ERGÜN TAŞCI (Ordu) - Sayın Başkan, Sayın Bakanım, Komisyonumuzun kıymetli üyeleri, Ekonomi Bakanlığımızın çok kıymetli bürokratları, değerli basın; 2017 yılı Ekonomi Bakanlığı bütçesi üzerinde söz almış bulunmaktayım. Sözlerime öncelikle 2002 yılından itibaren 2017'ye kadar rakamları detaylı bir şekilde dinlediğiniz gibi, ekonomideki, ihracattaki ve ithalattaki gelişmeleri bizlerle paylaşan ekonomi bürokratlarımızın, başta Sayın Bakanımız olmak üzere getirdikleri bu nokta için öncelikle teşekkürle başlamak istiyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; AK PARTİ hükûmetleri döneminde izlenen politikalarla ülkemiz fason üretim yapan bir ülke olmaktan kendi markasıyla üretim yapan bir ülkeye dönüşmeye başladığını görmekteyiz. Fasoncu ülke algısının kırıldığını, Türk mallarının artık uluslararası pazarlarda tercih edilen bir noktaya geldiğini görüyoruz. Ekonomi Bakanlığımızın, TURQUALITY Programı gibi destekleriyle markalaşmaya ve tasarıma verdiği desteklerin bu süreçte çok önemli bir katkı sunduğunu görmekteyiz. Biz biliyoruz ki bugün artık dünyada belli bir noktaya ulaşmış markalarımız var. Marka ismi vermeden, birkaç alanda, bunları sizlerle paylaşmak isterim. Beyaz eşyada bir markamız verilen destekler ve çizilen vizyonla şu an Avrupa'da pazar payında ikinci sıraya yükselmiş. Mobilya sektöründe faaliyet gösteren başka bir markamız verilen desteklerle mağaza sayısını 300'ün üzerine çıkarmış. Başka bir hazır giyim markamızın mağaza sayısı 100 ün üzerine çıkmış. Bunun dışındaki sektörlerde de dünya markası olan, dünya markası olma yolunda önemli mesafe katetmiş markalarız mevcut. Gıda sektörüne bakıyoruz, gıda sektöründe faaliyet gösteren markalarımız Körfez'de, yakın coğrafyamızda çok ciddi pazar paylarına sahipler. Bu gelişmeler iftihar ettiğimiz hususlar, ancak gerek bölgesel gerekse global arenada daha fazla sayıda bizim marka çıkarmamızı zorunlu kılıyor. Yine, tasarıma verilen desteklerle bugün 21 farklı sektörde tasarım yarışmaları düzenleniyor, buralarda dereceye giren gençler yurt dışında eğitime gönderiliyor. Bu arkadaşlar dönüyor ve bunlar sanayimize katma değer olarak geri dönüyor ve özgün tasarımlar yapıyorlar. Bakanlığımızın ayrıca, sanayicimize de tasarımcı istihdamı olsun, makine ekipman olsun çok güçlü destekler verdiğini biliyoruz.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yine, Bakanlığımızın koordine ettiği tasarım haftaları, inovasyon haftaları gibi faaliyetlerle birlikte tasarım, inovasyon, yenilikle ilgili farkındalık yaratılmaya çalışıldığını görüyoruz. Bu konularda yeni algı, birikim oluşturmaya çalışılıyor ve bu faaliyetleri takdirle izlemekteyiz. Ayrıca, KOBİ'lerimizi ihracata kazandırmak, yeni yeni ihracatçılar oluşturmak için Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi -kısa adıyla URGE- gibi faaliyetlerinin olduğunu da müşahede etmekteyiz. Bu programda, sanayi ve ticaret odaları, ihracatçı birlikleri gibi iş birliği kuruluşları kendi üyelerini bir küme mantığı etrafında toplayıp, onlara mentorluk yapıyorlar ve yurt dışı pazarlara açılmak için ortak danışmanlık ve eğitim faaliyetleri yürütüyorlar, birlikte pazarlama yapıyorlar. Bugün, 160, 170 farklı URGE kümesine bu noktada Bakanlığın destek verdiğini görmekteyiz.

Yine, Ekonomi Bakanlığımızın verdiği desteklerle yurt dışına, farklı farklı ülkelere birçok ticaret heyeti gidiyor. İş adamlarımız sürekli dış ülkelerle ilişkilerini yoğun bir şekilde artırmış durumda. Yeni pazarlara açılma söz konusu. Pazarlar tanınıyor. Bunlar da ihracatta pazar çeşitliliği açısından, geleneksel pazarlar dışında yeni pazarlarda var olmak açısından çok önemli destekler ve bunun daha fazla artmasına şiddetle ihtiyacımız var. Bütün bu faaliyetler hem yeni, katma değerli ürün ihracatımızın artırılması hem de ihracatta pazar çeşitliliği açısından önemli faaliyetlerdir. 2023 ihracat hedeflerimiz çerçevesinde bütün bu faaliyetlerin artarak devam etmesi zorunluluk arz etmektedir. Yeni yeni enstrümanlarla ihracattaki teknolojik dönüşümü sağlamak zorundayız. Bu faaliyetlere aktarılan kaynağın da tabii ki artması gerekiyor.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Ekonomi Bakanlığımızın faaliyet alanındaki önemli konulardan bir tanesi de helal ürün konusudur. Günümüzde helal ürün farkındalığı giderek artmakta ve bu konuda dünyada hızlı bir talep artışı yaşanmaktadır. Dünya helal pazarının hacmi 2,3 trilyon ABD dolarını bulmaktadır. Ancak, helal ürünlerin uyması gereken standartlar ile bunların belgelendirilmesi sürecinde İslam dünyasında ortak bir dil oluşturulmasında maalesef sıkıntılar yaşanmaktadır. Bu alandaki çok parçalı yapı helal ürün ticaretinin önünde önemli bir engel oluşturmakta ve tereddütlere yol açmaktadır. Ülkemizin, helal ürünler konusunda yapılan çalışmalara aktif olarak katılım sağlaması ve liderlik etmesi son derece önemlidir. Bu konuda, İslam İşbirliği Teşkilatı bünyesinde faaliyet göstermek üzere ülkemiz öncülüğünde İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü kurulmuştur. Bu platform kapsamında, Bakanlığımızın öncülüğünde helal standartları belgelendirmesi ve akreditasyonu sisteminin işlerlik kazandırılmasına yönelik çalışmaları şiddetle destekliyoruz. Helal belgelendirme için ortak bir akreditasyon yapısının oluşturulması gerekmektedir. Bu konuda Bakanlığın inisiyatif almasını önemli buluyor ve bu inisiyatifin desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum. İnanıyorum ki, helal alanında oluşturacağımız ortak dil ve sistem İslam ülkeleri arasındaki ekonomik ve ticari gelişmenin de itici gücü olacaktır. Bu çerçevede, gerekli düzenlemelerin hayata geçirilmesi konusunda üzerimize düşeni yapmalıyız. Bakanlığımız bu alanda gerekli koordinasyonu sağlayacak ihtiyaç duyulan düzenlemelere ilişkin adımları atma ve bizlerin de bu konuda desteği tam olacaktır. Bu kadar gelişim varken tabii ki yine talep edeceğiz. İhracat sayımız artsın ve özellikle Anadolu'daki KOBİ'lerin bu anlamdaki katkısı daha fazla olsun.

Sözlerimi bitirmeden önce Karadeniz Bölgemizle ilgili hususlara da girmeden edemeyecektik ama bu konuda, sağ olsun, Giresun Milletvekilimiz bizim üzerinde duracağımız konulara ilişkin zaten sorunu ve çözüme ilişkin önerilerini paylaştı. Aynen katılıyorum.

Ben, aynı zamanda, Sayın Bakanımızın memleketinin damadıyım. Dolayısıyla, memleketimizin, Denizli'nin de sorunlarını en iyi bilen ve buna ilişkin de yıllardır çözüm üreten bir Bakanımız olduğu için onunla gurur duyuyoruz.

Ama Ordu'ya ilişkin, efendim, bizim 5'inci bölge olan teşvikten daha fazla yararlanmak için 6'ncı bölge teşvik uygulamasıyla ilgili konunun hatırlatılmasını istiyorum ve bölgenin tek ürünü olan, tartışmasız tek ürünü olan fındığın tekelleşmesi konusuna ilişkin, yeniden kayıtlara geçmesi adına bu vurguyu ve Ekonomi Bakanlığımızın ve paydaş kurumların bu konuda, gerçekten, Karadeniz'in şiddetle ihtiyacı olan bu konunun özenle üzerinde durulmasını arzu ediyorum.

Yine, bölgede, Türkiye'nin her tarafında olduğu gibi, gerçekten Avrupa'da üretilen ürünlerimizin her birisinin standardını yükseltmekte ciddi anlamda yüksek algı oluşturan, ürünlerine sahip çıkan insanların özellikle Anadolu'da ciddi emek sonucu üretilen, çok değişik adları olan, bölgemizde de çok çeşitlilik arz eden ürünlerimizin marka olması noktasında Ekonomi Bakanlığımızın tüm bölgemizin zenginliklerinin ve Türkiye'nin zenginliklerinin daha iyi tanıtılması, üreticinin hak ettiği değerinin karşılığını alması noktasında Bakanlığımızın şiddetli desteğine ihtiyacımız olduğunu ifade ediyorum.

Tekrar teşekkür ediyor, hayırlı uğurlu olsun diyorum.

Sağ olun.