AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Hoş geldiniz.

GAZETECİ-YAZAR HANDE FIRAT - Hoş bulduk, merhaba.

AYTUN ÇIRAY (İzmir) - O gece çok önemli bir hizmet yaptınız, ödülünüzü de kutluyorum bu arada.

GAZETECİ-YAZAR HANDE FIRAT - Teşekkür ederim.

AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Kitabınız da referans olup, üstünde tartışılabilecek kitaplardan, onu da yazıya dökerek kalıcı yaptınız.

Hakikaten o gece... Tabii, 21'inci yüzyılda darbeyi konuşuyor olmak beni utandırıyor, bir Türk vatandaşı olarak. Biz darbeler bir daha artık Türkiye'nin gündemine gelmez diye tahmin ediyorduk, ne yazık ki geldi. Bu, bu ülkenin -biz buradan ne söylersek, ne kadar birlik ve beraberlik olursak olalım- itibarını sarstı ama bir anlamda da demokratik refleks de itibar da kazandırdı, yani milletin tüm siyasi partileriyle birlikte bir demokratik refleks vermesi de önemliydi.

O gün siz, sanıyorum 00.24 civarında Sayın Cumhurbaşkanıyla görüştünüz, "tarihi yayın" başlığıyla. Ben de kendi şeylerime baktım, ben de 23.57'de "Yaşasın demokrasi, kahrolsun darbeler." diye "tweet" atmışım. Milletvekili arkadaşlarımız tüm siyasi partilerden buraya geldiler, direndiler ve seslerini duyurdular, kamuoyunu etkilediler, vatandaşı.

Şimdi, sizin yine kitabınızdan öğreniyorum, Millî İstihbarat Teşkilatı ByLock kullanan 600 askerin bilgisini dört gün önce vermiş Genelkurmay Başkanlığına. Bu, çok gecikmiş bir süre değil mi? Yani MİT'in askere bu bilgiyi çok önceden vermesi gerekmez miydi, belki önlenebilirdi darbe?

Bir de istihbarat getirdiği söylenen H. A. mıydı?

GAZETECİ-YAZAR HANDE FIRAT - Evet, binbaşı.

AYTUN ÇIRAY (İzmir) - O tutuklu galiba değil mi şimdi?

GAZETECİ-YAZAR HANDE FIRAT - Güzel sorular ama galiba muhatabı ben değilim.

AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Evet, yani ben sadece düşüncenizi anlamak için, tabii ki muhatabı siz değilsiniz. Çünkü esasen bu kitabı okuduktan sonra size sorulacak soru da yok, hepsi çok açık. Bunu sadece görüşünüzü öğrenmek için sordum ben, yani siz muhatabı değilsiniz.

GAZETECİ-YAZAR HANDE FIRAT - Evet, yani ByLock'un, sadece şunu söyleyebilirim: Çözüm süreciyle ilgili bizler, gazeteciler, işte pek çok görüşme yaptık, çeşitli gazetelerde de çıktı. Belki o çözüm sürecine, o gazetelere biraz daha ayrıntılı bakmakta fayda var, bildiğim kadarıyla uzun bir çözüm süreci oldu. Yani "çözüm" derken, kodlar var, 3 ayrı grup var ve birbirlerini görememe durumu var. Dolayısıyla herhalde bu isimleri tespit etmeleri, anladığım kadarıyla, bir zaman, bunu da size çıkan haberlerden söyleyebiliyorum ama detaylı yazılan pek çok haber oldu o konuda.

İkincisi: Binbaşıyla ilgili, şu an nerede, ne yaptığına ilişkin bir bilgim yok ama kitapta edindiğim bütün ayrıntılara yer verdim.

AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Tabii, gene bir siyasi yorumcu olarak kayıtlara geçmesi açısından soruyorum: H. A. darbeyi ihbar ediyor, öyle anladım kitabınızdan.

GAZETECİ-YAZAR HANDE FIRAT - Aslında "darbe" İfadesi yer almıyor.

AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Ya da kalkışma, her ne ise.

GAZETECİ-YAZAR HANDE FIRAT - Evet, "3 helikopter havalanacak, bu gece uçulacak ve Hakan Fidan alınmaya gidilecek, daha kötüsü de olabilir." ifadeler bunlar, benim edindiğim ama.

AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Bu Genelkurmay 2. Başkanı ve Galip Mendi de bunu doğruladı, yani bir kalkışma ya da darbe ihbarı değil, bu MİT Müsteşarına yapılacak bir suikastın ihbarıydı diye.

Benim soracağım başka soru yok.

Teşekkür ediyorum.