KOMİSYON KONUŞMASI

HÜSNÜYE ERDOĞAN (Konya) - Şimdi, tabii ki bizim için bilimsel araştırmalar çok değerli. Özellikle yanlış anlaşılmasını önlemek için şunu söylemek istiyorum: Seçilen denekler nasıl seçildi? Yani, popülasyon olarak hangi popülasyondan irdelenip alındı? Veya, direkt okula girildi de bir sınıftaki herkese mi dağıtıldı, fakülteye veya işte yüksekokula? Artı, bizim insanımızda, basınımızda şöyle bir algı var: Çocuk istismarı dediğiniz zaman en ağır şekli anlaşılıyor. Dolayısıyla, yüzde 10 gibi bir rakamı yarın bu tutanakları alıp inceleyen basın bunu direkt en ağır şekliyle böyle kuvvetlendirerek o cümlelerle verecek. O yüzden "yüzde 10" derken aslında dikkatli olmak lazım. Yani, siz de bir akademisyen olarak... Ben de bir akademisyen eşiyim, aile hekimiyim, Komisyon üyesi değilim ama ilgimi çeken bir konu olduğu için katılmak istedim. Dolayısıyla, böyle araştırmaları verirken çok daha net cümlelerle söylemek lazım. Yani, aslında bu çocuk istismarı derken biz şunu kastediyoruz, bunu kastediyoruzu açarak vermek lazım, yarın bu basında çok farklı algılanır "Yüzde 10. Eyvah, biz ne yaptık, ne ettik!" gibi. Tabii ki her şeyi konuşalım ama rakamları oynayacak veya cümlelerin içinde farklı şekilde kullanılacak şekilde olmasın diye dikkatli olmak gerekiyor diye düşünüyorum.

Tekrar başa dönerek söylemek istiyorum: Bilimsel araştırmalarda yani popülasyonun neresinden seçildi? Hani suç oranına yakın kişilerle veya işte hani dedik ya hayatın başındaysa belli bir şeyde de bu insanlar böyle suçlanıyor veya o yaşadığı şeyi algılayarak veya onu hissederek ileriki yaşama devam ediyor. Yani, öyle yakın kişilere eğer bu sorular sorulduysa tabii ki popülasyondaki yüzde yüksek çıkabilir. Yani, onu siz akademisyen olarak mutlaka irdelemişsinizdir ama ben de burada dikkat çekmek istiyorum.

Teşekkür ederim.