KOMİSYON KONUŞMASI

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Biraz önceki yani şu anda üzerinde görüştüğümüz önergede zaten "borçlunun varlıkları" ifadesini koyduk. Bizim vergi kanunlarımıza göre, vergi ödemekle yükümlü ve sorumlu olanların hepsi bakımından bu "varlıklar" ifadesi hem işletme hem de ödemesi gerekiyorsa eğer şahsi varlıkları bakımından geçerli. Biz, zaten, mükellef grupları itibarıyla yapacağız.

Biraz önce Sayın Tamaylıgil şunu söyledi: "Siz, derecelendirme yapmaktan ne kastediyorsunuz? Kredi derecelendirmesi mi yapacaksınız?" Belki ben tam olarak... Gruplandırmayı kastediyoruz yani kişinin diyelim ki basit olarak, şu anda bizim mevcut uyguladığımız sistemde likidite oranını biz esas almışız "0,50 ile 1 arasında olursa bir grup; 0,5'nin altında olursa bir grup." demişiz. Biz, şimdi, yeni sistemde de farklı parametrelere göre mükellef grupları oluşturacağız. Mali rasyoları şu aralıkta olanlar bir grubu oluşturacak şu grupta olanlar bir grubu. Kişilerden bağımsız, şirketlerden bağımsız, o gruba giren, mali rasyoları o grubu sağlayanlar o imkândan yararlanacak. Dolayısıyla, idare Bakanlar Kurulu kararındaki grupları bir tarafa bırakıp kendiliğinden tecil faizi oranını ben şu kadar indirdim diyemeyecek. Yapmaya çalıştığımız idarenin elini kolunu bağlayıp... Sayın Bakan çok haklı, idarenin elini kolunu bırakırsanız idareye baskı gelir. Baskı gelmemesi için olabildiğince kurallar orada belirlensin, objektif olsun, kişilerin üzerinde oynayabileceği şeyler olmasın. Onun için, bir yılı... Bir yıl önceden hesap edecek, bir yıl sonra ben böyle bir numara yapacağım diyecek; kolay değil bunlar yani. Tamam mı?