| Komisyon Adı | : | (10 / 276, 277, 278, 279) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Komisyon çalışma takvimi, Komisyonda görevlendirilecek uzmanların belirlenmesi ve Komisyona davet edileceklerin tespitine ilişkin görüşmeler |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 07 .10.2016 |
AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Şimdi, bizim birçok tartışmamızın parlamento hukukundaki -eksik bilgilerim diyeyim de kimseye nezaketsizlik olmasın- eksik bilgilerimden kaynaklandığı düşünüyorum.
Şimdi, Parlamentoda bir komisyon var, bir Genel Kurul var. Diyor ki: Gidin, komisyonda etraflıca, genişçe tartışın, sonra Genel Kurula gelin, nihai tartışmayı da burada yapın. O yüzden hüküm koyarken şöyle demiş, madde 29: "Komisyonlarda istem sırasına göre söz verilir." Komisyon başkanı ve komisyondaki Hükûmet temsilcisi söz sırasına bağlı değil. Mesela, "Hükûmetten biri var Sayın Başkan." dendiği zaman söz vermeniz gerekiyor. Komisyonca çağrılmış uzmanlar. Uzman çağırırsak "Komisyon başkanı -orada yetkiyi size vermiş- gerekli gördüğü zaman söz verebilir." diyor.
Şimdi, bakın, bu bizi bağlıyor, burada diyor mu on dakika süre verir, böyle yapar? Bu komisyon hukukunda da hüküm olmadığı zaman dönüp Genel Kurula bakılır. Şimdi, biz temel mantığını kanun koyucunun, İç Tüzük yapıcının birlersek böyle bir şey olmaz. Mesela, siz "Önergede iki cümleyle açıklayın." demezsiniz. Normalde şöyledir, mesela, Plan ve Bütçe Komisyonunda şöyle yapıyoruz: Aramızda uzlaşıyoruz, "Üyelere on dakika, misafirlere beş dakika: Kabul edenler... Etmeyenler..." Bütün muhalefetle uzlaştığı için bu karar alınabiliyor çünkü İç Tüzük'te böyle bir sınırlayıcı hüküm yok, hatta bir misafir milletvekili geldi, "Siz ne hakla benim süremi beş dakikayla kısıtlarsınız." dedi, adam haklıydı, adam beş dakikadan da uzun bir süre konuştu. Şimdi, anlatmaya çalıştığım şu: Bu Komisyon hızlı çalışmak istediği takdirde yine Komisyon üyelerinin -bilinçli adamlarız, şey değiliz- isteğiyle, dileğiyle bunu yapabilir ama burada böyle bir zorlama yapalım, şu teklifi veremezsiniz... Mesela, önerge sahibi beş dakika konuşur lehte, beş dakika aleyhte konuşur. "İki cümleyle açıklayın." demek doğru bir şey değil, belki iki cümleyle zaten açıklar; bunu anlatmaya çalışıyorum.
İsterseniz şöyle bir şey yapalım yani belki hepimizin komisyon tecrübesi yoktur: Parlamento hukukunu bilenler -bilenlerden bahsediyorum bu arada- komisyonlarla alakalı neler olduğunu, nasıl bir şey olduğunu siz bir görüşün, boşuna yıpratmayalım süresi, bilmem ne falan, filan. Şurada çünkü şey deniliyor: "Daha önceki komisyonlarda da böyle yaptık." Arkadaşlar, daha önceki komisyonlara da ciddi itirazlar oldu, İç Tüzük'e de aykırı, işte, böyle bir karar verildi, uygulama hâline geliyor; bunu anlatmak istiyorum. Üstelik önergenin içeriği hakkında kimsenin bir şey söylemesine gerek yok, bunu ciddi bir kurum getiriyor. Ha, önergenin içeriğine katılmazsanız, aynen bu şekilde anlatırsınız. "Bu konu görüşülmüş ve karara bağlanmıştır, biz konuda onun için aleyhine oy kullanacağız." gibi bir şey söyleyebilirsiniz ama "Önerge verilemez." falan, filan, bu, hukuka uymayabilir.
Teşekkür ediyorum.