KOMİSYON KONUŞMASI

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Taşeronlaşma her yerde olduğu gibi burada da devam ediyor. Şu anda, son durum, bu konuda ne yapılıyor? İhale yoluyla hizmet alımı yapılan yüklenici firmaların çalıştırdığı işçilerin ücret, izin, fazla mesai, ihbar ve kıdem tazminatı gibi özlük haklarını yüklenici firmadan alamadıkları iddiasıyla açtıkları davalarda da sonunda kurum davaları kaybederek ödemek zorunda kalıyor. Onun için, bu taşeron uygulamasının sonlandırılmasının doğru olacağı düşüncesindeyim. Mevcuttaki çalışanların da kadroya alınması ve benzer işi, eşit işi yapanların da eşit haklara sahip olması gerektiğini düşünüyorum.

Ayrıca, kurumda -tabii örnekleriyle de yer almıştı- liyakat sisteminin çok yürümediği, örneğin yapılan atamalarda koruma güvenlik görevlisinin, Milas Bodrum Havaalanı'na önce Başmüdür Yardımcısı daha sonra Koruma ve Güvenlik Müdürü, adından da aynı kişinin Havacılık Acil Yardım ve Güvenlik Müdürü olarak Gaziantep Havalimanı'na atandığı belirtiliyor burada. Görülen o ki burada da liyakate -örneklerde olduğu gibi- çok dikkat edilmemiş.

Taşra personelinin üç büyük havalimanında çalışma, eğitim talebinin yüksek olduğu görülüyor. Bunlardan da Ankara Esenboğa Havalimanı'nda fazla yoğunlaşmanın yaşandığı ve burada, özellikle orana göre de uçak trafiği ve diğer hizmetlere göre de İstanbul'dan dahi istihdamın daha geniş tutulduğu dikkat çekici. Bu nedenle, netice itibarıyla, dengeli bir personel dağılımının sağlanması, personel nakillerinde belli esaslara dayalı hizmetin yürütülmesi, vekâleten yürütülmekte olan kadro ve pozisyonlara yükselme esaslarının asaleten atamalarla düzenli kılınması yönünde Sayıştayın da raporunda belirttiği konular var. Bu konularda ne yapıldı?

Kurumun, Maliye Bakanlığına devredilen İzmir'de bir alanı var, bu alan daha önce sosyal tesis olarak kullanılıyormuş. Bu sosyal tesise 1 milyon 567 bin 270 lira tutarında harcama yapılıp kullanılması amacıyla işlemler gerçekleştirilmiş. Ne var ki buranın deprem tetkiklerinde can ve mal güvenliği açısında riskli olduğu belirtilen bir yapı olduğu ortaya çıkmış. Bilahare de kurumun ihtiyacı olduğu hâlde, burası devredilmiş. Böyle bir işleme neden gerek duyuldu? Neden devredildi?

"Urla'daki arama kurtarma istasyonu ve eğitim tesisi yerine Türk Arama Kurtarma Yönetmeliği doğrultusunda Ege Denizi'nde arama kurtarma faaliyetleri için ihtiyaç duyulan yeni bir taşınmazın tahsisi konusunda Maliye Bakanlığında girişimde bulunuldu mu?" diyor.

Bu, bildiğiniz gibi, Devlet Malzeme Ofisinin İstanbul'daki ana binasının bulunduğu bölge için de geçerliydi. Medeniyet Üniversitesinin yanına bir de Salı Pazarı yaptılar, Kocaeli'ne taşımışlardı. Burada da şimdi kurum kendi elindeki yeri verip kiralayacak bir yer arıyor. Orada da bedelsiz verilmiş. Sanıyorum, bunu da değersiz bir ücretle devretmiştir. Neden buna gerek duyuldu?

Ayrıca, alım ihalelerinde de hizmet alım ihalelerinde de ilginçlikler var. Örneğin, sağlık alım ihalesinde belirtilen eksiklikler "İdari şartnamede alt yüklenici çalıştırılması yasak olmasına rağmen, ihaleyi alan kurum bir alt yükleniciye veriyor. Bunlardan bir kısmının ambulans uygunluk ve personel çalıştırma izni belgesi olmadığı..." diyor. Yani ambulansın uygunluk ve personel çalıştırma izni olmadığı hâlde, bu kurumda çalıştırılıyor.

Yaklaşık maliyet hesaplaması konusunda da şüpheler dikkat çekiyor. İhale yüklenicinin teklif fiyatıyla yaklaşık maliyet arasındaki fark bulunmadığı, diğer tekliflerde ise önemli farklar içerdiği incelemelerde görülmüş, alt yüklenici olarak kullanılan firmaların sorun yarattığı ve yüklenici firmaların da bu bağlamda görevlerini gereği gibi yapmadıkları anlaşılıyor. Keza, yine firmanın, Devlet Hava Meydanları İşletmesinin yaptığı bazı ihalelerde adrese teslim işler gerçekleştirildiği ve uygulamalarda bulunulduğu görülüyor. Hatta bazıları iptal edildiği hâlde tekrar benzer uygulamalarla ve hatta birinde isim değişikliğiyle yeniden bir şirket kurdurularak aynı kişiye işin verilmesi yönünde uygulamalara gidildiği anlaşılıyor.

Bunlar, 2013, 2014'teki uygulamalar. Benzer uygulamalar bugün de devam ediyor mu?

Yine yüklenicilere verilen işler alt yüklenici eliyle yaptırılarak kurumun belirlediği kriterler dışında hizmetler yürüyor mu?

Bunların yanıtlanmasını istiyorum.

Keza, yap-işlet-devretle ilgili biraz evvel yeterince konuşuldu ama kurumun bu konuda yaptığı çalışmalarda da kitap olacak kadar olumsuzluklara rastlanmış.

Kamu iktisadi teşekküllerinde genelde süregelen sorunların ve sıkıntıların Devlet Hava Meydanları İşletmelerinde de benzer biçimde devam ettiği anlaşılıyor.

Ben, yeni dönemde Niğde'de havaalanı yapılması dilek ve temennisiyle, verdiğiniz süre için teşekkür ediyorum Başkan.

BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Bir cümlem vardı.

Bir de bir şeyi burayla ilgili öğrenmek için soruyorum. Uçağa biniyoruz. Ankara'dan İstanbul'a uçak gidiyor. Uçağa bindiğimiz zaman, İstanbul'a gidiyoruz, bir saat havada kalıyoruz. Bir saat havada kaldığımız zaman, pist müsait olmadığı için inemiyoruz. Bir yılda, bu sürede havada kalan uçakların yaktığı akaryakıtın miktarı acaba hesaplandı mı? Bununla ilgili, örneğin, pistte genişletme vardı. Bu da benim için ilginç ve merak ettiğim bir soru. Eğer bu da sizin kurumla ilgiliyse yanıtlarsanız memnun olurum.