AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Şimdi, biz, Meclisin Komisyon çalışma geleneğini, yüz yıllıktan bile eski bu geleneği burada fiilen yok sayıyoruz. Aslında çok basit bir şey söyleyeyim: Çocuğa sormuşlar: "Rüzgâr nasıl oluyor?" Demiş ki: "Biz duruyoruz, dünya da dönüyor ya, öyle rüzgâr oluyor." Aslında rüzgâr öyle olmuyor. Bir komisyon şöyle... "Komisyon" diyor, mesela hiçbir yerde "Başkan yetkilidir." demiyor. Başkanın yetkili olduğu yerler belli zaten, düzeni sağlar, bilmem ne yapar. Komisyon yetkili. Bu komisyonlar önerge üzerinden çalışır. Mesela muhalefet getirir, önergesini yazar, o önerge okunur, ondan sonra oylanır. Şimdi, siz bunların hepsini yok sayıp diyorsunuz ki: "Böyle bir şey yapmayacağız." Bu, hukuksuz olur. Bu, hukuka aykırılık olur.

Diğer bir meseleye gelince, komisyonda uzman resmî olarak görevlendirildiğinde bu raporun resmî uzmanı olur, rapor yazımında onlar da bulunur, görüş bildirirler ve rapora ismi geçer. Onun için "Burada gelsin dinlesin, güzel güzel oynayalım." şeklinde bir yaklaşım bence doğru, hukuki ve devlet geleneğine uygun bir yaklaşım değil. Onun için, siz "Biz böyle karar veriyoruz." diyorsanız, böyle karar veremezsiniz. Çoğunluğunuz var, karar verebilirsiniz ama usulü, bu önergeyi okutacaksınız, ondan sonra karar vereceksiniz. Ha, biz de diyeceğiz ki çoğunluk oydu, siyasal sorumluluk da onlarda tabii. Bu kadar.

Teşekkür ederim.