MÜRTEZA ZENGİN (İstanbul) - Sayın Başkanım, ben de bu toplantı için çok teşekkür ediyorum.

Bu kadar ağır gündem içerisinde nefes aldırdınız bize fakat bir çelişkiyi vurgulamak istiyorum. Başkan, bizi Sayın Müsteşarımız korkuttu, zaten dünya korku üzerine yönetilmeye çalışılıyor, çevrede de aynı pompayı yaptılar. Şimdi, bir kere bu kadar korku yayılmasının hiçbir anlamı yok. Dünya bir tabiat dengesi, kendi dengesi üzerinde yürüyor yani ben teknik açıdan şimdi çok böyle absürt gelebilecek şeyler söylemiş olmak istemiyorum ama insanları korkularıyla geri bıraktırmak inanılmaz kötü bir şey. Yani İstanbul'a gidiyoruz, adamın ekmek alacak parası yok, bize "Dolar niye yükseliyor?" diye soruyor. Korkutuyor, televizyonu açınca dolar falan... Şimdi, aynı şekilde Anadolu'yu dolaşıyorsunuz, insanlar perişan vaziyette biz dünyayı kurtarma şeyine soyunmuş vaziyetteyiz. Dolayısıyla bu tür konular konuşma merkezinde çok hoşumuza gidebilir ama dünyadaki gelişmeleri... 1992'deki şeyi tam aksine ben yorumluyorum, o gün gelişmiş ülkeler arasında olmasak bile kendimizi orada görüyor olmak önemli bir şey. Biz geri kalmış ülkeler arasında bir şey bulmak mümkün değil yani şartları iyileştirebiliriz, oranın içine nüfuz ederek büyük ülkelerle, gelişmiş ülkelerle bakış açılarını en azından öğrenme imkânı bulabiliriz. Niye bu tür altyapıları hazırlıyorlar vesaire?

Şimdi, halkımıza zaten yeterince korku pompalıyoruz, bir de burada bu korkuyu da aşılarsak zannediyorum sokağa çıkacak hâlimiz kalmaz, bu konuda biraz iyimser şeyler söylerse çok teşekkür ederim.