| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Bazı Vergi Kanunları ile Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/884) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 17 .10.2017 |
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Sayın Başkanım teşekkür ediyorum.
Tütün, üretimi, ithalatı, satışı özel hükümlere tabi bir ürün. Dolayısıyla Türkiye'de tütün üretimi, Türkiye'ye tütün ithali, tütün ürünlerinin satışı, yetkilendirilmesi özel olarak kanunla düzenlenmiş bir ürün. Tütün aynı zamanda çok sayıda çiftçimizin de kazanç elde ettiği bir ürün. Diğer taraftan bakıldığında da tütünle ilgili özel bir mevzuat var. Tütün ürünlerinden, tütünden üretilen sigara ve sigara benzeri ürünler üzerinden de kamu maliyesi de bir gelir elde ediyor.
Bu tütünle ilgili getirdiğimiz maddelerdeki temel çıkış noktamız... Üretimi, dağıtımı, satışı özel izne tabi olan bu ürünle ilgili gerek emniyet birimlerimizin gerek savcılıklarımızın yapmış olduğu çalışmalar sırasında Türkiye içerisinde üretilen, ancak yasalarla belirlenmiş kural ve kaidelere uygun olmayacak şekilde bu ürünün üreticiden alındıktan sonra kayıt dışı olarak satışa konu edildiği, özellikle aslında Türkiye'de üretimi yasal olan "makaron" diye tabir ettiğimiz ürünle birlikte bu, üreticiden alındıktan sonra kurallara uygun olmayacak şekilde, kayıt dışı bir şekilde satılan tütün ürününün bir araya getirilerek ticaretin yapıldığını gözlüyoruz. Burada, tabii, özel kanunlarla belirlenmiş kurallara aykırı bir satış işlemi var, ticaret var. Bu, bir taraftan, demin ifade ettiğim gibi, kurallara aykırı bir ticaretin yapılması anlamına geliyor, diğer taraftan da normal sigara ürünlerinden aldığımız vergide de bir azalma meydana getiriyor.
Burada öncelikle mevcut Hükûmet tasarısında olduğu hâliyle anlatacak olursam, üretici bakımından ne yapıyoruz? Şu andaki mevcut kanunda, Tütün Kanunu'nda tütün üretimi yurt içinde iki yolla yapılabilir; ya yetkili alıcılarla sözleşme yapmak suretiyle tütün üretimi yapabilirsiniz ya da "açık artırma usulü" diye tabir edilen yani herhangi birisiyle sözleşme yapmadan, belirlenmiş ortamlarda, belirlenmiş zamanlarda açık artırma ortamında satmak üzere üretim yapabilirsiniz. Sözleşmeli üretim bakımından herhangi bir sorun yok çünkü sözleşmeyi yapmış olmanız demek ve sözleşmeli bir yetkili alıcıya bu malı teslim etmeniz demek zaten her şeyin kayıtlı olarak gitmesi demek. Fakat açık artırma usulüyle satış usulü pratikte, yasal düzenleme olduktan sonraki dönemde çok da uygulanmış bir yöntem değil ve özellikle de kayıt dışı veya yasalara uygun olmayan tütün ticareti de tam bu yöntem kullanılarak yapılıyor. Çünkü üretici iyi niyetle ürününü üretiyor, satmak istiyor; bu işin kayıt dışı ticaretini yapmak isteyenler üreticiden bu ürünleri aldıktan sonra tamamen kayıt dışı bir şekilde bunları satıyorlar ve bunun da hacmi gittikçe artıyor. Onun için biz, ilk yaptığımız düzenlemede, bu kayıt dışılığa sebep olan açık artırma usulünün mevzuattan çıkarılmasını öngördük. Dolayısıyla yapmış olduğumuz kanun tasarısındaki düzenlemeye göre, bundan sonra eğer bir üretim yapılacak ise sadece sözleşme usulüyle yapılacak.
Sayın Başkanım, aslında değişiklikle beraber anlatsam belki bir bütünlük arz eder.
BAŞKAN - Tabii, tabii.
Sayın Bakanım, hem tasarıyı hem de önergeyle yapılan değişiklikleri bir arada...
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Tamam.
Şimdi, burada, tabii, özellikle bu ürünün üretildiği bölgelerdeki üreticiler tarafından itirazlar geldi, açık artırma usulüne bir üretim yöntemi olarak devam edilmesi talep edildi. Dolayısıyla tasarıda verilecek önergelerle yapacağımız değişiklerden bir tanesi, açık artırma usulünü tekrar mevcut mevzuattaki hâliyle bırakmak olacak.
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Yani makaron satışı...
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Yok makaron değil bu, tütün. Tütünü açıklıyorum şimdi, üretici ve tütününü açıklıyorum.
Dolayısıyla üretici bakımından mevcut sistemde sözleşmeli ve açık artırma usulüyle üretim vardı, açık artırma usulünü kaldırıyorduk, tekrar onu önergeyle mevcut hâliyle bırakıyoruz. Dolayısıyla bir üretici "Ben bir sözleşme yapmadım ama açık artırma usulüyle satmak üzere üretim yapıyorum." diye bir beyanatta bulunabilecek. O açıdan, üreticilerin bu açıdan değişen bir durumu olmayacak önergeyi verdikten sonra.
İkinci olarak, bu tasarıda, kayıt dışı tütün ticaretinin engellenmesi amacıyla, bu ticareti yapanlara birtakım hürriyeti bağlayıcı cezalar öngörmüştük. Burada, yine gelen taleplere istinaden üreticiler bakımından hürriyeti bağlayıcı cezalarla ilgili düzenlemeleri tasarıdan çıkaracağız. Şu anda mevcut sistemde açık artırma veya sözleşmeli usulde tütün üretimi yapan üreticiler için belirli hâllerde para cezaları var. O açıdan bu para cezalarını da önergelerle getirmeyeceğiz, zaten mevcut kanunda var.
Onun için, toplamda söylüyorum. Bir, üreticiler bakımından, üretim usulleriyle ilgili tasarıyla getirilen değişiklikleri geri çekiyoruz. Hürriyeti bağlayıcı cezalarla ilgili değişiklikleri geri çekiyoruz. Üçüncü olarak üreticilerin lehine bir...
EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - Bu, üreticiler açısından mı?
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Üreticiler. Geleceğim şimdi onlara. Şimdi kısım kısım gidiyorum, önce üretici.
Üreticilerle ilgili... Yine sektörle, bu tütünün üretildiği bölgelerle, üreticilerle, sivil toplum örgütleriyle yaptığımız toplantılarda bizden bir talepleri oldu. Biz de hak veriyoruz, doğru bir talep. Aslında bunlar çok küçük üreticiler ve ürettikleri tütünü de kooperatif kurmak suretiyle kooperatifleşerek satmak istiyorlar. Dolayısıyla üreticiler bakımından bir önerge daha vereceğiz ve burada bu belirlenmiş, özel aroması olan, geleneksek yöntemlerle üretilen, geleneksel yöntemlerle arz edilen tütün üreticileri bakımından bunların kooperatifler kurmalarını, kurulan bu kooperatiflerinin Tütün Üst Kurulu tarafından yetkilendirilmesini sağlayacak bir yetki maddesi de vereceğiz. Böylelikle bu bölgede üretilen tütünün üreticileri, üyesi oldukları kooperatiflere bu ürünleri satacaklar. Kooperatifler de TAPDK'dan aldıkları yetki belgesi çerçevesinde bu ürünün ticaretini yapabilecekler.
Biliyorsunuz, Türkiye'de tütün ürünleri iki şekilde değerlendiriliyor. Bir sigara içerisinde yani -ne diyorsunuz- normal sigara olarak sigaranın içerisinde kullanılan tütün var, bir de yasal olarak bir paket içerisinde, üzerinde bandrolü olan, yetkilendirilmiş, izin alınmış bir pakette tütün olarak satılıyor. Dolayısıyla, tüketici "sarmalık tütün" dediğimiz tütünü, yasal olarak bandrollü olan tütünü alıyor, isterse bunu bir kâğıda sarıp, isterse de "makaron" dediğimiz ürünün içerisine yerleştirip tüketebiliyor. Dolayısıyla bizim buradaki amacımız... Yine üreticilerle yaptığımız görüşmeler çerçevesinde, kooperatiflerimiz bu bölgelerdeki üreticilerden almış oldukları tütünleri paketleyecekler, bandrolleyecekler ve normal, kayıtlı bir şekilde satacaklar. Bu aslında gerçekten bu meselede üreticimiz bakımından son derecede olumlu bir düzenlemenin önünü açacak.
Peşinen şunu da söyleyeyim: Şimdi, burada, belirli bir bölgede, "Adıyaman sarmalık tütün" diye ifade edilen ama sadece Adıyaman değil, o bölgede üretilen bir tütün var. Bunun rengi farklı, aroması farklı. Şimdi, burada, yine, tabii şöyle bir talepleri var: "Yani biz bu ürünü ürettiğimiz takdirde bunu satarken daha düşük oranda bir özel tüketim vergisi uygulansın çünkü geleneksel bir ürün bu. Bu ürünle ilgili olarak da bir noktada kayıtlı olmaya da teşvik edelim." şeklinde bir talepleri var. Burada bizim getirdiğimiz önerge, kooperatiflerin kurulmasına ve yetkilendirilmesine imkân veriyor. Burada, TAPDK, sistemi kurduğunda da bu vergi meselesinde kendileriyle ayrıca konuşacağız. Üretici tarafıyla ilgili yapacaklarımız bunlar.
İkincisi, satıcılar bakımından. Burada, Türkiye'de -demin ifade ettim- gerek sigara gerek sigara benzeri ürünler gerekse tütün üretimi ve satışı özel kaidelere bağlı. Yani ben istediğim gibi tütün alıp istediğim gibi satamam. Buna mutlaka kaydını olmanız lazım, yetki almanız lazım vesaire. Şu anda bizim size getirmiş olduğumuz tasarıda, bir kere, sigara üretimiyle ilgili özel bir düzenleme yok anlattığım bağlamda ama normalde üreticiden aldığı tütünü işleyerek yetkili bir yetki belgesiyle satanlar bakımından herhangi bir sıkıntı yok. Alım satıma konu edilebiliyor tütün, illa sigaranın içerisine konulması gerekmiyor. Ama karşılaştığımız durum ne? O küçük üreticilerden aldıkları tütünü kayıt dışı yollarla ve bir dağıtım ağı içerisinde ve tamamen kurallara aykırı bir şekilde satan satıcılar var, bunun ticaretini yapanlar var. Yoksa küçük küçük üreticilerden toplanıyor bunlar. Hatta bunun içerisine başka ürünler de katılıyor ve tamamen mevcut kanunlara aykırı bir şekilde satışa konu ediliyor.
Şimdi, bu düzenlemede biz bu özel izne tabi ürünü kayıtlı olmadan satanlar bakımından hürriyeti bağlayıcı bir ceza getiriyoruz. Mevcut tasarıda bununla ilgili getirilen ceza üç ila altı yıl. Daha sonra bu cezanın orantılılığı, ölçülülüğü ve farklı farklı durumlara göre cezanın farklılaştırılabilmesi konusunda Maliye Bakanlığı, TAPDK ve Adalet Bakanlığı bir çalışma yaptı ve bu "satıcılar" diye tabir ettiğimiz, kayıt dışı bir şekilde bunun alım satımını yapanlarla ilgili mevcut Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'ndaki genel ceza hükümlerini gözden geçirerek yeni bir madde yazdık, bir önerge verilecek. Orada da yine hürriyeti bağlayıcı cezayla ilgili hükümler korunuyor. Gerçekten bir kaçak eşya, kaçak ürün, özel izne tabi bir ürün yasalara uygun olarak kullanıldığında veya satışa konu edildiğinde nasıl hürriyeti bağlayıcı ceza varsa burada da var. Ama burada yakalanan ürünün değeri çok düşükse, yapılan ticaretin mahiyeti çok düşükse hürriyeti bağlayıcı cezaları üçte 1'e kadar indiren, hatta onları adli para cezasına çeviren, bir noktada yumuşatıcı hükümler de olacak. Ama genel olarak ticaretini yapanlar bakımından cezayla ilgili düzenlemeyi koruyoruz.
Bu kapsamda bir başka düzenleme, nakledenlerle ilgili yani burada "nakledenler" dediğimiz zaman kimler karşımıza geliyor? Üretici değil, satıcı da değil ama o ürünü bir nakliyeci olarak taşıyanlar var. Mevcut tasarıda nakledenler bakımından da hürriyeti bağlayıcı cezalar vardı. Yapmış olduğumuz değerlendirmede nakledenler bakımından olan bu hürriyeti bağlayıcı cezayı da kaldırdık. Dolayısıyla burada sistemdeki değişiklikleri içeren önergeleri de vereceğiz.
Ayrıca bu paketin içerisinde şöyle, nakledenler genellikle aslında sadece eşyayı taşıyor. Aslında bir başkasına ait bir mal o. Onun için burada özellikle o bölgede küçük araçlarıyla bunları nakledenleri yakaladığımız zaman bir para cezası var. Onu gene alacağız, zaten mevcut bir sistem ama hürriyeti bağlayıcı ceza vermeyeceğiz onlara.
Bu tasarının içerisinde bu sarmalık tütün mevzusunun dışında 2 tane daha konu var. Bunlardan bir tanesi, bazen "ısıtılmış tütün" diyoruz, bazen "elektrikli sigara" diyorlar, karışıyor kavramlar birbirine. Burada, mevcut tasarıda bu ısıtılmış tütünün -yani onun özel bir cihazı var- cihazla beraber satılmasına imkân verecek bir düzenleme de yapıyoruz. Şu anda kanun tasarısında bu düzenleme var ısıtılmış tütünle ilgili. Fakat burada da yapmış olduğumuz değerlendirmede bu yeni ürünün de Türkiye'de satışa konu edilmemesi ve üretilmemesi konusunda bir değerlendirmemiz oldu. Onun için burada bir önergemiz olacak ve bu ısıtılmış tütüne bağlı olan düzenlemeyi de tasarıdan çıkaracağız.
Üçüncü olarak, dâhilde işleme rejimi kapsamında bir düzenleme getiriyoruz. Bizim, şu anda, biliyorsunuz, tütün işleme fabrikalarımız var. Bunlar yurt içinde üretilmiş tütünleri fabrikalarda işliyorlar ve yurt dışına ihraç ediyorlar. İfade edilen husus şu: Yani senenin üç dört ayı bu fabrikalar çalışıyor ama sonraki aylarda zaten ürün kalmadığı için fabrikalar atıl vaziyette duruyor. Buradaki yapmak istediğimiz düzenleme şu: Dâhilde işleme belgesi kapsamında yurt dışından bu fabrikalar tütün getirebilecek, getirdikleri bu tütünü işleyecekler ama hiçbir şekilde yurt içinde satışa konu etmeden tekrar yurt dışına ihraç edecekler. Burada aslında verilen hizmet sadece ürünün işlenmesi, yoksa alım-satıma konu edilmesi değil. Tasarıyla böyle bir düzenleme de getirdik, onunla ilgili herhangi bir değişiklik olmayacak.
Dolayısıyla, sanıyorum açıkta kalan bir konu kalmadı. Düzenlemeler genel itibarıyla bundan oluşmaktadır Sayın Başkanım.