BURHANETTİN UYSAL (Karabük) - Şimdi, bir yapıdan bahsediyoruz. Bu yapının içerisinde de özellikle de yükselişi döneminde siz de yer aldınız. Bu yapının temel amacı neydi? Elbette ki ülkemiz içerisinde bir yapılanması var, bir de bugün itibarıyla 165 ülkede bir yapılanma var. Birinci sorum bu: Amaç neydi?

İkinci sorum: Kırk yıldır hata yapmadan yoluna devam eden bu yapı 15 Temmuzda bu hatayı neden yaptı?

Üçüncü sorum: Siz dediniz ki "Son beş yıl içerisinde..."

SELÇUK ÖZDAĞ (Manisa) - Buna hata mı diyelim harakiri mi diyelim?

BURHANETTİN UYSAL (Karabük) - Harakiri diyelim.

Son beş yıl içerisinde bu yapının uluslararası istihbarat örgütlerinin güdümüne girdiğini söylüyorsunuz. Bunu somut bir şeyle ifade ederseniz çok daha kalıcı olacak.

Tabii, hep bir yapıyı anlatıyoruz. Bu yapının içerisinde, tahmini olarak soruyorum, ne kadar eleman vardı? Yani, bir devlet dairesinde bile bir atama yapılırken bunların bir personel dairesi vardır, genel müdürlükler vardır. Bunların kayıtlarının tutulduğu yer, "kozmik oda" mı diyelim artık, yapıyı siz daha iyi biliyorsunuz.

BAŞKAN - İnsan kaynakları.

BURHANETTİN UYSAL (Karabük) - İnsan kaynakları. Bu nerede kurulu, buna ulaşmak mümkün mü?

Bu 15 Temmuz darbe girişiminden sonra bu yapının ekonomik döngüsü devam ediyor mu?

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN - Hasan Bey, hem Burhanettin Bey'in sorularına cevap vererek hem de bir toparlayarak... Başka soru yok, bitiriyoruz efendim.

DR. HASAN POLAT - Olabildiğince hızlı yapmaya çalışıyorum Başkanım, tamam, peki.

Şimdi, cemaatin amacı tamamen ideolojik söylem ve idealizm üzerine dayalı. Yani, orada yetişen insanlara bakarsanız, dünyanın her tarafına Peygamber Efendimiz'in adını götürmek. Yani, yurt dışına hicret eden insanlara gidip sorarsanız söylem anlamında söyleyecekleri şey bu ama cemaatin yayılmacı, pragmatist ve dünyanın her yerine ulaşma, her noktaya nüfuz etme gibi bir hedefi var. Bunu yaparken de İslami bir amaçla yaptığına inanmış, özellikle yüzde 80 samimi olan taban bunu "Memleketime, dinime hizmet edeceğim, Türk Bayrağı'nı ve dinimin adını gidip Moğolistan'da bile dalgalandıracağım." diye insanlar gittiler. Genel söylem olarak amaç dinî ve cihat anlamında bir amaç ama kelime olarak cihat değil, hizmet deniyor. Cemaatinkini söylüyorum yani doğrudur, yanlıştır, öyledir demiyorum. Cemaatin ana motivasyonu bu.

Hata yapmadan kırk yıl boyunca gelen bu cemaat... Aslında, hata yapmadan değil, bütün hatalarına kılıf uyduran ve o kılıfları din içerisinden bulabilen bir cemaat, özellikle de Gülen seviyesinden söylüyorum. "İçtihat" diyebileceğimiz bir sürü yapmış olduğu ve insanların ikna olduğu şeyler var. Yani, hap atıp içki içmesi, şuna razı olması, yalan söylemesi, namazı göz ucuyla kılması, beş vakit namazı bir vakitte kılması, yargıda verdiği fetvalar, askeriyede verdiği fetvalar; bunların hepsi cihat hukuku, harp hukuku, takiye kavramı arkasında yaptığı şeyler. Dolayısıyla, yani hata yapmadan değil aslında ama genel söylem olarak Gülen hâlâ en yakınındaki insanların bile kolay kolay hatasını bulamayacak seviyede, olabildiğince bütünlük içinde konuşan bir insan.

BURHANETTİN UYSAL (Karabük) - Hasan Bey, orada bir giriş yapayım: Daha çok, yani, hükûmetlerle karşı karşıya gelmeme... Pragmatist dediniz ya, etliye sütlüye karışmadan amaca yönelmeye giderdi. 15 Temmuzda bu şeyi ne yapıyor, nereden bu değişiklik yani. İdeallerinin... Güç patlaması mı oluyor, ne oluyor?