HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Evet, havuza alınan personelden bahsedilmişti. Havuza yaklaşık kaç personeli aldınız? Alırken kriterleriniz nelerdir ve ihtiyaç duyulan, talep edilen 250 personelin uzmanlık alanları nedir? 400-500, artık, bilemiyorum, kurumda bir geçmişi olan, yirmi yıl, otuz yıllık personeller havuza alınıyor ve bunlar başka kamu kurum, kuruluşlarına yollanmak üzere havuza alınıyor yani iş akitleri feshedilmiyor ama onun yerine de ihtiyaç duyulduğu ifade edilen 250'ye yakın bir personel ihtiyacı olduğundan bahsediliyor. Niçin böyle bir uygulama yapıyorsunuz, bu insanlardan yararlanılamaz mı? Bir tanesi bu.

Diğeri, bunları zannediyorum eylül veya ekim ayı itibarıyla havuza aldınız, yılbaşı itibarıyla da yollayacaksınız. Yollarken bunların maaşlarında bir eksilme olacak mı? Gittikleri kuruma, sizin kurumunuzda hak ettikleri maaş karşılığı mı gidecekler, yöntemi nasıl olacaktır? Bir defa, burada bir hak kaybına neden olunacak mıdır diye sormak istiyorum.

Bir de, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı size bir görev vermiş, bu, Meram EDAŞ'la ilgili bir görev vermiş. Bunun incelenmesi yani gelen şikâyetlerin incelenmesi konusunda bir inceleme yapmanızı istemiş. Şikâyetler nelermiş, onları da ben size söyleyeyim: Güneş enerjisi elektrik santrali kurmak amacıyla Meram Elektrik Dağıtım AŞ'ye yapılan bağlantı başvurularına ilişkin şirket uygulamalarının ilgili mevzuat çerçevesinde gerçekleştirilip gerçekleştirilemediği, yine, endeks okuma işini yapan bir yüklenicinin Medaş tarafından tarifeye yansıtılarak bedeli geri alınan endeksör cihazlarının kendilerine kiraya verildiği ve bu yolla şirket tarafından haksız kazanç sağlandığı. Bu daha çok alt yüklenicinin şikâyeti zaten bunlarla iş yapan. Yüklenici firmalara yapılan bütün yatırım işlerine ait malzemelerin Medaş'ın bir üst şirketi olduğu belirtilen Alcen Enerji Dağıtım ve Perakende Satış Hizmetleri AŞ aracılığıyla yüklenici firmalara satıldığı şeklinde 3 temel başlık üzerine bir şikâyet var. Bununla ilgili heyet kurmuşsunuz, doğru; inceleme yaptırmışsınız, o da doğru; 5 kişilik bir heyetiniz var, incelemeler yapılıyor. Şimdi, bu heyet bu incelemeler karşısında... Çünkü, her biri yönetmelikle belirlenmiş. Lisanssız elektrik üretimi yönetmeliği var, işte, bu özelleştirilen şirketlerin, dağıtım şirketlerinin ticari faaliyetlerinin kimlerle olacağı, ortak bulundurup bulundurulamayacağıyla ilgili birçok yönetmelik ve kanun var. Bunlarla ilgili, kurumdan her bir başlık için yazı talep etmişler Medaş'tan veya Meram EDAŞ'tan. Birincisinde vermemişler, ikinci bir yazıyı yazmışlar, bu şirket ikinciyi de vermemiş. Üçüncüyü yazdıklarında "Biz size yolladık." demişler, bir DVD yollamışlar ama DVD'nin içeriğine baktığınızda, sizin sorduğunuz, sizin teftiş için görevlendirdiğiniz arkadaşların, inceleme için görevlendirdiğiniz arkadaşların sorularının hiçbirine cevap verilmedi. Uzun hikâye tabii bu, teknik olarak anlatmıyorum şunlar, şunlar, şunları var diye. Hiçbirine bu şirket tarafından cevap verilmemiş.

Şöyle özetleyeyim ben bunu: Yaklaşık 98 başvuru yapılmış lisanssız elektrik üretimi için. Lisanssız elektrik üretimi ne? Bir megavata kadar olan bir elektrik üretiminden bahsediyoruz. Bunlarla ilgili bir başvuru yapılmış. Bu inceleme heyeti de şunu tespit etmiş, onunla ilgili bir kanun da çıktı daha sonra: Ya Meram'da çalışan yani o işletmede çalışan şirket sahiplerinin yakınları ya da orada çalışanların adına lisanslar düzenlediği tespit edilmiş ve lisans başvurusunda bulunan vatandaşlardan da gerekçesiz bir şekilde ya da gösterdikleri gerekçe başka dağıtım şirketlerinin lisans vermiş olmasına rağmen -birçok madde sıralanıyor, tek tek sıralamayacağım, raporu siz de okumuşsunuzdur muhtemelen- bunlara lisans vermediği ve gerekçesini de anlatmadığı, hatta bu işlemde kurumun lisansla ilgili yirmi gün içerisinde cevap vermesi, on beş gün içerisinde de itiraz etmesi eksik belgelerin tamamlanmasıyla ilgili, böyle bir şey yapılmamış. Altı ay, yedi aylara çıkmış bu süreler. Ama, baktığınızda "O trafoda yer yok, biz alamayız." gibi gerekçelerle, doğru olmayan gerekçelerle, coğrafi dağıtım sistemini de kullanmadan -bir programları varmış, neyse- bu başvuru sahiplerine doğru yanıtlar verilmemiş ama yanıt verdiklerini de ve kabul ettiklerinin de kendi akrabaları ve ilişki içerisinde oldukları görülmüş. Bu, raporla tespit edilmiş, bir.

İki: Arkadaşlar, yatırımı nasıl yapıyorlar bu şirketler? EPDK'ya yatırımlarını onaylatıyorlar beş yıllık, bildiğim kadarıyla. EPDK izin veriyor, diyor ki: "Bu yatırımı yapabilirsin, 100 liralık yatırım yapabilirsin. Direk dikeceksin, tel çekeceksin, şunu yapacaksın, bunu yapacaksın." Ve vatandaşın faturasından bu parayı tahsil etmeye başlıyor, EPDK izin verdikten sonra bu parayı tahsil etmeye başlıyor. Yatırımı kendi cebinden yapmış değil, devletten bir para alarak da değil, vatandaşın faturasına yansıtarak yapıyor. Peki, bu yatırımı yapıp yapmadığının denetlenmesi ayrı konu -o göreviniz tabii, bu yatırımı yerine getirip getirmemek- ama şirket burada -yine bu Meram- bir yol bulmuş kendine. Asıl ortak olan Alcen firması bir ara tampon görevi yapıyor, işi o alıyor, başka taşeronlara veriyor. Yani, diyoruz ki 3 lira, yaklaşık yüzde 40'lık bir maliyet farkı oluşuyor. E bu, vatandaşın sırtına biniyor doğal olarak. Yüzde 40 büyük bir rakam. Bunlar da buradan ekstra bir kazanç sağlıyorlar ve yatırımı karşılamış gibi görünüyorlar. Bu raporlarda bu da tespit edilmiş. Belki çok özet anlattığım için, siz anlıyorsunuzdur okuduğunuz için raporu, bir tanesi bu.

Üçüncüsü ise bu sayaç okuma cihazları, endeksörler bu yatırım kapsamında alınmış ve tarifeye yansıtılmış, vatandaştan parası alınmış. Şimdi, ben şirketim, devletten, vatandaştan parayı aldım. Bunun bedeli belli, para kaybım yok, tamam, bana geldi. Ben bunu ne yapacağım? Alt taşerona verip sayaçları okutturacağım. Alt taşeron bunu kiralıyor, şirket, ekstra bir pazar kazanıyor; hem vatandaştan parasını alıyor yatırım bedeli olarak hem de alt taşerona bunu kiralıyor. Alt taşeron ödediği kiranın geri ödenmesiyle ilgili davalar falan açmış. Şimdi, geldim soruya. Bu şirket hakkında sözleşmeler gereği... Bu şirket, biraz evvel Sayın Tor'un belirttiği şekilde hâlen davalık olan, kasasında para çıkan, başka usulsüz işler yapan bir şirket. Bu usulsüzlerine devam etmiş, sözleşmeden sonra da devam etmiş yani her türlü imkânı kendi lehine kullanmaya başlamış bu şirket. Bu şirketle ilgili, bu raporla ilgili ne yaptınız, bunu merak ediyorum. Hem EDPK'ya soruyorum hem TEDAŞ'a soruyorum. TEDAŞ görevlendirilmiş. Muhtemelen bu raporu siz EPDK'ya ilettiniz. Yanlış mı söylüyorum? Sizin kurumunuz hazırlamış raporu ve EPDK'ya iletmiş. Şimdi, EPDK'ya buradan sormak istiyorum: Bununla ilgili ne yaptılar? Ve burada da cevap vermelerini istiyorum Sayın Başkan -EPDK'dan arkadaşlar herhâlde burada- ne yaptılar? Tarih 2015. Tespit var, kurumun temsilcileri tarafından tespit edilmiş, incelenmiş, üç ayrı konu tek tek incelenmiş. Şimdi, ben bunu ne yaptığınızı merak ediyorum. Ciddi anlamda hem vatandaş mağdur edilmiş hem yüksek kazançlar sağlamışlar, her türlü usulsüzlüğü de yandaşların lehine yapmışlar.

Evet, EPDK'dan bir cevap alabilirsem...