| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 13 .11.2014 |
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Öncelikle, tabii, bu ve buna benzer inşaatlara daha baktığımızda, bundan sonrakiler de var, sadece burada Yapracık toplu konut örnek alınmış ama bunu açmak gerekir. Bunu çünkü önemli maddelerden bir tanesi diye düşünüyorum. Bu anlamda da diğer inşaatlarda da özellikle projesi yapılmış, kapı çekmece olan yerlerde yüzde 10 kullanım payı var, daha sonra yaptırım payı vardır. Bunları da hızlı bir şekilde inşaatlar yapıldıktan sonra da idare teslim alıyor ve teslim aldıktan sonra da kendisi yaparak ödemek zorunda kalıyor. Bu bir tane örneği, daha örnekleri var. Onun için bu çok önemli bir örnek ve sadece bunda kesintiler değil... Ben şimdi sayacağım. Diğer bu konulardaki kesintilerin yapılıp yapılmadığını da öğrenmek istiyorum, sadece bir örnekle geçiştiremeyiz. Burada şimdi bakacak olursak, diğer konularda bilmiyorum ama tespit ettiğimiz aşağı yukarı, yanlış hatırlamıyorsam, 50'nin üzerinde böyle bir iş var elinizde. Şimdi, onun için bu bir örnek. Burada bakmak istediğim şu: Burada TOKİ'nin -az önce bahsettiğim gibi- arsa üretimiyle, konut üretimiyle ilgili ve proje üretimiyle ilgili ortak bir bağdır bu. Onun için proje, altyapı projeleri, imar konuları hepsi çözülerek... Kapı teslim projeleri Türkiye'de kolay bir iş değil. Onun için bunun içerisine doğru bakmak gerekir. Örnek veriyorum şimdi, bakın, 2003 yılında başlamış ve 2012 yılına kadar 551.286 adet konut sayısına ulaşılmış ancak 217 bin adedi daha bitirilme aşamasında yani bitirilmiş konut sayısı 134 bin. Şimdi, bunları bir doğru tespit etmek lazım. Onun için doğru şeyleri söyleyelim. Şimdi, burada TOKİ başarılı mıdır? Değildir. Daha diğerlerini saymıyorum, sadece konutta. Bu rakamlar doğru. Yani, burada, diğerlerini de konutları sayacak olursak, okul, yol, hastane, teslim alınmayanları sayacak olursak bu rakam daha da büyük, afaki konutlara geliyor. Sıkıntı: "Hemen talimat verdim, yapın, elimde yetki var, şu maddeye ihale yapın, sonra bitiririz." Böyle bir anlayışla TOKİ'nin yürütülmeyeceğini özellikle belirtmek istiyorum. Bu konuda Sayıştayın da gündeme almadığı konulardan da bahsetmek istiyorum özellikle. Bunun önerge olarak alınması gerektiğini söylüyorum, burada yok önergenizde, 2009'da da yok, 2010'da da yok. Burada TOKİ'nin zarar ettiğini ve memnun olmadığını... Bu konuda gelecekte daha kötü zararlar olmaması için bunun önerge hâline getirilmesi gerekir. Nedir bu önerge? Çünkü TOKİ'nin şu anda açılan davalarla birlikte arsadan, ihalelerden kaynaklanan bir zarara gidişi vardır ve bununla ilgili 117,8 trilyona ulaşmıştır. Bu TOKİ'nin yapımdan, ihaleden ve arsalarından kaynaklanan kötü gidişidir, "Ben yaptım, oldu." anlayışından kaynaklanmaktadır. Onun için bu öneriler içerisinde bu yoktur ve bu öneriler içerisinde yer almalıdır. Yine, 2011 yılında kendi yaptırdığı anket sonuçlarına baktığımızda da burada TOKİ'nin daha da kötü örnekleri vardır. Bunun içerisinde dava sayıları da çok artmıştır ve halk da memnun değildir. Böyle giderse elindeki hiçbir konutu -dikkat edin, reklam veriyoruz, vadeleri düşürüyoruz ve uzun vadede satmak için ilanlar veriyoruz- ve bu anlamda da böyle giderse TOKİ elindeki konutları da satamayacaktır çünkü güven sarsılmıştır. Onun için Sayıştayın bunu mutlaka öneri hâline getirmesini önemsiyorum. Diğer bununla ilgili mukayeseli hesaplardan ve proje hatalarından kaynaklanan diğer işlerle ilgili kesintilerin yapılıp yapılmadığı bu maddede geçiyor ama onlarla ilgili de bilgi almak istiyorum. Çünkü burada sizlerin var, saymak istemiyorum, vaktinizi almamak için ve bunların durumu, akıbeti de ne olmuştur?
Yine, bir soru bu konuyla ilgili, arsa ve projeyle ilgili söylemek istiyorum. Burada, ne olur, Türkiye'de kolay değil artık geliştirdiniz, bir projeyi tam tekmil kapının tokmağının nereye kadar olacağı, kapı çekmece işler de bir projeyle yapılır. Eğer bu projeyi düzgün yapmazsanız, altyapı projelerini almazsanız, imarlarını almazsanız, altyapı projelerini bitirmezseniz kapı çekmece işlerinde sürekli sorun yaşarsınız. Sorunun ana kaynağını 2011 yılından beri söylüyorum ama hâlâ TOKİ'de bu gelişme sağlanmamıştır ve bundan dolayı da müteahhit ilişkileriniz de devam etmektedir. Bu müteahhit ilişkileriniz de davalardan sonra da konut sahiplerine teslim ettiğinizden dolayı da devam ediyor. Burada imardan dolayı daha ruhsat alamadığınız yüzlerce bina var. Bunların hepsi arsa ve bu konulardan, sıkıntılardan kaynaklanmaktadır. Bununla ilgili, arsayla ilgili olduğu için de soru soruyorum ve bununla da ilgili diyorum ki bundan önceki Sayın Ahmet Haluk Karabel'i Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da görevden almıştır. Neden almıştır? Kuponlu araziyi üzerine almak ve bununla ilgili yolsuzluktan dolayı. Ben basında olduğunu söylüyorum. Ben soracağım, siz vereceksiniz cevabını. Bununla ilgili bu Recep Bey'in, Başbakanın gazetelerde beyanatı da var ve bundan dolayı görevden alındığı söyleniyor, söyleniyor diyorum ispatlanmadığı için, gazete okuduklarımı söylüyorum. Aynen söylüyorum, "Kuponlu araziyi benim haberim olmadan sattı." diye. Basında da yine söylenen şu: "Kuponlu araziyi..."
MUSTAFA BİLİCİ (Van) - Başbakanımızın ne beyanı vardı?
ALİ SARIBAŞ (Çanakkale) - Müsaade edin, devam ediyorum. Basındakini okuyorum size ve basında yazılanı söylüyorum ve ondan sonra görevden alındıktan sonra çıkan bu. (Gürültüler)
Arkadaşlar, lütfen... Töhmet altında bırakan TOKİ'ydi o zaman açıklayacaklar, ispatlayacaklar, ben onu söylüyorum. Onun için çalıştığı bu şirketlerle birlikte, önceki şirketlerle birlikte, Çelikler ve Bayraktar'la ilgili midir, yoksa kendisinin kurduğu, kendi şirketinin üzerine aldığı söyleniyor basında, bu doğru mudur ve bunun istifasıyla ve görevden alınmasıyla alakası var mıdır?
Teşekkür ederim.