KOMİSYON KONUŞMASI

MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Sayın Komutanım, teşekkür ediyoruz açıklamalarınız için.

Benim birinci sorum Hasan Atilla Uğur'la ilgiliydi. Açıklamayı yaptınız. Dün ve bugünkü konuşmalardan anlıyoruz ki medyada yer alan, Ergenekon'dan sonra yazılan, önce yazılan kitapları da hep test ederek takip etmek ve okumak lazım. Bu açıklamalardan onların hepsinin bir kısmının veya bazı ifadelerin sorunlu olduğunu anlıyoruz. Bunu da zapta geçirmek istiyorum.

Şimdi, Hurşit Tolon Paşa'nın tutuklanmasından sonrasında darbe teşebbüsü hakkında size soru soruluyor ve siz "Ne var, ne yok." derim diyorsunuz. Ayışığı ve Yakamoz'la ilgili duyumlarınız olduğunu söylüyorsunuz. "Ne var, ne yok diye düşünüyorum." diyorsunuz. Bu konuda bir açıklama yapar mısınız?

GENELKURMAY ESKİ BAŞKANI HİLMİ ÖZKÖK - Tabii...

MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Ondan sonraki darbe teşebbüsü veya dava dosyalarıyla ilgili düşünceleriniz ile Ayışığı ve Yakamoz arasındaki düşünceleriniz nasıldır, onu bir öğrenmek istiyorum efendim.

Bir de, siz önemli bir komutansınız ve çok önemli görevlerde bulundunuz. Bu camianın, FETÖ'nün gençleri teslim aldığı, onları âdeta uyuşturduğu, bir şekilde de kullandığını ifade ettiniz. Bunların da o camiadan ayrılamadığını bir şekilde söylediniz. Emekli olduktan sonra halkı bilgilendirmek adına veya sizin gibi subay olan arkadaşlarınızla ilgili veya gençlerle ilgili bu konuda çalışma yaptınız mı? Burada bir bilgi paylaşımında bulundunuz mu? Çünkü bu bilgilerin sizinle beraber evde hapsolmaması gerekir diye düşünüyorum.

Teşekkür ederim.

GENELKURMAY ESKİ BAŞKANI HİLMİ ÖZKÖK - Efendim, sağ olun.

"Var da diyemem, yok da diyemem." efendim, bir de bu "Kasaptaki ete soğan doğramam." çok kullanıldı çeşitli yerlerde. Gene söylüyorum, bir lafın söylendiği zaman ondan önceki kelimeleri ve ondan sonraki kelimeleri çok önemlidir. Bunları dikkate almazsanız çok yanlış anlamlar gelir. Şimdi, ben Genelkurmay Başkanıyım, bir dava başlamış, yargıya müdahale olur mu olmaz mı? Şimdi, "İstikbal göklerdedir." demiş Atatürk, değil mi? Çok önemsiyoruz. O gün birçok insan bunu söylemiştir ama Atatürk'ün söylemesi neden önemlidir? Çünkü Atatürk onu yaptırabilecek kabiliyette ve güçte olan bir insandır, onun için önem taşır. Şimdi, bir dava hakkında Genelkurmay Başkanının fikir beyan etmesi onun zamanında yargıya büyük baskıdır. Bakın, Sayın Tankıkulu'nun söylediği gibi, "Ben olsam kabul etmezdim." demem bile ne kadar etki yapmış. O zaman onu bana şey sordu, zannediyorum Bila sordu. Ona "Var da diyemem, yok da diyemem çünkü bu şu anda bir soruşturma gidiyor bu konuda." Söylediğim budur. Yani "Var da diyemem, yok da diyemem." öyle milletin aklını karıştırmak için değil. Yani bu "No comment"in -öyle söyleyeyim- yorum yokun başka türlü ifadesi. Öyle gelmiş aklıma öyle söylemişim. Sebep? O anda, soruşturma safhasında ve Genelkurmay Başkanı olarak söyleyeceğim şey yargı üzerine çok önemli etkisi olur diye yargıya olan saygımdan dolayı o lafı söyledim ama bazıları bunu öyle yorumluyor.

Emekli olduktan sonra efendim ben prensip olarak benden sonrakilerin daima benden iyi olduğuna inanan bir insanım. Yani biz eskiden şöyle şey ederdik, alttakilerin elinden tutar böyle yukarı kaldırırdık ama bu teknoloji devrinde alttakiler bizi yukarıya doğru kaldırıyorlar dedim, korgeneralliğimden sonra bilgisayarı öğrendim. Yeni nesil bizden çok daha iyi geliyor. Benden sonraki Genelkurmay başkanları benden çok daha iyidirler. O bakımdan, hiç kimseye akıl vermem, sormadan da kimse onlara gidip de şöyle böyle demem. Ziyaretimi yaparım bir Genelkurmay Başkanı olarak, âdettendir, gelir yaparım ama bana bir şey sormadıkları müddetçe asla şöyle yapın böyle yapın demem.