| Komisyon Adı | : | (10 / 123, 124, 125, 126) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Profesör Doktor Figen Şahin Dağlı'nın, her yönüyle çocuk istismarları, sebep ve sonuçları ile bu konuda yapılan çalışmalar hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 11 .05.2016 |
FATMA BENLİ (İstanbul) - Teşekkür ederim.
Konunun zor bir konu olduğu konusunda hepimiz hemfikiriz. Yetişkin, her türlü imkâna sahip olan kadınlar bile cinsel saldırıya uğradıkları zaman bu durumun sonuçlarıyla baş edemeyecekleri için haberdar etmeme yolunu tercih ediyorlar. Çocuklarla yaşadığımız sıkıntı daha büyük, olaylar maalesef bariz. Dolayısıyla, bu multidisipliner çalışmayla ancak bunun sonuçlarının hep beraber üstesinden gelebileceğimizden bahsettiniz. Ben de o noktada kaynakları daha iyi olduğu için, daha fazla yeterli imkâna sahip olduğu için Aile Bakanlığının koordinasyonunda bir çalışma yapılması daha çok fayda sağlar mı diye sormak istemiştim size. En azından aynı alanda çalışan farklı kurumların neler yapması gerektiği konusunda belki daha iyi olabilir çünkü örneğin bu tarz davalara müdahil olabiliyor ya da bu tarz vakaları en çok öğrendiğimiz yerler rehber öğretmenler. Belki Millî Eğitim Bakanlığıyla protokol yapmak suretiyle rehber öğretmenlere özel bir eğitim verilmesi, çocukta hangi ipuçlarının varlığının görülmesi hâlinde bununla ilgili çalışma yapılması gerektiğinin ifade edilmesi ya da bahsettiğiniz koruyucu önlemler için çocuğa oyun yoluyla belki iyi dokunmanın, kötü dokunmanın nasıl olduğunun anlatılması ya da -daha önce bahsedilmişti- bu tarz olaylardan sonra en iyisinin yer değişikliği olduğu, o ailenin başka bir yere, başka bir mekâna taşınması, böylelikle sonuçların en aza indirgenmesi noktasında belki yardımcı olunabilir. Yani illa Aile Bakanlığı olmak zorunda değil, sadece imkânı daha fazla olduğu için soruyorum: Böyle bir koordinasyon yapılırsa sistem oluşturmak bakımından hangisinin daha fazla katkı sağlayacağını düşünürsünüz?
Bir de çok minik bir düşüncemi de ifade etmek, daha doğrusu bilgiyi teyit etmek istiyorum. Malum, 6284 1997 yıllı yasadan sonra çıkartıldı yani zaten 1997 yıllı yasada uzaklaştırma vardı ama 6284'teki kapsam genişletilirken özellikle bu şiddet gösteren kişinin, şiddet failinin tedavi alması noktasında çok fazla tartışma yapıldı yasanın mutfağında ama kişi kendi isteğiyle gitmezse, psikolojik tedavi almazsa mahkeme kanalıyla gönderildiğinde hiçbir katkı sağlamayacağı sonucuna varıldı. Yani bu konuda hemfikir miyiz? Mesela böyle bir taciz olayında, cinsel tacizde saldırgan eğer kendi isteğiyle gitmezse, mahkeme onu zorla gönderirse sonuç alabilir miyiz? Bu noktada düşüncelerinizi açıklarsanız sevinirim.
Teşekkür ederim.