KOMİSYON KONUŞMASI

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, değerli arkadaşlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Şimdi, aslında bu, bir teklif olarak geldi, teklif sahibi olarak benim imzalamış olduğum ve 641 sıra sayısı aldı. 641 sıra sayısı almadan önce de burada yeterince tartışıldı bu.

Şimdi, şunu özellikle söylemek istiyorum ki: Biz avukatız, kendim siyaset bittikten sonra da avukatlığa döneceğim, dolayısıyla bir müdafi olarak dosyaya başından sonuna kadar erişmeyi isteriz. Ama bir vatandaş olarak da maddi gerçeğin ortaya çıkması, masumiyet ilkesinin ihlal edilmemesi, kişilerin lekelenmemesi, basında çarşaf çarşaf hazırlık tahkikatı başladıktan sonra ifşa olunmaması; netice itibarıyla kamu davası açılmayabilir, takipsizlik kararı verilebilir, neticede beraat alınabilir, telafisi güç ve imkânsız zararlar... Burada müdafinin dosyaya erişimi, müvekkiliyle olan ilişkisi, dosyayı alıp almayacağı, müvekkilini nasıl savunup savunmayacağı terazinin bir kefesindeyken diğer taraftan ceza muhakemesinin amacı, maddi gerçeğin ortaya çıkarılması ve delillere ulaşmaktır.

Şimdi, biz 6526 sayılı Yasa'da değişiklik yaparken müdafinin dosyaya erişiminin önündeki bütün engelleri kaldırdık, 153'üncü maddede. Fakat, 157'nci madde orada kalmış. 157'nci madde ne diyor? 157'nci madde "Savunma hakkına halel gelmemeksizin soruşturma gizlidir." diyor. 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nda da, mülga kanunda da soruşturmanın gizliliğinden bahsetmemekle birlikte uygulamada bu yerleşmiş bir rejim. İsterseniz, 157'nci maddeyi kanun koyucu korken gerekçesini şu şekilde izah etmiş, ondan bahsetmek istiyorum.

BAŞKAN - Ramazancığım, kastettiği şu, Başkanım, sevgili kardeşim...

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Başkanım, burada kısaca değineceğim, değinmem gerekiyor.

BAŞKAN - Şu anda güzel dakikaları saatlerle harcarsak sonunda şey ediyoruz.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Sayın Başkan, yani Faruk Bey'e cevap...

BAŞKAN - Buradaki mesele şu efendim: Bir, maddeyi mi müzakere edelim, yoksa Barolar Birliği teklifi müzakere temelinde...

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Başkanım bir temel oluşacak, zaten sonra oraya geleceğiz.

Maddenin gerekçesini okuyorum: "Soruşturma evresinin gizliliği ceza adaletini doğruluk, dürüstlük, gerçeğe ulaşma ilkelerine uyulması bakımından bir zorunluluk olduğu ve her şeyden önce suçsuzluk karinesinin sağlam tutulabilmesi yönünden vazgeçilmez nitelikte bulunduğu ifade edilmiştir." Söz konusu gerekçeye göre bizde ve yabancı ülkelerde örneğine rastlandığı üzere yargısız infazlar sonucu insanların ıstıraplara sürüklenmesi ve suçsuzluk karinesi lafta kalması. Netice itibarıyla, Basın Kanunu'nun 19'uncu maddede takipsizlik kararı var.

Şimdi, bizim buradaki hadise şu: Soruşturma hangi hâllerde gizli olmalıdır? Netice itibarıyla biz bunu teklif geldiğinde ki Komisyonda da tartıştık, Faruk Bey yoktu, dedik ki o zaman: Muhalefetiyle iktidarıyla birlikte Genel Kurula kadar bunu olgunlaştıralım, bir teklif, öneri getirelim hem müdafi dosyaya erişebilsin, hem de maddi gerçeğe ulaşma anlamında soruşturmanın gizliliği de belli suçlarla ilişkin hasredilsin.

Netice itibarıyla, Sayın Bakanın bir önergesi var, Recep Bey'le biz bunu imzaladık. Bunun üzerinde daha da olgunlaştırma yapılabilir.