KOMİSYON KONUŞMASI

TURGAY DEVELİ (Adana) - Ben de teşekkür ediyorum.

Bu madde, aslında, TOKİ'nin bugün görüşeceğimiz tüm dosyasının motor maddesi. Çünkü TOKİ'nin işlevini bu maddeyle sorgulayacağız; kuruluş gerekçesini, yaptığı çalışmaları. Sonuçlar diğer maddelerde.

Şimdi, Mehmet Bey'in söylediği stat meselesi bizim Adana için de geçerli. Adana'nın en değerli yerinde 5 Ocak Stadyumu var. TOKİ orayı almış, "AVM yapacağım." diyor. Adana'da yeteri kadar AVM var, yeteri kadar iş merkezi var, yeteri kadar konut var. Güzel bir yer stadın yapım yeri. Zaten Adana'daki Kent Konseyi, belediyelerle beraber kararlaştırıldı. Kârını yapacaksa başka bir yerden yapsın. Adana'ya gelip oraya, o AVM'yi yaparsa, o konutları yaparsa Adana'da yaşam tıkanacak. Zaten mahkeme durdurdu. Israr etmesin TOKİ orada, başka bir seçenek bulsun. Bunu Adanalıların talebi olarak söylüyorum.

Şimdi, asıl mesele şu arkadaşlar: TOKİ, bir devlet kurumu olmasına rağmen majestelerinin talimatlarını yerine getiren bir kuruma dönüşmüş durumda. Zaten, Sayın Başkanın sunuşundan da bunu anlıyoruz. İşte, yeni Türkiye hedefi falan.

Ben bazı araştırmalar yaptım, bu araştırmaları sizinle paylaşmak istiyorum. TOKİ'nin ne kadar kötü yönetildiğini, TOKİ'nin ne kadar ciddi hatalar yaptığını, bizim paramızla, bu ülkede yaşayan herkesin alın terinden kazanılan paralarla TOKİ'nin nasıl ayrımcılık yaptığını, nasıl bu halka, bu millete ihanet ettiğini anlatacağım size.

TOKİ -bir diğer adı da- cami kurma ve yaşatma derneğine dönüşmüş. Burada, alt komisyonda sorulan sorulara verilen cevaplarda talep üzerine 88 tane cami yapıyor. Bu çok güzel, ihtiyaç varsa yapılsın. Bu ülkede sadece Sünniler yaşamıyor, Aleviler de yaşıyor, Şafiler de yaşıyor, başka alt kültürler de yaşıyor. Onların talepleri neden yerine getirilmiyor?

MEHMET AKYÜREK (Şanlıurfa) - Yapmayın ya!

TURGAY DEVELİ (Adana) - Şimdi anlatacağım. Bunun nasıl politik olarak kullanıldığını anlatacağım. Arkadaşlar, siz camiyi yapacaksınız milletin, vatandaşın parasıyla. Ondan sonra Başbakan çıkacak, "Elhamdülillah, ben Sünni'yim, Yörük'üm. " diyecek. Dini politikaya, alt kimliği politikaya alet edeceksiniz. Devletin, kamunun paralarıyla camiler yapacaksınız. Ondan sonra Sünni politikacılığıyla iktidarda kalmaya çalışacaksınız. Kimin parasıyla? Bizim paramızla.

Bir başka şey daha yapılıyor. Şimdi, ben, alt gelir grubu, yoksul grubu konutları nerede yaptığınıza teker teker baktım arkadaşlar; hangi illerde, ne kadar yapmışsınız. Bakın, 6'ncı ayın 10'u, 2014 çıkışını almışım, bugünkü güncellemeyle baktım, sizin sitenizden aldım bunu. Bakın, ne yapmışsınız, biliyor musunuz arkadaşlar: Sanki, Aydın'da, Antalya'da, Muğla'da, Çanakkale'de, Zonguldak'ta hiç yoksul yokmuş gibi, hiç konuta ihtiyacı olan alt gelir grubu, yoksul grubu yokmuş gibi buralarda 1,5 milyon ortalama seçmene karşılık, mesela Aydın'da sadece 1.348 tane alt gelir grubu, sosyal grubu konut yapmışsınız. Antalya'da 3.400 tane 1,5 milyon seçmene, Muğla'da 650 bin seçmene 1.789, Çanakkale'de 82 bin seçmene 2.800, Zonguldak'ta 60 bin seçmene 2.064. Peki, bunun dışında Yozgat, Çankırı, Düzce, Kütahya, Bayburt, Gümüşhane, Kırıkkale, Erzincan'da ne yapmışsınız? Yaptığınız şu: 25 bin seçmen üzerinden hesaplıyorum, Yozgat'ta tam 5.200 tane konut yapmışsınız. Çankırı'da 43 bin seçmen üzerinden 3.500 tane konut yapmışsınız. Düzce'de 85 bin seçmene 5.700 tane konut yapmışsınız. Yani AKP'nin siyasi organizasyonunun bir parçası gibi. Hepimizin ortak parasıyla, bu devletin parasıyla kendi seçim yatırımınızı yapmışsınız.

ALİ GÜLTEKİN KILINÇ (Aydın) - Turgay Bey, tam öyle değil.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Arkadaşlar, ben bu rakamları...

ALİ GÜLTEKİN KILINÇ (Aydın) - Aydın'da TOKİ yapalım diye koşturuyoruz. Belediyeler suyu bağlamak...

TURGAY DEVELİ (Adana) - Neyse, orası ayrı bir tartışma konusu arkadaşlar.

BAŞKAN - Gültekin Bey, daha sonra sizler de söz alıp cevap verin.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Arkadaşlar, bakın, şimdi bu TOKİ'nin nasıl çalıştığı önemli. Şimdi, biraz sonra, yapılan ihalelerdeki yanlışlıklar, yapılan hatalar, buna ilişkin Sayıştayın denetimlerini konuşuruz. Ben bir mantıktan bahsediyorum.

Erzincan'da 134 bin tane seçmen var, 9 bin tane konut yapılmış,

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Deprem görmüş.

TURGAY DEVELİ (Adana) - 9 bin tane, depremler ayrı.

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - İhtiyacı var.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Depremler ayrı, afet konutları ayrı arkadaşlar.

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - İhtiyacı var, yapılmış.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Bir tehlikeli iş daha yapmışsınız arkadaşlar... Ne dediniz, duyamadım.

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Erzincan'a az bile yapılmış.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Tabii, az.

Gümüşhane'de 21 bin seçmen var, 2.500 tane; Kırıkkale'de 3 bin tane. Şimdi, Antalya'da 1,5 milyon seçmen var, yapılan konut sayısı 1.500, oranın yoksulu yok tabii.

BAŞKAN - Sayın Develi, buyurun, devam edin siz, toparlayalım.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Bir başka iş daha yapmışsınız. Türkiye'nin demografik yapısı var. Sayın Cumhurbaşkanı on iki yıldan bu yana bu toplumu bölüyor. Ne diyor miting meydanlarına çıktığında? "Ben Türk'ü, Kürt'ü, Alevi olduğu için, Sünni olduğu için değil yaradılanı Yaradan'dan dolayı seviyorum." diyor, değil mi?

AYDIN BIYIKLIOĞLU (Trabzon) - Yanlışlık nerede?

TURGAY DEVELİ (Adana) - Yanlışlık şu: İnsan olmak önemli, Alevi olmak, Kürt olmak önemli değil. Buradan amacı şu: Sayın Cumhurbaşkanı ulus devleti...

MUSTAFA GÖKHAN GÜLŞEN (Kastamonu) - Kendi kendinize yorum yapıyorsunuz.

AYDIN BIYIKLIOĞLU (Trabzon) - Bu sizin yorumunuz.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Benim yorumum.

...alt kimliklere bölerek İslam'ın üst birleştiriciliğini hedefliyor.

BAŞKAN - Vakıa da o zaten.

Buyurun.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Bir dakika... Bekleyin bakalım, bekleyin arkadaşlar. Dinlemeyeceksen dışarı çıkacaksın.

Şimdi aynı şeyi Sayın Başbakan yapıyor. Sayın Başbakan Hacı Bektaş'a gitti. İşte, onların sayesinde siz oy alıp, gelip, buralara oturuyorsunuz. Kendi kişisel, bireysel birikimlerinizle değil, dinle, din ticaretiyle. (Gürültüler)

OSMAN AŞKIN BAK (İstanbul) - Ne demek?

MUSTAFA BİLİCİ (Van) - Sen kimsin?

BAŞKAN - Sayın Develi, lütfen...

OSMAN AŞKIN BAK (İstanbul) - Senin birikimin ne?

TURGAY DEVELİ (Adana) - Otur! Otur!

BAŞKAN - Sayın Develi...

TURGAY DEVELİ (Adana) - Anlatacağım.

GÜLAY DALYAN (İstanbul) - Doğruyu seçmişler.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Doğrudur!

GÜLAY DALYAN (İstanbul) - Onlar doğruyu seçmişler.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Tabii, tabii!

BAŞKAN - Lütfen özür dileyin. Sayın Develi, lütfen özür dileyin.

TURGAY DEVELİ (Adana) - Niye özür diliyorum?

BAŞKAN - Şimdi, diğer bütün milletvekili arkadaşlarımıza, siz... Lütfen...

TURGAY DEVELİ (Adana) - Arkadaşlar, hepiniz değerlisiniz. Arkadaşlar, kişisel olarak değerlisiniz, kişisel olarak hiç birinize saygısızlık etmiyorum.

BAŞKAN - Sayın Develi...

OSMAN AŞKIN BAK (İstanbul) - Ediyorsun! Sen milletvekiline hakaret edemezsin!

TURGAY DEVELİ (Adana) - Ben milletvekiline hakaret... Kes lan sesini!

OSMAN AŞKIN BAK (İstanbul) - Ne diyorsun sen?

TURGAY DEVELİ (Adana) - Kes sesini! Kavga çıkartmaya mı geldin buraya?

BAŞKAN - Oturuma beş dakika ara veriyorum.