ALPASLAN KAVAKLIOĞLU (Niğde) - Kısa konuşurum Başkanım.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Değerli Başkanım, Sayın Bakanım, değerli Komisyon üyesi arkadaşlarımız, Komisyon üyesi olmayan değerli arkadaşlarımız, değerli bürokrat arkadaşlarımız, basın mensubu arkadaşlarımız; herkese hayırlı akşamlar diliyorum, herkesi saygıyla selamlıyorum.

Sözlerime başlamadan önce, Antalya Konyaaltı Çakırlar bölgesinde ormanlık alanda arazi taraması yapan Jandarma ekibine ateş açılması sonucu Niğdeli bir hemşehrimiz olan Uzman Çavuş Fazıl Doğruöz şehit düşmüştür. Şehidimize Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır, ülkemize ve milletimize başsağlığı diliyorum.

Değerli arkadaşlar, 2017 bütçesini görüşmekte olduğumuz Sağlık Bakanlığımızla ilgili konuşurken, AK PARTİ'yle "Önce insan, önce sağlık." diyerek başlatılan Sağlıkta Dönüşüm Programı'ndan bahsetmek en öncelikli iş olmalıdır. Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın gerçek mimarı Sayın Cumhurbaşkanımıza, bu programı sahiplenmeyi sürdüren Sayın Başbakanımıza, programın inşasında çok büyük emeği olan Sayın Bakanımız Recep Akdağ'a teşekkür etmek istiyorum.

AK PARTİ iktidara geldiğinde, ülkemizde sağlık sistemimizi ve yaşananları hatırlarsak, bakımsız hastaneler, yaygın koğuş tipi odalar, personel ve tıbbi cihaz eksiklikleri, acil hizmetlerdeki aksamalar, koruyucu hizmetlerdeki yetersizlikler, bitmeyen muayene kuyrukları, özel muayenehane ağırlığı; hastaların, bebeklerin ve cenazelerin hastanelerde rehin kaldığı, vatandaşlarımızın hiç de layık olmadığı günler yaşanırdı.

Kamu harcamalarını 5 kat artıran AK PARTİ iktidarımız her bütçede aslan payını eğitim ile sağlığa vermiştir. Sağlıkta Dönüşüm'le Hükûmetimiz... Öncelikle, "Yapılamaz." denilen SSK hastaneleri başta olmak üzere, kamu hastaneleri Sağlık Bakanlığına devredilerek birleştirildi. Bu sayede, insanlarımızın istediği hastaneye gidebilmesi sağlandı. Yeşil kartlı vatandaşlarımızın tüm sağlık hizmetleri ücretsiz oldu. Birinci basamak sağlık sisteminde aile hekimliği sistemine geçildi ve ortalama 3.600 kişiye 1 hekim verildi.

Bebeğin anne karnına düşmesinden itibaren titiz takibe alındı. Riskli gebeler anne otelinde misafir edilir oldu. Bebek aşılamalarında, dünyada ilk kez, karekod destekli elektronik aşı takip ve soğuk zincir izleme sistemiyle ve ücretsiz olarak yapılan aşılarla yüzde 97'yi bularak Avrupa ülkeleri aşı oranlarını yakaladık.

Kronik hastalıklar, obezite ve tütünle mücadelede ciddi mesafeler aldık. Özellikle tütünle mücadelede model ülke hâline geldik. Bu sayede, akciğer kanserlerinde yüzde 10 oranında azalma oldu. Bu konuda, yeni uygulamaların da gündemde olduğu Sayın Bakanımız tarafından da açıklanmış durumda. Kanser, ağız ve diş sağlığında modern, gezici araçlarla en ücra köylerde dahi taramalar yapar hâle geldik. Yatağa bağlı hastaların tıbbi bakım ve rehabilitasyonları evde bakım hizmetleri tarafından kendi evlerinde verilmeye başlandı.

Acil olaylara müdahale konusunda 2002 yılında 481 olan 112 istasyon sayısı yaklaşık 2.400'e, 617 olan ambulans sayısı 5.500'ün üzerine çıkmıştır. 2002'de hiç olmayan kar paletli ambulanstan şu anda 265 adet vardır. Uçak ambulanslarımız, helikopter ambulanslarımız, deniz bot ambulanslarımız vatandaşlarımızın hizmetlerine sunulmuştur. Ne acıdır ki terör saldırıları, zırhlı ambulans alınmasını da zorunlu hâle getirmiştir.

Nitelikli yatak sayısı, yoğun bakım yatak sayısı, MR cihazı, tomografi cihazı, diyaliz cihazı sayısı, hastane inşaatı, birinci basamak sağlık tesisi inşaatı, şehir hastaneleri, bunların nereden nereye geldiklerini hiç söylememize gerek yok, hemen kafamızda canlandırabiliyoruz.

İnsani yardım faaliyetlerimiz Suriyeli sığınmacılarda olduğu gibi, ihtiyaç sahibi Sudan, Somali, Filistin, Pakistan ve Kırgızistan gibi birçok ülkeye sağlık tesisleri yapılarak devam ediliyor.

Değerli arkadaşlar, Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın sağladıklarını görmemiz açısından en güzel bakacağımız şey, doğumda beklenen yaşam süresi olabilir. Zira, Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, en önemli sağlık göstergesi doğumda beklenen yaşam süresidir. Türkiye'nin de içinde bulunduğu orta üst gelir grubu ülkelerinin doğumda beklenen yaşam süresi 2000 yılında 71 idi yani orta üst gelir grubuyla aynıydık. Bugün, orta üst gelir grubu ülkelerde doğumda beklenen yaşam süresi 74 iken ülkemizde 78'dir. Üst gelir grubu ülkelerin ortalaması ise 79. En önemli sağlık göstergesi açısından dün orta üst gelir grubu ülkelerle aynı seviyedeydik, bugün üst gelir grubu ülkelerini yakalamış durumdayız.

Son olarak, Sayın Bakanımıza, seçim bölgem olan Niğde'de sağlık alanında aldığı büyük hizmetler ve yatırımlar için içten teşekkürlerimi sunmakla beraber, birkaç güncel ihtiyaçtan da bahsetmek istiyorum.

Niğdeli hemşehrilerimize daha iyi hizmet sunmak ve artan ihtiyaçları karşılamak için devlet hastanemize 400 yataklı hastane ek binası yapılması gerekiyor. Bu konudaki ihtiyaç analizi ve projeler hazırlanmış durumda. Bu işin gerçekleştirilmesi için Sayın Bakanımızdan destek bekliyoruz.

İkinci konu, yeni bir ağız diş sağlığı merkezi binası ihtiyacımız vardır. Bu konuda desteklerinizi bekliyoruz Sayın Bakanım.

Sağlık Bakanlığımızın 2017 yılı bütçesinin ülkemize, milletimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.

Hepinize hayırlı akşamlar diliyorum, saygılar sunuyorum.