KOMİSYON KONUŞMASI

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Evet, ben de Bakanlık bütçenizin hayırlı olmasını diliyorum ve tüm katılımcıları selamlıyorum.

Ben de Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyesi olarak Sayın Bakan, geçen yıl da bütçenize katılmıştım ve oradaki en büyük eleştirim de Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu ki Meclis ile sizin Bakanlığınızın ortak çalışması gereken bir Komisyon, onunla iletişiminizin zayıf kaldığını söylemiştim. Nispeten çalışmalar oldu ama yine de istenen düzeyde bir iletişim kurulamadı. Komisyon Başkanımız Sayın Sezer Katırcıoğlu da burada. Tabii ki, bu iletişimin daha da artırılması, kadın sorunları üzerinden doğal olarak sosyal politikalar konusundaki bütün önerilerin, görüşlerin Komisyonda kapsamlı olarak tartışılıp size yasa önerisi olarak iletilmesini de tabii ki öneriyorum.

Sunuşunuza başlarken sosyal yardımlara muazzam mali kaynaklarla bir bütçe ayrıldığını söylediniz ve konuşmanız bunun devam edeceği yönündeydi, sunuş da genel olarak bu bağlamda oldu. Aslında işte, benden önceki bütün konuşmacıların da söylediği gibi, gerçekten bir yoksulluk sarmalı var ülkemizde ve bununla birlikte aynı zamanda bir eşitsizlik... İşte, Gini katsayısından bahsedildi. Bundan önceki bakanlıklarda da dile getirmiştik, gerçekten servetin bölüşümü anlamında bir kötüye gidiş var; en yüksek gelir grubu ile en düşük gelir grubu arasındaki o yüzde 20'lik dilimler arasında makasın açılması durumu söz konusu. İşte, fakirlikle ilgili rakamlar söylendi, neredeyse nüfusun yüzde 15'i yoksulluk sınırı altında yaşamak zorunda. Tabii, elbette burada geniş perspektiften bakmak lazım. Hükûmetlerinizin uygulamış olduğu başta ekonomi politikaları olmak üzere birçok politika alanındaki uygulamalar neticesinde bir refah kaybı yaşandığını görüyoruz. Eğitim, sağlık gibi temel politika alanlarında yani sizin Bakanlığınızın temel politika alanlarında bir sorunlar yumağı oluşmakta. Gençler ve kadınlar başta olmak üzere, engelli ve dezavantajlı gruplar için de yaşam mücadelesi ve doğal olarak yaşam koşulları daha da kötüye gidiyor. Elbette Bakanlığınızın önemli uygulamaları var hayata geçirdiği ama bunlar o kötüye giden sarmal içerisinde yetersiz kalıyor.

Kadın sorunları, neticede, istihdam sorunu önemli bir sorun; bir iyileşme gözleniyor ama bu yeterli düzeyde değil çünkü Türkiye'de refah kaybıyla birlikte kadınların iş gücüne katılım oranında doğal olarak bir artış var ama aynı zamanda istihdama katılmalarıyla birlikte yaşam standartlarında bir iyileşme görülemiyor. Bu durumu da önemli bir şekilde masaya yatırmanız gerekiyor. Sosyal yardımlara bağımlı bir kısır döngüyle yaşayan bir nüfus oluştu maalesef, bu konuyu ben dikkatinize sunmak istiyorum.

Diğer bir konu, özellikle cinsiyet uçurumu, bu gerçekten temel bir sorun. İşte, Dünya Ekonomik Forumu'nun yayınladığı raporlar var, biz bunları ısrarla zaman zaman Genel Kuruldaki çalışmalarımızda da gündemimize getiriyoruz, size soruyoruz. 2016 yılına göre bir sıra daha geriledik yani 131'inci sıraya düşmüş durumdayız, maalesef bir kötüye gidiş var. Ama burada bu son açıklanan raporda Sayın Bakan, 2017-2018 sonuçlarına göre 130 ülke arasında 2 basamak daha gerilediğimiz bir alan var, 53'üncü sıraya düştük. Burada da en hızlı düşüşler sağlık, ilköğretim ve altyapı endekslerinde yani tamamen sizin Bakanlığınızın politika alanlarında, sosyal politika alanlarında, endekslerde bir geriye düşüş var, bunu da dikkatinize sunuyorum.

Meclisteki temsiliyet oranının arttığından bahsetmişsiniz; bu, bir iyiye gidiş olarak söyleniyor sunuşunuzda. Ama, genel bürokrasideki, kamudaki kadın temsiliyeti de çok önemli. İşte, burada birçok... Sizin Bakanlığınızı tenzih ediyorum ama burada izlediğimiz birçok bakanlıkta... Ama, sizde de genel yönetici oranında üçte 1 sanırım, sizin Bakanlığınızda da. İşte, 1 valimiz var, müsteşar ya da müdürlüklerdeki 2 vali var, müsteşarlıklarda 1 kadın müsteşar yardımcısını biliyorum ve diğer yerel yönetimlerle genelleştirirsek, burada da bir kötüye gidiş var.

İstanbul Sözleşmesi, yine sunuşunuzun bir kısmında var. Bu, ne aşamada? Gerçekten, oradaki taahhütleriniz, sizin Bakanlığınızı ilgilendiren, kadına yönelik şiddeti önlemeye yönelik taahhütler.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Son cümlelerinizi alayım lütfen.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Tamam, tamamlayacağım.

Sadece şunu söyleyeyim o zaman: Bu Roman vatandaşlarımızla ilgili, bu SİROMA projesinden bahsetmişsiniz, bu, çok önemli. Bizim görüştüğümüz o alandaki sivil toplum kuruluşlarının bize ilettiği bir bilgi var. Bu 11,5 milyonluk bütçeli bir Avrupa Konseyi projesi. Ancak siz, bu bütçenin belli bir kısmının, hatta büyük bir kısmının dört beş konsorsiyuma verildiğini, işte 1-2 milyon euroluk da bir kısım belli derneklere tahsis edilmiş. Şimdi, burada büyük bir kısım konsorsiyuma... Bunlar hangi, kimler ve nereye harcadılar? Nasıl sonuç alındı? Sadece bana iletilen bilgiyi ben size iletiyorum.

Burada Roman çocukların gerçekten çok büyük sorunları var, eğitim sorunları var, hâlâ devam eden, çözülemeyen. İşte, okul bahçesinde, konteynerlerde eğitim yapılan bölgeler var. Bu konuyu dikkatinize sunuyorum. Bununla ilgili de bilgi verirseniz sevinirim.

Teşekkürler.