KOMİSYON KONUŞMASI

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım, Sayın Bakanım, değerli bürokratlar ve değerli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakanım, Hükûmet olarak bir tasarı getiriyorsunuz, burada önemli bir değişiklik var. 6112 sayılı Radyo ve Televizyon Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Kanunu'nda bir değişiklik yapıyorsunuz, önemli bir değişiklik yapıyorsunuz ama gerekçesini izah etmeden getiriyorsunuz bunu. Vakıfların devreye girmesinin, şimdiye kadar bu konuya girememesinin ama bundan sonra girecek olmasının, yayın yapabilir olmasının gerekçesi nedir izah etmediniz, siz de muhtemelen bilmiyorsunuz ama eğer vakıflar bu kapsama giriyorsa siz yerel yönetimlerde idarecilik yaptınız, yerel yönetimler neden yayın hakkı elde etmesin, bir radyo çalıştıramasın? Yani, kendi mahallinde o radyoyla bulunduğu çevredeki insanlara bilgi vermesin, belli sınırlar dâhilinde onları bilgilendirmesin? Niye eksik bırakalım? Mesela, belediyelerin de bundan yararlanması çok daha doğru değil midir?

BAŞKAN - Kamu kaynağıyla mı yapacak belediyeler?

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Vakıflar kamu kaynağıyla yapıyor, belediyeler neyle yapacak?

BAŞKAN - Vakıflarınki kamu kaynağı mı?

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - E, vakıflarındaki kamu kaynağı ona bakarsanız. Yani, sonuçta, halkın birikimleriyle oluşturulmuş vakıflar bunlar.

BAŞKAN - Bakış açısı. Ben, mesele, belediyelerin böyle yerel yönetimlerin istemem yapmasını.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bilgilendirme amaçlı olarak yapılabilir. Niye yapılmasın? Yani, bulunduğunuz yerdeki insanlara faaliyetlerinizi anlatırsınız, bilgilendirirsiniz, onlardan bir şey istersiniz, onların katılımını o yolla sağlarsınız; çok güzel bir imkân aslında.

Biliyorsunuz, 19'uncu maddede "Siyasi partiler, sendikalar, meslek kuruluşları, kooperatifler, birlikler, dernekler, vakıflar, mahallî idareler ve bunlar tarafından kurulan veya bunların doğrudan ve dolaylı ortak oldukları şirketler, sermaye piyasası kurumları ve bunlara doğrudan veya dolaylı ortak olan gerçek ve tüzel kişilere yayın lisansı verilemez." diyor. Ama, özellikle, bunlardan sendikaların ve meslek kuruluşlarıyla, belediyelerin, mahallî idarelerin yayın hakkı alması doğrudur diye düşünüyorum vakıflarla beraber, hiçbir mahzuru yok. Neden alamasınlar? Yani, bunu genişletmekte fayda var, bir.

İkincisi: Değerli arkadaşlarım, 15 Temmuzda bir darbe girişimi yaşadık, basın-yayın organları güzel bir örnek sergilediler Sayın Bakanım, hemen hemen hepsi darbenin karşısında durdu, demokrasi için güzel bir örnek teşkil etti.

Şimdi, onların bu yüzde 3 olan payını yüzde 1,5'a da indiriyoruz, biraz sonra ona da geçeceğiz.

BAŞKAN - RTÜK'e ödeyecekleri payı...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bu arada onların borçları var, cezaları var, onlarla ilgili olarak da madem böyle bir şey yapıyoruz, değişiklik yapıyoruz bir...

BAŞKAN -Yaptık ya zaten.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Hayır, onların borçlarıyla ilgili yapılandırmada yapmadık onlarla ilgili.

BAŞKAN - Yapılandırmada yaptık.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Yapmadık. Radyo Televizyon borçlarıyla ilgili olarak yapmadık. Yaptık mı?

BAŞKAN - RTÜK'ün idari para cezası... İdari para cezalarını yapılandırma kanununda idari para cezalarını kaldırdığımız kurum sadece RTÜK oldu, bunu burada beraber o zaman geçirdik.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - O zaman genişletelim, sadece idari para cezasıyla kalmasın, diğer borçlarıyla ilgili olarak da daha geniş bir şey yapalım. Sadece idari para cezaları mı oldu?