MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Adana) - Sayın Başkan, uzun bir çalışmadan sonra, evet, bitiyor. Çok kısa... Yani, hepimiz çok açık ve net olarak biliyoruz. Hepimizin belirli bir hayat tecrübesi var ve hepimizin farklı okumaları, bulunduğumuz yerlerden değerlendirmeleri mevcut ve şunu hiçbirimiz yadsıyamayız: Bir toplumun ortak anayasası ancak ve ancak o toplumun bütün farklı kesimlerinin veya temsilcilerinin demokratik müzakeresiyle mümkün olabilir. Bir tarafın bir tarafla ortaklaşması ve diğer tarafları tümüyle yok sayması, ötekileştirmesi, dikkate almaması, hatta ciddiye almaması son şerhte bile, talebimizin son dakikada bile kabul edilmemesi -bunu ciddiye almamak olarak nitelendiriyoruz açıkçası- toplumsal barışın asgari gereklerini yerine getirmemek anlamına gelir. Bu yöntemle dışlanan aslında sadece farklı toplumsal kesimler değildir. Asıl dışlanan hepimizin toplumsal barışıdır ve toplumsal barış dışlandığında ortaya çıkacak sonuçları hepimiz hem tarih okumalarımızdan hem içinde yaşadığımız süreçten Orta Doğu'da ülkemizde görüyor ve yaşıyoruz. Oysa, bu toplumsal barışı hep birlikte sağlayacak olan başkaları değil, sadece bizleriz. Yani, halkın, farklı kesimlerin buraya temsil etmek üzere gönderdiği, seçtiği siyasetçileriz. Toplumsal barışı hiç kimse bize başka bir yerden getirip hediye etmeyecek. Bunun için biz emek sarf etmeliyiz diyorum ve teşekkür ediyorum.