KOMİSYON KONUŞMASI

BİHLUN TAMAYLIGİL (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli hazırun; arkadaşlarımız zaten pek çok konuyu benim de bir daha tekrarına gitmek istemediğim şekilde detaylarıyla dile getirdi ama zaten görüşmenin başında da burada böyle bir kanuni düzenleme yapma ihtiyacını ortaya çıkartan sorunların, mahkeme veya tahkim açısından ortaya çıkan konuların neler olduğu konusundaki sorgulamalarımızdan açık açık "Şu, şu, şu..." denmese bile bir genel değerlendirme, neticede de bir mali portre ortaya çıktı.

Elimizdeki rakamlara göre 2 küsur milyar; hadi onu karşılaştırmalı, incelenmesi yapılmamış dönemler ve raporlanmamışlarla birleştirdiğimizde de karşımıza çıkan tablo 5 milyar civarındaki bir rakam üzerinden kanuni düzenleme yaparak geleceği de şekillendirecek bir yasa yapma mantığını işletmeyle karşı karşıyayız.

Şimdi, imtiyaz sözleşmeleri ve bu imtiyaz sözleşmeleriyle oluşan hukuk konusunda biz ne derece vâkıf olarak bunların uygulamalarının karşılığını değerlendiriyoruz? Ya da uygulamada ne gibi hatalar çıkıp da bunlarla ilgili zaman içinde ortaya çıkan sonuçlar etkin ve kısa bir süreçte değerlendirildi?

Şimdi, bakıyorsunuz, işte, biraz önce TELEKOM'la ilgili, TELEKOM'un kamu imtiyaz sözleşmesi oluşurkenki yapılanımı ve oradaki içerikte şerh düşülen konuları bile dikkate almayan uygulamalarla yapılan gelişmelerden sonra bugün yaşadığı mali kriz ortada iken şimdi yine önümüzde imtiyaz sözleşmelerinden doğan bir işlemin kendi içindeki düzenlemesini yapıyoruz.

Ben şunu sormak istiyorum: Kaç tane imtiyaz sözleşmesi net olarak bugünkü yaptığımız kanunun içerisinde bulunmakta? Aralarındaki farklar nedir? Artı, imtiyaz sözleşmeleri yapıldığı sırada bu hazırlık yapılıp, benim bildiğim, Danıştaydan görüş alınır. Eskiden Danıştay incelerdi de şimdi görüş alınır. Peki, bu sözleşmelerle ilgili Danıştaydan verilmiş olan görüş nedir? Ve o görüşe bağlı olarak ortaya çıkmış olan sorun var mı da şimdi Danıştayda değerlendirilme aşamasına gelmiş midir, bir de onu sormak isterim. Yani, kimi zaman Danıştay görüşünün, mahkeme olarak gidildiğinde, uygulamada karşılığını bulabildiği de söz konusu olabiliyor.

Şimdi, öyle baktığımızda, birincisi, bu imtiyaz sözleşmeleri -yani, uzun uzun konuşmak istemiyorum- kaç tanedir? Hangi konulardadır? Bu imtiyaz sözleşmeleriyle ilgili Danıştayın inceleme görüşü var mıdır? Çünkü beklenmeden iki ay içinde sözleşme yapılabiliyor ama sonrasında Danıştay böyle bir görüş vermiş midir? Ve yine sonrasında, bu mahkeme ve tahkimde olan konuların Danıştayın -eğer görüş verdiyse- görüş verdiği konularla herhangi bir bağıntısı var mıdır?

Diğer taraftan, şirketlerin... "Yüzde 3." dedik, böyle bir genel ciro, işte, brüt satışları üzerinden dedi arkadaşlarımız. Şimdi, şirket bazındaki dağılımların yüzdesi nedir? Yani, bu yüzde 3'ün o 3 firmadaki dağılımı nedir? İletişim vergisini faturalarda tıkır tıkır ödeyip de daha sonraki bir finansman modeli gibi bugüne kadar tutulmasından doğan finans, daha doğrusu fonlama maliyeti nedir? Bunların hesabı yapılmış mıdır? Artı, bu değerlendirmeleri yaparken imtiyaz sözleşmeleri içerisinde, işletme ve altyapı açısından baktığımızda, altyapı yatırımları açısından taahhütlerde eksiklik var mıdır, bunların tespiti yapılmış mıdır?

Bu soruları genelinde bir değerlendirmeyi istediğim gibi Sayın Maliye Bakanına sormak istiyorum: Siz niye Hazineyi tamamen yok ettiniz, her tarafa "Maliye Bakanlığı" yazdırdınız bu kanunda? Her taraf Maliye Bakanlığı olmuş.

Bir de bir şey var: İşte, Merkez Bankasında hesap açılır, oradan Hazine hesabına ertesi gün... Bunun işletme mantığı nedir?

Sonra, BTK'ya soruyorum: Şimdi, Hazine, diğer kurumlar bu kadar hepsi denetlemeyi ortaya koyarken zamanında yetiştiremiyorlar, tespitte hukuki... Şimdi, BTK'ya bütün her şeyi vereceğiz. Bu imtiyaz sözleşmelerinin hem uygulama açısından takibi hem mali açıdan takibi hem teknolojik açıdan takibi... BTK'da böyle bir kadro var mı veya buna hazır bir yapı var mı ve nasıl gerçekleşecek? Bu kadar geniş bir kamu kanadından 5 milyara yakın -hani, afaki diyorum bunu da, tam rakam değil- bir sonuç ortadayken bundan sonrası için BTK bunların hepsini birden nasıl gerçekleştirecek diye sormak istiyorum.

Diğer soruları zaten arkadaşlarım sordu ve değerlendirdi. Bence, gelin, şu torba yasanın içinden bu maddeleri çıkartalım çünkü gerçekten adalete, hakka, hukuka ve iyileştireceğimiz dediğimiz, yani biz savunma sanayimizle ilgili olarak kaynak israfını ortadan kaldıracak yeni kaynaklar yaratacağız hedefini ortaya koyarken, şimdi, böyle bir düzenlemeyi yapmak ne vicdana ne hakka ne hukuka ne de adalete sığar diyorum.

Teşekkür ediyorum.