| Komisyon Adı | : | ANAYASA KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünde Değişiklik Yapılmasına Dair İçtüzük Teklifi (2/1783) (Alt komisyon metni) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 18 .07.2017 |
MUHARREM ERKEK (Çanakkale) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Komisyonumuzun değerli üyeleri, değerli milletvekilleri; evet, görüştüğümüz teklifin bu maddesinde yapılmak istenen değişiklikle maddelerin oylamasında açık oylama usulü tamamen kaldırılıyor, kaldırılmak isteniyor. Tabii, açık oylama aslında önemli. Açık oylamalarda her milletvekilinin, her siyasi parti grubunun tavrı kayıtlara geçiyor; hangi maddede ne oy kullandı, kayıtlara geçiyor, Genel Kurulun, kamuoyunun bilgisine, takdirine de sunuluyor. Ki uygulamada torba yasaların da temel kanun gibi görüşüldüğünü düşünürsek, temel kanunda kanunun tümüne karşı olmamakla birlikte birçok maddesine karşı olabiliriz. Ki torba yasalarda maddelerin birbiriyle ne kadar alakasız olduğunu da biliyoruz. O yüzden, maddeler oylanırken, Genel Kurulda kabul edilirken veya reddedilirken açık oylamayla milletvekillerinin ve siyasi parti gruplarının iradelerinin, tavırlarının kayıt altına alınması kadar demokratik bir durum olabilir mi? Şimdi bunu da yok ediyoruz.
Bu madde belki de bir zorunluluk sonucu da değiştiriliyor çünkü toplantı yeter sayısı da yoklama denetimiyle kaldırıldı. Ki muhalefetin 20 milletvekiliyle yoklama talep ederek iktidarı, çoğunluğu denetlemesi, Genel Kurulun iradesinin Mecliste tecelli etmesini sağlaması son derece önemliydi, zaten bu yok edildi. E, şimdi, toplantı yeter sayısının olup olmadığının açık oylama sonucunda kendiliğinden tespiti de ortaya çıkacağı için bu da engellenmek isteniyor.
Yani bu İç Tüzük değişiklik teklifinin bütüne baktığımızda birçok maddelerinde gerçekten Parlamentonun ve milletvekilinin... Ki güçlü parlamento, güçlü meclis, güçlü milletvekili demektir. Bu anlayışın yok edildiğini görüyoruz.
OHAL sürecinde, yani demokrasinin ve hukukun askıya alındığı bir süreçte bir Anayasa değişikliğiyle maalesef kuvvetler ayrılığına ve demokrasiye ciddi bir darbe vurduk. Şeklen hukuka aykırı bir kararla yürürlüğe sokulan, meri olan ama asla meşru olmayan ve meşruiyeti her zaman tartışılacak olan bir değişiklikle bunu gerçekleştirdik ve bu, Türkiye'nin hayrına bir iş olmadı ve olmayacak da.
Şimdi, herhâlde, bu saray rejiminin ve bu Anayasa değişikliğinin bir aşaması olarak öyle bir İç Tüzük değişikliği teklifiyle karşı karşıyayız ki Meclis içi bir darbe yapılmak isteniyor sanki. İç Tüzük'e bakılmış, "İç Tüzük'ün hangi maddesinde bir milletvekili konuşuyorsa ya daha az konuşsun ya da konuşmasın." denmiş. İtirazların, beyanların düzeltilmesinin, bazı açıklamaların bile yazılı usule tabi tutulması gerçekten düşündürücü. Onun için, hem bu madde hem bu teklifin bütünü Anayasa'ya, demokrasiye, teamüllerimize, her şeye aykırılık teşkil ediyor. Bu nedenle, bu maddede önergemizin kabulünü ve bu yanlıştan dönülmesini talep ediyoruz.
Teşekkür ederim.