| Komisyon Adı | : | MİLLİ EĞİTİM, KÜLTÜR, GENÇLİK VE SPOR KOMİSYONU |
| Konu | : | Yunus Emre Vakfı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı(1/818) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 07 .06.2017 |
MUSTAFA AKAYDIN (Antalya) - Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, değerli katılımcılar; şimdi önümüzde çok kısa içerikli bir yasa değişikliği var, bunun özünde 3 tane konu var. Birisi, bakanların mütevelli heyetteki sayılarının -çok makul bir öneri- 1'e indirilmesi, katılıyorum.
İkincisi: İlgili vakfın çalışanlarına pasaport kolaylıkları, yurt dışı kolaylıkları... Ona da katılıyorum. Ama ön önemli gibi gözüken madde, Sayın Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanına 5 kişiyi atama yetkisinin verilmesi. En önemli madde bu, benim için burada, özü bu. Üstelik de genel gerekçe olarak sunduğunuz, gerçi çok değinildi buna ama maddelerin hiçbirisi bu değişikliklerin niye yaptığımızın gerekçesi değil. Yani vakfın devletin dış politikalarıyla uyumlu hareket etmesi sağlanmıyor muydu ki şimdi sağlıyoruz? Yok böyle bir şey. Vakfın doğrudan denetime açık hâle getirilmesi. Bunu mu yapıyor bu değişiklik? Yok böyle bir şey. Kamu kurumlarıyla koordinasyon ve iş birliğinin kolaylaştırılması var mı bu değişikliğin içeriğinde? Yok burada böyle bir şey. Bunlar ortaya karışık gerekçeler arkadaşlar, yani bunu gerçi MHP'li üye arkadaşlarımız da dile getirdi, bu gerekçelere uygun düşen bir değişiklik yapmıyoruz; işin özü bu.
Şimdi, benim önerim şu, benim düşüncem şu: Bunu Mustafa İsen'in iki tane önerisinden birine katılarak, birine de katılmayarak cevaplayacağım. Bir vakıf, bir enstitü ne kadar sivil olursa, ne kadar liyakate dayalı olursa yani konuyu bilenler tarafından temsil edilirse, ki bundan önceki kanunda hiç olmazsa birazcık yani Türk dili ve edebiyatının profesörleri, Türk kültür insanlarına yer veren, bunu zorunlu kılan bir madde. Şimdi, biz bunu bir kişinin inisiyatifine koyuyoruz. Bu yanlış. Eğer böyle bir değişiklik yapılırsa böyle bir vakıf topluma mal edilemez değerli arkadaşlar, uzun süreli yaşayamaz veya yarın yeni değişikliklerle karşı karşıya kalır.
Değerli arkadaşlarımız, Mustafa İsen'in katılmadığımız bir önerisi de şu: "Canım, Cumhurbaşkanı da herhâlde buna uygun insanları atayacaktır." diyor. Niye biz bunu tek kişinin inisiyatifine bırakıyoruz arkadaşlar? Yani Cumhurbaşkanı bugüne kadar doğru adamlar mı atadı? TÜBİTAK'a hayvanat...
İSMET UÇMA (İstanbul) - Yanlış adam mı atadı?
MUSTAFA AKAYDIN (Antalya) - Yanlış adamlar da atadı işte.
İSMET UÇMA (İstanbul) - Mesela...
MUSTAFA AKAYDIN (Antalya) - Liyakati olmayan TÜBİTAK'a bir adam atadı hayvanat bahçesinden, TÜBİTAK bütün misyonunu yitirdi. Fetullah soruşturmalarının baş sorumlusu kurum hâline gelmedi mi? TÜBA, Türkiye Bilimler Akademisi Cumhurbaşkanı tarafından neredeyse lağvedilmedi mi yapılan değişikliklerle? Bunlar benim aklıma gelebilen bir iki tane örnek burada. Yani yapacaksak buradaki konuda liyakati yüksek olan insanları tanımlayarak, tek kişiye bırakmadan yapmak. Arkadaşlar, bu gidişle, ben size söyleyeyim, bir gün yasa teklifi daha getirirsiniz, okul aile birliklerini de Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı atar diye bir yasa teklifi yaparız biz sonunda.
Teşekkür ediyorum.