| Komisyon Adı | : | ADALET KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 12 .11.2014 |
MURAT BAŞESGİOĞLU (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Şimdi, Ali Rıza Bey aslında tartışmamıza temel teşkil edecek hem akademik hem de pratik anlamda çok güzel bir meseleyi ortaya koydu. Anayasal düzene ilişkin suçlara ilişkin açılmış davalar ve muhtemel açılması planlanan -diyelim- davaları göz önüne aldığımızda bu suçların Bakanlık olarak, Komisyon olarak dikkatle yeniden gözden geçirilmeye ihtiyacı var çünkü son zamanlarda -yani diyelim- elli yıllık, altmış yıllık sürece baktığımızda, bu tür davaların bu kadar yoğun açıldığına pek şahit olmadık, Hükûmete karşı, yasamaya karşı, anayasal düzeni ihlal suçları anlamında. Mesela, bir cebir, şiddet mevhumu var. Maddi anlamda cebir, şiddet kullanma hadisesi geçmiş uygulamada söz konusuyken bir değişiklik uygulamasıyla manevi cebrin de maddi cebir yerine ikame edildiği gibi bir anlayışa geldi ceza muhakemesi sistemi. Özellikle muhalefetin Hükümete karşı yöneltilebilecek, sadece muhalefet değil; toplumsal aktörlerin, sivil toplum örgütlerinin Hükûmete karşı yöneltebilecekleri bir davranışı bir şekilde Hükûmete darbe gibi yorumlama anlayışı da karşımıza gelebilir. Onun için bu suçun unsurlarını geçirmiş olduğumuz dava tecrübelerini de dikkate alarak yeniden gözden geçirmek lazım. Belki burada, makul şüphede olduğu gibi Sayın Başkanım, uygulamaya ışık tutacak bir Komisyon açıklamasının da tutanaklara geçmesinde fayda var. Şimdi, mesela, bir darbe suçunda bu suçun elde edildiğine dair bir somut delil ne olabilir yani, el koyma konusunda? Bir pratiği de olmayacak bir konu. Gerçi Recep Bey'in dediğine, o boşluktan doğan bir şeyi doldurma anlamında, ona iyi niyetle yaklaşıldığına inanıyoruz ama bu suçları tekrar unsurları itibarıyla, görülmüş olan davaların da ışığı ve tecrübesi altında yeniden bir değerlendirme ihtiyacı var. Bunu arz etmek istedim.
Teşekkür ederim.