KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA İSEN (Sakarya) - Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, değerli vekil arkadaşlarım, değerli bürokratlar; ben aslında birkaç cümleyle salı günü de bu konudaki kanaatimi ifade etmiştim ama bugün biraz daha detaylandırarak bunları söylemek istiyorum.

Bence burada en çok üzerinde durulması gereken ve olumlu olarak değerlendirilmesi bana göre uygun olan tavır, bizim yükseköğretim sistemimiz tamamen tekçi bir anlayış üzerine dizayn edilmiştir. YÖK Yasası kurulduğu gün bir tepki yasası olarak çıktığı için Türkiye'deki bütün üniversiteleri aynı mantalite çerçevesi içinde aynı bakış açısıyla, aynı perspektifle dizayn etmiş, önce Hacettepeyi klonlayıp sonra da ODTÜ'yü klonlayıp Şırnak'ta, Malatya'da, Edirne'de üniversiteler açma yolunu tercih etmiştir. Ben şahsen bulunduğum görevler itibarıyla zaman zaman bu yeni kurulan üniversitelere imza atmak durumunda kaldım. Şırnak'ta üniversite kuruyorsunuz, Hacettepede hangi birimler varsa bunlarla, işte orada sosyal bilimler enstitüsü, fen bilimleri enstitüsü, Atatürk ilke ve inkılaplarını araştırma enstitüsü falan gibi hakikaten oranın potansiyelinin ihtiyaç duymadığı ama genel yapının öyle uygun gördüğü bir tablo. Şimdi, bu tekçi anlayış bütünüyle değil ama bunun ancak YÖK Yasası'nın tümünün değiştirilmesiyle mümkün olabileceğini düşünüyorum. Kısmen değişiyor. En azından bu ihtisas üniversiteleri meselesini bu manada bir olumlu adım olarak görüyorum ve bunun bu defa bu kanuna yansımış olmasını önemsiyorum.

İkinci olarak: Bizim üniversitelerimizde bugün artık nicelik açısından bir problemimiz yok. Türkiye'de neredeyse lise mezunu öğrenci sayısına tekabül edecek derecede üniversitelerimizde yeterli kontenjan var fakat bizim üniversitelerimizde hâlâ ciddi şekilde bir nitelik problemi var. Bu yasanın bu nitelik problemine yönelik bir çözüm üretiyor olmasını da son derece önemli buluyorum.

Üçüncü husus: Yine burada gündeme getirilen bu üniversite-sanayi iş birliği meselesinde... Bu, yıllardan beri hep konuşulan ama bir türlü realize edilemeyen bir husustur. Daha somut adımlar atılıyor hem meslek yüksekokulları için somut adımlar atılıyor. Özellikle meslek yüksekokullarında 3+1'in, lisansta 7+1'in mutlaka bir staj esası içine bağlanmış olması, bunun bir sigortalılık çerçevesi içinde değerlendirilmiş olması yine önemli. Bu bakımdan, bu kanunun bütünüyle iyi düşünülmüş bir yapı sergilediği kanaatindeyim.

Burada hem bir sorum olacak ilgili arkadaşlara hem de bir eleştirim olacak. Biz baştan beri, 19'uncu yüzyıldan beri Türkiye'nin kalkınmasını bütünüyle fen bilimleri esası üzerinde bir pozitivist mantık çerçevesi içinde yürütüyoruz. Burada aynı tablonun, Sayın Bakanım, devam ettiğini görüyorum. Mesela, kalite kuruluna bakıyorum, kalite kurulunda seçilecek üyelerin tamamı fen bilimleri merkezli bir seçim. Desteklere bakıyorum, tamamen mühendislik ve fen bilimleri esası üzerine bir destek. Bugün çok net görüyorum, fen bilimleri Türkiye'de ölüyor, fen bilimlerine mutlak suretle bir müdahalede bulunmak lazım. Şuna samimiyetle inanıyorum: Bir ülke teknoloji transfer ederek büyük devlet olamaz. Biz fen bilimlerine, temel bilimlere genelde yatırım yapmaksızın da bu problemi çözemeyiz ama temel bilim deyince niye herkesin aklına sadece fen bilimleri geliyor. Bugün fizikte, kimyada, biyolojide karşılaştığımız durumu -kahin olmaya gerek yok- ben birkaç yıl sonra tarihte, türkolojide, sosyolojide, zaten felsefede falan bunu görüyoruz aynı problemle karşı karşıya kalacağımızı görüyorum. Buna yönelik tedbirler alınmadı. Bundan birkaç sene önce TÜBİTAK temel bilimlere burs desteği vermeye başladı ve bununla fen bilimlerinde bir kalite yükselmesi söz konusu oldu. Ben o zaman da itiraz ettim, bunun sosyal bilimlere teşmil edilmesi gerektiğini düşündüğümü söyledim. İlgili arkadaşlar dediler ki: "Bunu deniyoruz, sosyal bilimlere de teşmil edeceğiz." ama bir adım atılmadı. Sayın Bakanım, istirham ediyorum, yani bu konuda ya TÜBİTAK'ın bünyesinde ya TÜBA'nın bünyesinde veya Atatürk Dil, Tarih Yüksek Kurumu bünyesinde bu işe mutlaka el atılması lazım. İkinci olarak da bu TÜBİTAK desteklerinin, fen bilimlerine yönelik TÜBİTAK desteklerinin nasıl geri dönüşleri oldu yani sonuçlarıyla ilgili elimizde bir değerlendirme raporu var mı? Varsa bu raporu da ben istirham ediyorum.

Teşekkür ederim.