| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğünün (DHMİ) 2013 ve 2014 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 24 .11.2016 |
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Böyle bir siyasi çalışma yapmış oldunuz. Buradaki bizim görevimiz bu değil Sayın Turan. Biz hep söylüyorum burada, bugüne kadar da geldiğimiz KİT'te çok önceleri çok kavgalar olurdu, kişiler üzerinden eleştiriler olurdu, aileye karşı eleştiriler olurdu, bunları bu dönem kaldırdık ve kurumların geneli üzerinde...
HASAN TURAN (İstanbul) - Affınıza sığınarak bir kısa soru sorabilir miyim?
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Sor.
HASAN TURAN (İstanbul) - Bakın, milletvekili arkadaşınız kişisel bir sürü soru sordu, cevabını bile almadan gitti, bu işte siyaset.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Doğru bulmuyorum.
MEHMET AKYÜREK (Şanlıurfa) - Adam diyor "Doğru bulmuyorum." diyor...
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Şimdi, ben sürecin gelişmesine bakarsam burada bir yıla yakın birlikteyiz ve kurumun genelini değerlendirmeye çalışıyoruz. Burada iktidar partisi milletvekilleri de, muhalefet partisi milletvekilleri de hiçbiri savcı değil, avukat da değil ama bizim burada bir görevimiz var, kurumdaki eksikleri tespit ve o eksiklerin giderilmesi için de varsa önerilerimiz varsa eleştirilerimiz bu kuruma yöneltmek. Ama izlenen tutum kurumdaki gelen arkadaşlarımıza biz onlara kişisel hakarette bulunmuyoruz, onların yaşam tarzlarını eleştirmiyoruz, böyle bir...
ORHAN DELİGÖZ (Erzurum) - Eleştirdi işte az önce.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - İstisnalar kaideyi bozmaz, genel prensip olarak... Sevgili Orhan kardeşim, genel prensip olarak anlatıyorum. Konunun başında da olayı siyasallaştırmadım, bir tane AKP'li milletvekili arkadaşımı işin içine dâhil etmedim, siyasi partiyi işin içine dâhil etmedim, azami olarak bunlara dikkat etmeye çalışıyorum.
Bizim görevimiz burada kişisel olarak değil, kurumun bütünü üzerinde, hukuk servisinden işletmesine kadar, ihalesinden engelli çalıştırdığı duruma kadar hepsini bir bütün olarak değerlendirmek. Tabii ki bu kurumların görevleri başarılı olmak, bu kurumların görevleri üretmek, bu kurumların görevleri üretmek. Ürettikleri zaman performanslarının üzerine çıktığı zaman gerekirse motive edeceğiz, takdir edeceğiz, alkışlayacağız ama bunu da yaparken eksiklerini de söyleyeceğiz. Bizim de sizin de görevimiz bu burada. Yoksa kurum evet, 21'inci yüzyılda yaşıyoruz, 21'inci yüzyılda her kentte havalimanı olmalı ama benim kentimdeki havalimanı çalışmıyor sevgili arkadaşlar, buradan mı başlayayım ben şimdi olaya, çalışmıyor. İşte Ercan Havaalanı çalışmıyor, Ercan Havaalanı'ndaki problemin bir örnek alınarak, derdinin örnek alınarak bundan sonra yapılacak yap-işlet-devret modellerinde kesinlikle doğru fizibilite çalışması... 3 kent birleştirilmiş, -biraz sonra geneli üzerinde konuşacaktım- 3 kentin nüfusunu çıkarttım, nüfusu neredeyse verilen yolcu garanti sayısına eşit yılda. Böyle bir ihaleyi senin vicdanının kabul eder mi? Böyle bir garantiyi vicdanın kabul eder mi? Bırakın bu üç kent göç veren bir kent yani 3 kentin nüfusu Kocaeli gibi, Bursa gibi, İzmir gibi, İstanbul gibi...
ORHAN DELİGÖZ (Erzurum) - Göç vermesin diye yapıyoruz, onlar olsun göç etmesinler.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Kesme Allah aşkına ya!
İzmir gibi nüfus artışı belli bir seviyeye çıkmış ve perspektif olarak geleceğe baktığımızda beş yıl, on yıl, on beş yıl içerisinde bu yolcu garantilerini yakalayacak bir ortam da yok ortada. Şimdi, sevgili arkadaşlar, bunu burada söyleyeceğiz, bu eksiği söyleyeceğiz, bundan sonra yapılacak ihalelerde bu yanlışın yapılmaması için önerilerde bulunacağız. Orada bir art niyet varsa firma kayrılmışsa, -bakın 50 milyonluk bir yatırım var ve yılda 5 milyon para ödüyoruz adamlara- bir kötü örnek bütünü bozar. Onun için çok detayına girmeyeceğim, Genel Müdürümüz not alıyor ama başka bir şey daha söyleyeceğim arkadaşlar. Her zaman bu yap-işlet-devret modelini savunmak Türkiye'nin gücü yok ama bunu söylediğimizde kıyamet kopartıyorsunuz "Türkiye büyüyen bir ekonomi." diyorsunuz, cumhuriyet tarihinin beğenmediğiniz tarihinin ortalamalarını yakalayamamış.
ORHAN DELİGÖZ (Erzurum) - Nasıl yakalayamamış? Hemen çıkartalım.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Evet, çıkartalım, teknik, özel çalışalım seninle yakalayamamış on dört sene zarfında.
BAŞKAN - Sayın Deligöz, müdahale etme, toparlayacağız.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Bakın özür diliyorum, bitireceğim ben de.
Bugün Cumhurbaşkanı, eski Başbakan, Yuvacık Barajı içimizi öldürdü, söylemediği meydan kalmadı, ne vatan hainliğimiz kaldı ne de Hazineyi zarara uğrattığımız kaldı. Yuvacık Barajı'nın maliyeti yap-işlet-devret modelinin Türkiye'deki ilk örnekleridir, ilk barajdır. 140 milyon metreküp su tutar, on beş senedir garanti süresi, 524 milyon dolara mal olmuştur, garanti bittiğinde on beş sene sonra 2,3 milyar dolar ödeme yapılmıştır Thames Water şirketine. Maliyetin 4 katıdır, hadi bakalım hep beraber buradan kalkıp gidelim hava meydanlarının hazır burada uçakları da vardır, binelim uçağa gidelim, Osmangazi Köprüsü'ne bakalım hep beraber.
ORHAN DELİGÖZ (Erzurum) - Getirisi kaç kattı?
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Osmangazi Köprüsü...
ORHAN DELİGÖZ (Erzurum) - Getirisi kaç kattır, maliyetinin 4 kat, 100 katı en az.
BAŞKAN - Orhan Bey, Sayın Deligöz, toparlayalım da gidiyoruz.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Osmangazi Köprüsü'ne hep beraber bakalım, 40 bin garanti verilmiş, 40 bini elli senede yakalayamazsınız bu kafayla, bu mantıkla, otuz beş yıl artı KDV, yıl başında da yeni dolara göre hesaplanacak fiyat. Bugün tekrar rakamlar geldi, 40 bin garantili, sadece ortalama 16 bini geçmiş şu ana kadar, geçen de ödüyor, geçmeyen de ödüyor. Bu köprüye ihtiyacımız var mı? Var. 2 tane mi var, 3 tane mi var, var. Havaalanına ihtiyacımız var mı İstanbul'da? Var, doğrudur, ben bunu inkâr etmiyorum. Ben çiçek, böcek için yola da, havaalanına da karşı çıkmam, onu da söyleyeyim. Ben çiçek, böcek için bir termik santrale karşı çıkmam, onu da söyleyeyim. Dere üzerindeki HES...
HASAN TURAN (İstanbul) - Özür dilerim, Atatürk Havalimanı yapıldığında etrafında bina yoktu, "Sabiha Gökçen çalışmaz." deniliyordu...
BAŞKAN - Bakın, Sayın Akar...
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Ben HES'e karşı çıkarım dere üzerinde yapılana ama bir baraja karşı çıkmam asla, onu da söyleyeyim. Ben öyle klasik bakan insanlardan değilim, sanayinin enerji ihtiyacı varsa bu enerjiyi karşılayacak termik santrali de... Ama şunu söylerim: Nükleer santral, termik santral, hidroelektrik santral maliyetlerine baktığımda, vatandaş olarak fiyatlara baktığımda sadece Afşin-Elbistan'da 8 milyar ton kömürün olup da buna bir termik santral yapamayıp 7 kuruşa elektrik üretemezken 30 kuruşa nükleer santrale imza atarsan bunun yanlış olduğunu söylerim sevgili arkadaşlar.
Teşekkür ediyorum.