| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Varlık Fonu Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişikilik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı(1/750) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 12 .08.2016 |
ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli arkadaşlar; şimdi burada üçüncü gün zannediyorum bu torba yasayla ilgili olarak çalışıyoruz. Üç gündür bu konuda...
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Beşinci gün.
ERHAN USTA (Samsun) - Beşinci gün mü? Günleri de şaşırdık.
Sürekli bir şekilde gündeme geliyor ve bu konu eleştiriliyor. Ciddi bir enerji kaybettik, enerjimizi de boşa harcıyoruz. Yani, bu yapılan şey hakikaten son derece yanlış, son derece haksız ve son derece incitici. Yani madde bile, madde 71 (1)'inci fıkra : "Hakkâri ili kaldırılmıştır." Yani o kadar incitici bir şey ki. Yani ben şeyi çok merak ediyorum, nasıl bir çalışma yapıldı da, Hükûmet nasıl bir çalışma yaptı da bu maddeyi önümüze getirdi. Öyle ya, burada hep başından beri iktisadi konularda olsun, sosyal konularda olsun hep şunu söylemiyor muyuz "Ya, bunun arkasında birtakım çalışmaların olması lazım, bir gerekçelerinin olması lazım, insanları ikna edecek bir gerekçenin olması lazım. Şimdi, kaç gündür "Bunun gerekçeleri nedir?" diye soruyoruz içerideki özel toplantılarda, genel toplantılarda, şu ana kadar bizi veya kamuoyunu tatmin edici herhangi bir gerekçe bunlarla ilgili olarak söylenemedi. Dolayısıyla, bu öyle anlaşılıyor ki gelişigüzel bir şekilde bir fikir ortaya çıkmış ve bu şeyi ortadan kaldırmak için de bir sürü enerji sarf ediliyor. Bu, bir defa karar oluşturma açısından başlı başına son derece sağlıksız ve son derece yanlış bir uygulama.
Şimdi, Sayın Bakanım, kamu politikalarında tabii ki istikrar olması beklenir. Yani Şırnak'a bakıyorsunuz, işte daha 1990 yılında il olmuş. Ne değişmiş? Kaç yıl oluyor? Yirmi altı yıl önce il yaptığınız bir yeri şimdi il olmaktan çıkarıyoruz. O zaman sizin Hükûmette olup olmadığınız bir şey değiştirmez, devlette süreklilik esastır. Yani İçişleri Bakanlığı o zaman da vardı. Bunu diyelim ki eğer Emniyet güçlerimiz istiyorsa Emniyet Genel Müdürlüğümüz, askerimiz, polisimiz o zaman da vardı. O günden bugüne ne değişti de bu şey, Şırnak veya Hakkâri'nin il olma statüsünü kaldırıyoruz? Bununla ilgili söylenebilen çok fazla bir şey yok.
Şimdi, coğrafi konum gibi bir şey söyleniyor. Ben yani çok hayret ediyorum. Şimdi, ne oldu? Büyük bir deprem mi oldu, buranın coğrafi konumlarında ciddi bir değişiklik mi oldu? Yani, bu önceden sınırdaydı da şimdi iç bölgeye geldi, bir başka şehir sınıra geldi birtakım şeyler mi oldu? Böyle bir gerekçe olabilir mi? Yani, bu şehirler neredeyse işte, il yapılırken de oradaydı. Şimdi, hele hele Hakkâri'ye baktığınız zaman kadim bir şehir var, derin bir tarihi var. Ta Osmanlı'dan, Osmanlı öncesinde bizim topraklarımız olmuş, bir medeniyet var orada, bir kültür var. Şimdi, bunları bir anda, siliyorum ben sizi dercesine bir hareket yapılıyor. Bunları anlamak mümkün değil. Bunların dışında bizim anlayamadığımız veya söylenemeyen, kamuya açık söylenemeyen bir gerekçe varsa o zaman bir kapalı oturum yapalım, kapalı oturumda Hükûmet bize bunu anlatsın, bunun gerekçelerini ama bunun anlatılması lazım yoksa diğer türlü yapılan şey elbette yapılabilir ama yapılırsa bilin ki bu 79 milyonu, sadece Hakkâri ve Şırnak'ı değil, bu, 79 milyonu üzer. Ben bir Samsunluyum, hakikaten beni üzüyor bu. Yani, bu, Karadenizliyi de üzer, Trakyalıyı da üzer, İç Anadoluluyu da, Akdenizliyi de, herkesi üzecek bir şeydir çünkü bir gerekçe yok. Yani, gerekçe olmadığı zaman, bizim sayımız fazla, biz yaparız böyle anlayışıyla hareket ettiğimiz zaman... Vatandaşla restleşmek olmaz. Her şeyde "millî irade" diyoruz, burada da millî iradeye, o bölge insanına soralım veya 79 milyona soralım yani buranın il statüsüne çıkarılmasına vatandaş ne diyor, bir soralım. Yani, eminim ki vatandaş böyle bir şeyi tasvip etmeyecektir.
Şimdi, "gelişme" diye bir gerekçe var. Eğer Yüksekova ve Cizre iyi gelişiyorsa iyi zaten yani oralar nasıl olsa gelişiyor. Eğer Hakkâri ve Şırnak gelişemiyorsa buralar il olarak kalsın ki onların gelişmesine de il üzerinden bir katkı verelim yani buna böyle bakmak lazım. Tam tersine, gelişme bir gerekçe gösteriliyorsa Hakkâri ve Şırnak'ın il olarak kalması gerekir bu gerekçeyle baktığımız zaman. Güvenlik açısından, sınırdaki il daha mı güvenli? Yani, bir tanesi Suriye sınırı, bir tanesi İran sınırı. Bunları da çok fazla anlamak mümkün değil.
Şimdi, tabii, burada ne olacak? Bunun yapılması durumunda vatandaşı küstüreceğiz. Bizim zaten vatandaşla yeteri kadar barışık olmama gibi bir sorunumuz var. Yani, biz burada, tutacağız, o bölge insanını terör örgütünün kucağına biraz daha fazla iteceğiz. Bu, son derece yanlış bir şey. Bakın, bu, güvenlik kuvvetlerinin, devletin terörle mücadelede elini zayıflatacak bir karardır. Yani, bunu düşman olsa yapmaz veya ancak düşmanımız yapabilir, çünkü niye? Bizim biraz daha orada elimiz zayıflasın, terör örgütüne karşı vatandaşı... Terörü orada engelleme konusunda veya işte, yok etme konusunda devletin elini zayıflatacak bir şey. Bunu yapmak bu anlamda hiç anlaşılır değil.
Arkadaşlar söyledi, onu tekraren ben de söylemek istiyorum: Yatırımcı var, zaten yatırım gitmiyor. İşte, az çok bir yatırım yapılmıştı il olması nedeniyle. Şimdi o insanlar oraya parasını yatırdı, il olmaktan çıkardığınız zaman kim tazmin edecek bunları? Yani, hani, bunlar diğer meseleler yanında, insanların kırılmasının yanında ufak meseleler gibi kalıyor ama bu da bir mağduriyet doğuracak ayrıca. Dolayısıyla, bunun yapılması son derece yanlış. Üstelik, bir de tutuyoruz, hani, isminin değiştirilmesi. Yani, işte, etimolojik olarak da arkadaşlar görüşlerini ifade ettiler. Yani, bir de yanlış isimler konulması, yanlış telaffuzlar da var anladığım kadarıyla. Yani, bunlar hiçbir şekilde kabul edilebilir bir şey değildir. O yüzden, biz bunun çıkarılmasını talep ediyoruz.
Bakın, bu hata yapılırsa bu hatadan bir gün dönülecektir ama o insanları kırdığımız yanımıza kâr kalacak.
Ben Komisyonu saygıyla selamlarım.
Teşekkür ederim.