KOMİSYON KONUŞMASI

FAİK ÖZTRAK (Tekirdağ) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Plan ve Bütçe Komisyonunun saygıdeğer üyeleri, Sayın Bakan, değerli bürokratlar, değerli basın mensupları; konuşmama başlarken hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Şimdi, geçen hafta salı günü Sayın Bakan burada bütçeyi sundu ve o bütçe kapsamında birtakım büyüme rakamlarını da açıkladı ve dedi ki: "2017 yılında yüzde 5,5; 2018 yılında da yüzde 5,5 büyüyeceğiz." Ancak daha sonra ekonomiden sorumlu Sayın Bakan çıktı, dedi ki: "Üçüncü çeyrek yüzde 9,4; 2017'de çift haneli büyüme olabilir." Yetmedi, ondan sonra dün akşam Adalet ve Kalkınma Partisinin Genel Başkanı, Sayın Cumhurbaşkanı çıktı, dedi ki: "Yüzde 7 büyüyeceğiz 2017'de."

Sayın Bakan, yani bütçeyi getiriyorsunuz ama Hükûmetin yetkilileri, partinizin en üst düzeydeki yetkilisi son derece farklı rakamları telaffuz ediyor ama ben baktığım zaman, vatandaşla konuştuğum zaman böyle bir büyümenin emarelerini göremiyorum. Yani ne yapılmaya çalışılıyor? Acaba TÜİK'e ayar verilerek büyüme rakamları yükseltilmeye mi çalışılıyor?

Şimdi, bakın, burada bir program getirmişsiniz. Bütçeye ben bakıyorum, bütçenin vergi gelirleri 2017 yılında 2016'ya göre gayrisafi yurt içi hasılaya oran olarak yüzde 0,4 düşmüş. Eğer gerçekten yüzde 7 büyüme olacaksa, eğer gerçekten çift haneli büyüme olacaksa bu vergi gelirlerinin çok daha hızlı artmış olması lazım, en azından katma değer vergilerinin patlıyor olması lazım; artmıyor yani o zaman bu bütçe doğru değil.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Hayır, KDV iadesi olarak bakmıyorum, toplam KDV olarak...

FAİK ÖZTRAK (Tekirdağ) - Ben toplam KDV olarak bakıyorum, rakamlara bakıyorum; vergilere baktığım zaman vergilerde 0,4 puanlık düşüş var. Bu çok önemli gayrisafi yurt içi hasılaya oran olarak. 18'den 17,6'ya düşüyor mu düşmüyor mu Sayın Bakan?

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Bütün istisnalara rağmen...

FAİK ÖZTRAK (Tekirdağ) - Düşüyor.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Olur mu? Bakın, yıl içerisinde ekonomiyi canlandırmak için almış olduğunuz tedbirlerin 7 milyar lira bütçe üzerinden aşağı...

FAİK ÖZTRAK (Tekirdağ) - Şimdi...

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Bir dakika, siz açtınız.

Ona rağmen, vergi gelirlerinde 10 milyar lira yukarıdayız. Yani öyle bakın.

FAİK ÖZTRAK (Tekirdağ) - Sayın Başkan, süreme ilave eder misiniz?

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Soru sorduğu için cevapladım.

BAŞKAN - Aslında, kısa kısa...

FAİK ÖZTRAK (Tekirdağ) - İkimiz de eski bürokratlar olarak bunu birbirimize yapıyoruz. Ama ben şunu söyleyeyim, bakın: 0,4 puanlık bir şey vermediniz, vergilerde bu kadar büyük bir indirim olduğunu ben tahmin etmiyorum yani baktığınız zaman vergi harcamaları ne kadar yani nereye geldi? 0,2; 0,4 düşüyor.

Şimdi, başka bir şey... Çok ilginçtir, bu ekonomide düzgün gittiği zaman bunların hepsinin şeyi Adalet ve Kalkınma Partisinin ekonomi politikaları nedeniyle düzgün gidiyor ama kötü gittiği zaman ekonomide işler, bu hep böyle dışarıdan birtakım Türkiye'ye karşı komplolar düzenleniyor, Türkiye şahlanır giderken ayağımıza çelme takmaya çalışıyorlar diye bir yaklaşım var. Değerli milletvekilleri, aslında bu yaklaşım doğru değil. Yani tabii ki dışarısı bizim yürürken ayağımıza çelme takmaya çalışabilir, üstümüze gelmeye çalışabilir, dış politikada birtakım şeyleri yapmamız için ekonomiyle ilgili birtakım baskılar kurabilir ama eğer ekonominiz bu baskılara açıksa bunu yapar. İşte ekonomiyi bu rüzgârlara açık hâle getiren, bu baskılara açık hâle getiren nedir diye baktığımız zaman, değerli milletvekilleri, tamamen Adalet ve Kalkınma Partisinin borçlanma politikaları, geçmişte izlediği, yanlış, ekonomiyi borçla şişirme siyasetinin sonucunda bu tablo karşımıza gelmiştir.

Bakın, ben size bazı rakamlar vereyim. Dış borcumuz 2002 yılında 130 milyar dolar, 2017'nin ikinci çeyreğinde 432 milyar dolar. Gayrisafi yurt içi hasılaya oran olarak yüzde 50'nin üzerinde, rekor Sayın Bakan, soruyorsunuz. Sıcak para stoku -ben yabancıların mevduatı artı kısa vadeli borç şeklinde hesapladım- 292 milyar dolar, yüzde 34,5; rekor. Türkiye'nin mali olmayan kesimlerinin borçları yani kamu artı reel sektör artı hane halkı -gayrisafi yurt içi hasılaya oran istediniz, onu söylüyorum- 2002 yılında yüzde 94,3; 2017 ikinci çeyrek yüzde 107,4. Şimdi, siz diyeceksiniz ki: "Devletin borcunu yarı yarıya aşağıya çektik, nasıl çıkıyor bu rakam?" 71,5'tan 31'e çekmişsiniz, doğru ama reel sektörün borcu yüzde 21'den gayrisafi yurt içi hasılaya oran olarak yüzde 60'a çıkmış, bunun büyük kısmı da dövizli borç. Yine hane halkının borcu yüzde 1,8'ten yüzde 16,1'e çıkmış. Yani Sayın Bakan, devletin sırtından borcu almışsınız, milletin sırtına yüklemişsiniz ve borç yükünü de artırmışsınız. Şimdi, bu kadar borçla bu işe girdiğiniz andan itibaren dışarıda sizi sıkıştırmaya başlarlar çünkü siz, ekonomi olarak dışarıdan gelecek olan paranın durması hâlinde takla atmaya açık bir ekonomi hâline getirmişsiniz bu ekonomiyi. Onun için şunu söyleyeyim: Evet, dışarıdan Türkiye'ye karşı her türlü komplo girişimi olabilir ama bu ülkeyi bu komplo girişimlerine karşı açık hâle getiren, savunmasız hâle getiren de Adalet ve Kalkınma Partisinin ekonomi politikalarıdır.

Sayın Bakan, çok şey söylemek lazım ama bakıyorum şimdi... Diyoruz ki: "Kamu açıkları büyüyor." Kamu açıklarındaki büyümeyi önlemek için gelecek yıl 76 milyar Türk liralık ilave vergi almaya çalışıyorsunuz. Biz de diyoruz ki: "Ya, vergi almayın, tasarruf yapın." Zaten Başbakan da çıkıyor, diyor ki: "Artık şaşaa ve debdebe dönemine son veriyoruz." Demek ki bir şaşaa ve debdebe dönemi varmış sayın milletvekilleri. Sayın Başbakan bunu söylüyor ve "Tasarruf yapacağız." diyor, saraydan ses geliyor "İtibardan tasarruf olmaz." Bu, ne demek? Neyin itibarı? Harcamayla itibar mı olur? "Tasarruf yapın." diye konuştuğumuz gün, "Bu vergileri artırmayın, tasarruf yapın." diye konuştuğumuz gün saray kendine araç almaya başlıyor. Bunlar olacak işler değil, bir müddet sonra insanları ikna etmekte, bu politikaların etrafında bu politikalara uyum sağlama konusunda ikna etmekte giderek zorlanırsınız.

Bakın, orta vadeli programda bütçeyle ilgili olarak bir kur tahmini yapmışsınız; 1 dolar, 3 lira 73 kuruş, 2018 için. Şu anda neredeyiz? Şu anda 2017 sene, durduğumuz yer 3 lira 80 kuruş Sayın Bakan. E, bu şimdi bunun üstünde nasıl duracak? Bakın, büyüme yüzde 7 olacak, 8 olacak, birtakım laflar; kur 3 lira 73 kuruş olacak, şu anda 3,80. Zaten bu getirdiğiniz bütçenin dengeleri şimdiden bitmiş durumda.

Bir soru sormak istiyorum izninizle: Şimdi, bu sene için 61 milyar Türk liralık bir bütçe açığı tahmin ediyorsunuz, 2017'de ama 89 milyar Türk liralık borçlanma limiti istiyorsunuz. Bunu kim açıklayacak efendim, Sayın Şimşek mi açıklayacak, siz mi açıklayacaksınız?

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Ben açıklayacağım.

FAİK ÖZTRAK (Tekirdağ) - Yani bu 30 milyar Merkez Bankasının kasasında para tutma ihtiyacı neden ortaya çıktı? Şimdi, bunları yapıyorsunuz, ondan sonra faizlerden şikâyet ediyorsunuz. Bakın, Amerika Birleşik Devletleri'nde on yıllık tahvilin faizi yüzde 1,5; Türkiye'de on yıllık tahvilin faizi yüzde 12. Değerli milletvekilleri, tefeci faizi ödüyoruz, devlet olarak tefeci faizi ödüyoruz, ondan sonra faizden şikâyet ediyoruz. Yani sene başında Merkez Bankası piyasalara likidite verirken yüzde 8,5'tan veriyordu, yüzde 8,3'ten veriyordu. Şimdi kaçtan veriyor?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Öztrak, lütfen tamamlar mısınız, ek süre veriyorum.

FAİK ÖZTRAK (Tekirdağ) - Tamamlayacağım Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.

Şu anda kaç? Yüzde 12. E, "Faizleri düşüreceğim." dediğiniz yerde faizler aldı başını gitti. Ondan sonra diyorsunuz ki: "Yüzde 7 büyüyeceğiz, 8 büyüyeceğiz." Bakın, bir şey söyleyeyim: Yani mali disiplini zorlayarak kredi genişlemesiyle şişirilen bir ekonomide büyüme devamlı olmaz, istihdam da yaratmaz. Dolayısıyla, bu sene yüzde 7 falan olacağını zannetmiyorum, hesap hikâyeleriyle belki yüzde 7 olabilir -çünkü vatandaş da böyle bir şey hissetmiyor- ama önümüzdeki döneme dönüp baktığımız zaman yüzde 5,5 büyümeleri bile tutturmanız son derece zor olacaktır.

Sayın Bakan, son beş günde benzinin litresine 21 kuruş zam yaptınız, motorinin litresine de 17 kuruş zam geldi. Siz yapmıyorsunuz, piyasada belirleniyor ama sizin elinizde bir araç var -ATV- akaryakıt tüketim vergisi.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Kalktı, kalktı o.

FAİK ÖZTRAK (Tekirdağ) - Veya özel tüketim vergisi oldu şimdi. Eskiden biz onu, ATV'yi onun için koymuştuk, sonra da özel tüketim vergisi oldu. Siz özel tüketim vergisini düşürerek bu fiyat artışlarının vatandaşa yansımasının önüne geçebilirdiniz ama bunu yapacak dahi manevra alanınız şu anda bütçede kalmamış vaziyette.

Son olarak tamamlarken bir şey dikkatimi çekti, tarım destekleri Sayın Bakan. Bir kanun çıkardınız "Gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 1'i kadar tarıma destek vereceğim her yıl." dediniz. 2007-2016 döneminde verdiğiniz destek gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 0,48'i, 1 falan değil, 0,48. Çiftçiye ödenmesi gereken 81 milyarı ödemediniz ama bu sene yine bütçede, 2018 bütçesinde çiftçiye yüzde 0,4 oranında, 114,5 milyar lira ödeme yapıyorsunuz. Yani her bir çiftçi ailesine 36 bin lira borcunuz var, ödeyin şunu Sayın Bakan.

Son olarak da söyleyeceğim memleketim Tekirdağ'la ilgili. Sayın Bakan, 2014 yılında bütçeden Tekirdağ'a 154 milyon yatırım yapmışsınız, 154 milyon Türk lirası. İlk 10 sırada vergi ödeyen Tekirdağ'ımız, bütçeden yatırım almak bakımından 32'nci sıradaydı. 2016 yılında yine ilk 10 sıradayız vergi ödemede ama Tekirdağ'ımızın yatırımları 138 milyon liraya düşmüş ve 46'ncı sıraya inmişiz. Tekirdağ'ı neden cezalandırıyorsunuz Sayın Bakan? Yani bunu da anlamak istiyorum.

Ben sözlerimi bitirirken beni dinlediğiniz için çok teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum.

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Öztrak.