar kaldırabilir bu toplum?
Biraz önce bir hekim, bir milletvekili arkadaş... Bu İstanbul Sözleşmesi, Opuz kararlarına Bakanlık nasıl bakıyor? Bunları mutlaka değerlendirmek lazım. Eğer dikkate alınmazsa bu tür olaylar, rakamlar çok daha artacaktır.
Sayın Bakan, tabii ki konuşma süremiz çok fazla değil ama bu kreş konusu da... Bakıyoruz raporunuzda da, birkaç yerde kreş konusunu desteklediğinizi söylüyorsunuz ama büyük hastanelerde, büyük okullarda, büyük iş yerlerinde kreşler yok maalesef ve bunlar yetersiz; bu konuda çok daha fazla çalışmamız gerekiyor.
Ben çok az zamanım kaldığını düşünüyorum. Sayın Bakan, özellikle İstanbul Milletvekilisiniz ama bir hekim olarak, bölgemizin de çocuğu olarak otomobil fabrikası Ege Bölgesi'ne gelmelidir...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Bir dakika lütfen, son sözünüzü alayım.
NURETTİN DEMİR (Muğla) - Ve özellikle bu Ege Bölgesi'nde de İzmir'e yakışır diye düşünüyorum ben Muğla Milletvekiliyim ama. Bölgemize bu konuda Hükûmetin bir üyesi olarak desteğinizi bekliyoruz.
Çok teşekkür ediyorum Başkanım.