KADİM DURMAZ (Tokat) - Sayın Başkanım, teşekkür ederim.

Sayın Bakanım, değerli arkadaşlar; Tokat'ta -az önce Sayın Usta'nın bahsettiği gibi- ayrıca da ne limanımız ne kargo uçaklarının inebileceği bir havalimanımız ne demiryolumuz ne gümrüğümüz, hiçbir şey yok ama insanları doğduğu topraklarda tutup orada doymasını sağlarsak devlet olarak bizim işimiz de kolaylaşacak demektir. Bu anlamda çok mümbit, verimli ovalara sahip. Bunun yanı sıra çok yüksek kotlarda, 1.700, 1.800'lerde olan ilçeleri de var. Bu anlamda iki tane kuruluşumuz var: Biri Şeker Fabrikası, biri DİMES meyve suları. Bu ikisi Tokat'ın birçok noktadaki istatistiklerini bozuyor, hak ettiği teşviki de alamıyor. Ama böyle illerin özel bir değerlendirmeyle, işte, uluslararası yol güzergâhında olmayan, limanı olmayan, uluslararası hava ulaşımı olmayan ama üretim potansiyeli olan illerin, özellikle de dünyada hızla gıdaya ve doğru gıda üretimine ihtiyaç olduğu bir dönemde, işte, Tokat gibi, Amasya gibi bu tür illerin özellikle bir program kapsamına alınmasının ilçe bazlı -Sayın Usta'nın söz ettiği gibi- teşviklerin yeniden gözden geçirilmesinde ülkemiz ekonomisi ve üretim açısından katkısının olacağını sanıyorum. Çünkü yaklaşık 400 bin hemşehrimiz 2002 ile 2015 yılı arasında Tokat'tan göçmek zorunda kaldı. Yani, bir ova düşünün; bizim Erbaa ilçemizin rakımı 200, Başçiftlik 1.800. 350'yle başlayıp 180'e kadar rakımı düşen bir ovadan insanlar göçebiliyor Sayın Bakanım. Bu anlamda, bizim bu yöreye, özellikle mesela ürün bazlı, gıda yatırımı yapacakları teşvik edecek, cezbedecek... Belki siz de bir işletmeci olsanız İstanbul'a 800 kilometre, Samsun'a 240 kilometre en yakın limanı olan bir yere yatırım yapmazsınız ama gelişen ve değişen dünyada ürünleri yerinde, ambalajlı ve paketli hâle dönüştürmek daha rantabl oluyor. Bu teşvik sisteminin bir gözden geçirilmesinde fayda var.

Teşekkür ederim.