ZEKERİYA BİRKAN (Bursa) - Sayın Başkan, çok değerli komisyon üyeleri, değerli basın mensupları; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, burası bir araştırma komisyonu. Hani, bizim burada dinlediğimiz kişiler sanık değiller ya da bizim sorguladığımız insanlar değiller. Tabii ki herkes üslubuna, hem burada bize bilgi verenler hem de tüm milletvekili arkadaşlarımız, hepimiz bir bir üslubumuza dikkat etmemiz lazım. Bu, zaten, asgari bir müştereğimiz.

Şimdi, ben, Mithat Bey'e katılmıyorum. Yani "Filancayı niye çağırdık?", "Falanca neden geldi?" diye. Hepimiz bu ilk toplantıda bir liste vermiştik, "Çağrılmasını istediğimiz kişileri bildirin." diye. Evet, bazı çağrılan kişiler ya da bize bilgi verenler, hepimiz olaya aynı açıdan bakmıyoruz, farklı gelebilir, farklı bakış açısı olabilir, başka amaç olabilir, düşünce olabilir, öğrenmek istediğimiz başka şeyler olabilir. Ama tabii ki bizim zamanımız kısa. En verimli şeyi almamız için de gerçekten çağrılması gerekenleri çağırmamız lazım. Yani konuyu dağıtmadan, kaybetmeden, ayrıntıda kaybolmadan gerçekten çağırmamız gerekenleri çağırmamız lazım. Biz, bu konuda, zaten, Başkanlık Divanına daha önce yetki vermiştik. Listeler var, dinamik olarak da devam ediyor, yeni isimler de bildirebiliriz. Ama bu konunun Başkanlık Divanınca değerlendirilmesini ben de talep ediyorum.

Diğer bir nokta da, şimdi 5 kişi çağırdık dün, gördük ki 2 veya 3'üncü kişiyi ancak dinleyebiliyoruz, yani ondan sonra biz de sıkıntıya giriyoruz ve gelen misafirlerimizi de oldukça bekletiyoruz. Bu misafirlerimizi de bekletmeme adına, bu çağrılan isimlerin zamanlamasını Başkanlık Divanının tekrar gözden geçirmesini talep ediyorum.

Diğer bir husus da şu: Dün bizimle beraber burada bekleyen misafirlerimiz vardı. Saat on buçuğa kadar beklediler. Eğer şeyse onların daha önce alınması gerektiği kanaatindeyim.

BAŞKAN - Teşekkür ederim Zekeriya Bey.

ZEKERİYA BİRKAN (Bursa) - Ben teşekkür ederim Başkanım.

BAŞKAN - Yarın davet edilecekleri de söyleyeyim: Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Yavuz Çobanoğlu -Tunceli Üniversitesinde öğretim üyesi, aynı zamanda bu konuyla ilgili yazılar yazmış bir arkadaş-, Eski Bakan Mehmet Ağar Bey, aynı zamanda gazeteci yazar Fehmi Koru Bey. Birlikte istemiş olduğumuz isimlerdi bunlar hatırlarsanız. Sadece Yavuz Çobanoğlu Bey'i ben önermiştim.