| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı(1/837) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 30 .05.2017 |
TACETTİN BAYIR (İzmir) - Çok teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli Bakanım, öncelikle şunu itiraf etmeliyim: Bu dosya önüme geldiğinde, "üretim reform paketi" diye okuduğumda gerçekten acaba iki yıldır gelip gittiğim bu Mecliste bir işe yarayacak mıyım diye düşündüm ve çok mutlu olduğumu ifade etmek istiyorum. Neden? Çünkü ben bu ülkede yaşayan, hem sanayi, ticaretle uğraşan hem de uzun yıllar belli konulara emek vermiş arkadaşınız olarak bugün ülkenin içinde bulunduğu durumu biliyorum. İhracatımız bitmiş durumda, turizm iflas noktasında, üretim durma noktasına gelmiş, işsizlik tavan yapmış. İşte, böyle bir zamanda böyle bir üretim reform paketine gerçekten bu ülkenin ihtiyacı var. Ve bizim bakış açımız, "istemezükçü" bir anlayışla değil, ister iktidar partisi ister muhalefet partisi, aynı gemide üretimi ve sanayiyi ayağa kaldırmak istediğimizi bilmenizi isterim.
Şimdi, burada büyüme tamam, istihdam tamam, üretimin artması tamam, sanayimizin gelişmesi, bu da tamam ama zeytine kıymak, ne işi var bunların içinde? Şimdi, şunu anlamakta gerçekten sıkıntı çekiyorum: Yani bu bence Tarım Komisyonunun işi, bizim işimiz değil. Şöyle bakacak olursak, zeytinin eve giren, soframızın katığı olduğunu ve kutsal bir meyve olduğunu da değerlendirirsek, dede ile torunun bir araya geldiği, gelin ve kaynananın birlikte zeytin topladığı, çocuklarımızı aslında zeytin toplarken eğittiğimizi düşünürsek, köylerden büyük kentlere göç eden insanlara, köylerde yetiştirdikleri zeytinle o kente göç eden ailelere ekonomik katkı olsun diye üçer kiloluk, beşer kiloluk yağları gönderdiğini düşünecek olursanız aslında zeytinin dolaylı yoldan ev ve aile ekonomisine yani Türk aile yapısına nasıl destek olduğunu fark edersiniz. Çünkü zeytin, üretimi açısından baktığınızda, 8 yaşındaki çocuğun da öğretime katkı koyduğu, 70 yaşındaki dedenin de katkı koyduğu bir ağaçtır. Bu anlamda çok önemlidir diye düşünüyorum.
Şimdi, bu yasayı incelediğimde garip bir matematik... Ağaç başına 2 bin lira ceza. Arkadaşlar, ben İzmir'in Güzelbahçe ilçesinde 6 dönüm bahçesi olan bir evde yaşıyorum, 20 tane zeytin ağacım var 6 dönüm içerisinde, etrafım da imara açıldı, ben direniyorum, iki katlı bir evde yaşıyorum, 20 meyve ağacım var. Bir hesap yaptım, imara açıldığı zaman ağaç başına 2 bin lira vereceksem, 20 ağaç var, 40 bin lira ceza ödeyeceğim. Arkadaşlar, yan taraftaki villa 1,5 milyona satılıyor yani bu 2 bin lira ceza falan değil, insanla dalga geçmeyelim. Yani 400 metre, 500 metre bir alan içerisine bir villanın oturduğunu düşünürseniz 2 bin liraya bütün zeytin ağaçlarını müteahhitlere kestirirsiniz onu söyleyeyim çünkü 1 milyonluk rant elde edilen bir villada bir zeytin ağacına seve seve 2 bin lira verip "Kestim kardeşim, ne diyorsun, yasa bunu bana verdi." diyebilir. Bunu dikkatinize sunuyorum, bu önemli bir konu; bir.
İki: Hayvan otlatmalarda zeytinliklerde hayvanların, özellikle küçükbaş ve büyükbaş hayvanların zarar verdiğini biliyoruz. Bununla ilgili daha önce üç buçuk aylık bir ceza vardı, bu ceza kaldırılmış gözüküyor. Niye bunun kaldırılmasına gerek görüldü? Bu soruyu sormak istiyorum.
Bir üçüncü şey: Çok dikkatimi çekiyor, kendi bölgemden söylüyorum: Organize sanayi bölgeleri var Aliağa'da, Tire'de, Kemalpaşa'da, İzmir'den bahsediyorum, çevrede, Manisa'da; arkadaşlar, bu sanayi bölgeleri daha doldurulamadı. Tire Sanayi Sitesi yirmi yıldır dolacağım diye bekliyor, daha yüzde 60 kapasitede, o OSB sanayi sitesi boş duruyor. Aliağa OSB boş duruyor. Yani sanayi bölgesi diye hazırlanmış bu alanlar boş dururken sanayi yapacağız diye zeytin alanlarını daraltarak bir kapsam içerisine, saha tanımı olmaktan çıkararak işte, "Dönüm içinde 15 tane zeytin ağacı kesilebilir, sanayi yapacağız." demenin mantığını bana izah edebilir misiniz, açıklayabilir misiniz? Yani tatmin olursam "evet" diyeceğim. Bu yasanın içerisinde geçen 76 maddeden çok büyük bir bölümünü destekliyorum bir muhalefet milletvekili olarak ama içinde 3-4 tanesi var ki sanki içine sembolik konulmuş, hani "Nasılsa bu geçer, muhalefet de bunu destekler; ee, muhalefet de bunu desteklemişken bu 3-4 taneyi de araya koyalım, bu da buradan kim vurduya gider." Yani muhalefetin büyük bir bölümünün onaylamak istediği bu üretim reformunun içerisine bu maddeleri koymanın mantığını anlamış değilim, bunları geri çekmenizi tavsiye ediyoruz. Burada zeytinliğin, saha tanımı olmaktan çıkartılarak bas cezayı, kes ağacı, yap üstüne villayı; yukarıda Allah var, buna bizim "evet" dememizi beklemeyin.
Hepinize saygılar sunuyorum.