AYKUT ERDOĞDU (İstanbul) - Şimdi, Sayın Bakanın bürokratik bilgisini biliyorum ama bürokratik bilgisi bugün hep nedense benimle çelişerek gidiyor; bir.

Şimdi, böylece Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, bir merkezî satış ofisine, bir merkezî emlak ofisine dönüşür.

Şimdi, birkaç mantık hatası var. Bir, bu kurum özelleştirme konusunda uzman. Şimdi, bakın, özelleştirme ile varlık satışı birbirinin aynısı şeyler değil yani böyle bir kafa karışıklığı oluşuyor.

İkincisi, sistem değişir. Özelleştirmeye girdiği an, özelleştirme mevzuatı çerçevesinde. O mevzuat neye göre yazılmıştır? Özelleştirmeye göre yazılmıştır, bir iktisadi bütünlüğün satışına göre yazılmıştır, hatta son yapılan değişikliklerle de bayağı bir sıkıntılı duruma geldi. Oysaki kurumda kalsa kurum mevzuatına veya Devlet İhale Kanunu'na göre yapılacak. Yani, milyarlarca liralık bir işlemde komple satış sistemini değiştiriyoruz. Bunun bir sürü sorunu olur, bir sürü sıkıntısı olur. Üstelik bu konuda görevli kurumlar var; Millî Emlak Genel Müdürlüğü var, gayrimenkulle ilgili bir şirket kuruldu, o TEKEL'den bozma, Gayrimenkul Satış AŞ mi, öyle bir şey de kuruldu, mesela başka uzman kuruluşlar da var. Bakın, mesela bir teklif önümüze geliyor, biz doğrudan milyarlarca liralık sistemi direkt alıp bundan ve bütün tecrübeyi de yok sayıyoruz. Ha, şöyle bakın bir de: Denizcilik İşletmesi kendi binasını satacak, kendi binasının tarihini biliyor, kayıtlar onun üzerinde, değerlemesini biliyor; kendisi satabilecekken konuyla hiç ilgisi olmayan Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tam da kimde olduğunu bilmediğimiz ve birtakım da benim kişisel olarak çok güvenmediğim özel danışmanlık şirketlerine şartname hazırlatacak ve milyarlarca liralık varlık satılacak. Bu, bütün devletin satımını kapsayacak kadar tek maddelik geniş bir düzenlemedir, onun için de yanlıştır.

Teşekkür ediyorum.