| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/774) ile 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/733) ve Sayıştay tezkereleri a) Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 11 .11.2016 |
SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Bakanım, değerli bürokratlar ve değerli Komisyon üyeleri; ben de sizleri saygıyla selamlıyorum.
Evet, Sayın Bakanımız Kabinenin tek kadın ve tek genç Kabine üyesi olarak seçildiğinde kendisini kutlamak ve başarılar dilemek amacıyla bir not göndermiştim. Özellikle, temel sorunlarımız olan toplumsal cinsiyet eşitsizliği temelindeki ayrımcı uygulamalarla mücadele, kadın istihdamının artırılması, kadın cinayetlerinin durdurulması, çocuk istismarı gibi çok önemli konularda yapacağı hizmetlerde başarı temennisinde bulunmuştum ama kendisinden bir yanıt gelmemişti. Ben, bir kadın milletvekili olarak ve Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyesi olarak ilk defa kendisiyle burada tanışıyorum. Çünkü, Kabine üyesi olduktan sonra Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyeleri, ağırlıklı olarak kadın üyelerle ve daha önemlisi Parlamentodaki kadın milletvekilleriyle bizim temel, siyasetüstü olarak gördüğümüz kadın, çocuk politikalarında kendisinin bir araya gelmediğini, bunu bir eksiklik olarak söylemek istiyorum.
Sunumuyla ilgili tespitlerim ise... Öncelikle, Sayın Bakanımız Temizel'in çok önemli bir konuda konuşmaya başlamasıyla sözünün kesilmesi noktasında, bunu açıkçası eleştiriyorum. Çünkü, beslenme konusu ayrıntılı tartışılması gereken ve öneriler sunulması gereken bir konu.
Sunumunuzda, evet, uluslararası raporlarla ilgili ülkemizin kadın politikalarında iyileşmesine yönelik açıklamalarınız oldu. Ancak, ben de bazı uluslararası raporlara değinmek istiyorum. Dünya Ekonomik Forumu'nun özellikle geçen hafta yayımladığı Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporu'nda Türkiye'nin 144 ülke arasında 130'uncu sırada olduğu ama en önemlisi, yıllar itibarıyla gerilediğimiz ortaya çıkmakta. Yine, OECD'nin 2016 Tek Bakışta Eğitim Raporu'nda kadın istihdamı, ki bu konu çok önemli çünkü yaklaşık yüzde 65 seviyelerinde olan Avrupa ülkelerine göre biz hâlâ yüzde 27, yüzde 25 bandındayız ve ücret eşitsizliği noktasında da yine OECD genelinde yüzde 8 iken, Türkiye'de bu oran yüzde 18'e çıkmıştır. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı UNDP'nin İnsani Gelişme Raporu'na baktığımız zaman ise yine Sayın Bakan, iş gücüne katılım oranındaki cinsiyet farkının en yüksek olduğu ülke Türkiye olmuştur.
Siyasette kadının durumu: Bu zaten aşikâr, sadece tek bir kadın bakan. Valilere bakıyoruz, rektörlere, belediye başkanlarına, hâkime, polise, bürokratlara, milletvekili sayımıza, bu noktada çok gerilerde olduğumuz... Ki ben bütçe görüşmeleri başladığı günden itibaren takip etmeye çalışıyorum Sayın Bakan, sizin sıraların, Hükûmetin tablosu şu şekilde: İşte, sürekli erkek bürokratlar ön planda, bunu diğer bakanlarımıza da iletmiştim, sıralarda sürekli, ağırlıklı olarak. Bu konuyu da önemsemeniz gerektiğini düşünüyorum.
Diğer önemli bir konu, çok önemli bir konu hatta; kız çocuklarının erken evlilikleri. Geçen hafta Kars'ta yine KEFEK'in bir toplantısı oldu, sanırım bilginiz vardır. Burada, Kars, Iğdır, Ardahan ve Ağrı illerindeki kadın politikalarına yönelik bir çalışma yapıldı, sunumlar yapıldı çok önemli ama sunumlardaki en önemli sonuç, bölgedeki kız çocuklarının erken evlilikleri ve eğitim seviyesi yükseldikçe kız çocuklarının okuldan uzaklaştığı sorunu vardı ve istatistiki verilerde -çok sağlıklı olmamasına rağmen- yaklaşık yüzde 20 ve üzerinde kız çocuklarının evlenme oranı vardı. Bu konuda sizin Türkiye genelinde özel bir çalışma yapmanız gerektiğini, gerek okullaşma gerekse kız çocuklarının evlilikleri konusunda. Biz ülkemizde bakanlıkların sağlıklı istatistiki verilerine maalesef ulaşamıyoruz, dün akşam da bu konu oldu. Uluslararası raporlarda da giderek geriliyoruz. Bugün de yine bir istatistik yayınlandı, şu anda Türkiye'de lisedeki çocukların yüzde 25'i açık öğretime gidiyormuş ve buradaki kız çocuk oranlarının da ben yüksek olduğunu öngörüyorum. Özellikle, bu konuda, 4+4+4 eğitim sistemi sonrası açık öğretim ve kız çocuklarının okuldan uzaklaşması konusunu da özel önem vermenizi talep ediyorum.
Kadın cinayetleri, kadına yönelik şiddet konusundaki rakamlar çok açık. Sosyal baskılar, işte, geçen haftalarda yaşadığımız olaylar, ulaşım araçlarında, kadınların çalışma, sosyal ortamlarında kabul edilemez uygulamalara maruz kalmaları konusunda da yine önemli düzenlemelere ihtiyaç var. Bu sığınmaevleri mevzusuna hiç değinmediniz ya da eğer kaçırdıysam bilemiyorum ama bu konu da çok önemli çünkü yerel yönetimler bunlarla ilgili uygulamaları yerine getirmiyor.
Diğer bir önemli konu: İmzalanan sözleşmelerden bahsettiniz ve burada kadına yönelik olarak Türkiye'nin ilk imzacı devlet olmasıyla övündüğümüz İstanbul Sözleşmesi'nin uygulanabilirliği nasıl? Bu sözleşme, bizim ulusal yasalarımızdan daha üstte uygulanabilirliği olan, yaptırımları olan bir sözleşme olmasına rağmen bu konuda da eksiklikler var. Ama evet, ülkemizdeki bütün istikrarsız, huzursuz, güvensiz ortamda en çok etkilenen kadınlar ve çocuklar. Sizin Bakanlığınızın bu noktada sorumluluğu çok önemli. Biz dün akşam Gençlik ve Spor Bakanlığını dinlerken o Bakanlığın iletişiminin büyük bir bölümü Diyanet İşleri Başkanlığıyla ilgiliydi. Sizin hangi bakanlıklarla iletişiminiz, koordinasyonunuz var ya da hangi komisyonlarla yakın çalışıyorsunuz? Çünkü -dün akşam söylediğim gibi- disiplinler arası bir alan sizin alanınız da. Kadın politikaları bütün bakanlıkların önceliği olan, çocuk politikaları da keza öyle. Bu konuya da dikkat etmenizi istiyorum.
Ama önemli, benim yine söylemem gerektiğini düşündüğüm bir konu, bizim artık ülkemizde yasal -ki bu Komisyona katıldığım süreçte bakanlardan da duydum bu cümleyi- düzenlemeler ama uygulamalar başka. Şimdi, biz ne yapıyoruz? Artık bizim ülkemiz -tırnak içinde söylüyorum- bir fiilî durum yaratıp sonra da yasal düzenlemeleri o fiilî duruma göre mi dönüştüreceğiz? Bizim ülkemizin temel sorunları... Bu komisyonlar, bu Parlamento neden çalışıyor? Bu ülkenin insanlarının sorunlarını tespit etmek ve bu sorunlara çözüm üretmek için. İşte, bizim ülkemizde de giderek kaosa dönüşen kadın politikaları, çocuk politikaları, gençlik sorunları; bu noktada, sorunları tespit edip yasal düzenlemeler çıkarmak zorundayız. Ama biz fiilî durumlar yaratıp ve başka hayaller, başka hevesler peşinde koşuyoruz ve asıl ilgilenmemiz gereken noktalarda ve toplumun asıl sorunlarına çözüm üretemiyoruz. Sizin hükûmetleriniz de maalesef Sayın Bakanım bu yönde çalışıyor.
Ben izinle söz aldım, o yüzden daha fazla sözümü uzatmak istemiyorum.
Teşekkür ediyorum söz hakkı verdiğiniz için.