KOMİSYON KONUŞMASI

AHMET TAN (Kütahya) - Peki, teşekkür ediyorum Başkanım.

Sayın Hocam, siz de hoş geldiniz. Verdiğiniz bilgiler için teşekkür ediyorum. Başkanımın ikazıyla, birkaç tane şeyim vardı, bazılarını eliyorum, kısa bir şey soracağım.

Diyanet İşleri Başkanlığımız cumhuriyet tarihinden itibaren bugüne kadar zor dönemler geçirilen dönemlerde de birtakım fetvalarla, birtakım kendi görüşleriyle ehlisünnete muhalif bir görüş asla bildirmemiştir. Suskun olduğu dönemler olmuştur ama ehlisünnete muhalif bir kararı, bir fetvası asla olmamıştır. Bu konuyla ilgili Diyanet İşleri teşkilatını tebrik ediyorum, Allah razı olsun.

Yalnız, bir konuyla ilgili uzun zamandan beri kafamda olan bir şey, onu da sizin şahsınızda Başkanlığınıza, Diyanet İşleri Başkanlığınıza tevdi etmek istiyorum. Şimdi, birtakım kendi televizyonlarında veya farklı yerlerde itikada yönelik birtakım düşüncesi olan insanlar, dinî bilgileri olan kişiler çıkıyor, isminin önünde "hoca" ifadesi var vesaire, o alanı biraz şey geçiyorum. Bunlar bu konuya ilişkin ciddi ciddi tartışıyorlar. Hatta biraz daha müşahhas örnek vereyim: Cübbeli ile İslamoğlu arasındaki bir kader tartışmasını Diyanet İşleri teşkilatı niye müdahil olmuyor diye aklımdan geçmiyor değil. Yani televizyonlar önünde bunu açık açık Diyanetin de ehlisünnete uygun bir şekilde bu anlamda bu tartışmayı, halkın zihnini kurcalayan, ikisine de baktığı zaman İslami argümanı olan birtakım insanların iki ayrı görüşteki tartışmasına Diyanet İşleri Başkanlığının da bir şekilde ortak olması ve halka bu anlamda bilgi vermesi lazım diye düşünüyorum. Bu konudaki düşüncelerinizi istirham ediyorum.

Teşekkür ediyorum Başkanım.