KOMİSYON KONUŞMASI

BİHLUN TAMAYLIGİL (İzmir) - Sayın Başkan, Sayın Bakan; tabii, Çek Kanunu ve Çek Kanunu'yla ilgili olarak yapılan düzenlemeleri, ilk başta Sanayi Bakanlığından gelen açıklamada 2 maddeyle ilgili değişiklik yapıldığını; birincisi, karekod ile yapılan düzenlemeyle bilgi ve istihbarat noktasında bir etkinlik sağlandı. İkincisi de adli ceza olarak yeniden düzenlemeler olduğu yönünde bir tanım yapıldı, amaç olarak bugün önümüze gelen taslaktaki, tasarıdaki maddelerin.

Şimdi bir şeye karar vermek lazım. Çek keşide eden kişi potansiyel suçlu mudur ya da bizim burada konuştuğumuz dolandırıcılık fiilini ortaya koyan çek kullanıcısı açısından bir yasal düzenleme midir? Yoksa, çek kullanıp ekonomik bir eylem ortaya koyan, iş dünyasındaki kişilerin dönem içinde maruz kaldıkları, istenmeyen şartlarda ortaya çıkan sorunları çözmek üzere mi bir yasal düzenleme yapıyoruz? Biz bu ikisini aynı kefeye koyup aynı adli bakış açısıyla birleştirirsek, o zaman farklı arkadaşların farklı başlıklarda dile getirdiği sorunların da çözümünü yaratmamış oluruz. Bugün şikâyet, dolandırıcılık maksatlı, parasını ödemeyen bir çek kullanıcısını sorgulamaksa, onu zaten Adalet Bakanlığı düzenlemesini yapıp burada hiç tartıştırmadan bir kanun maddesi hâline dönüştürür. Ama, burada ekonomik bir birim olarak görev yapan bu Komisyon, yine ödeme araçlarından biri olan çek konusunda hem ekonomik birimleri ve aktörleri rahatlatıcı hem kontrolü ortaya koyacak hem de bununla ilgili o kadar teknolojik birtakım yapılanımlar... Vergiyle ilgili mesela, Maliye Bakanlığımız dile getiriyor. Şimdi, siz "karekod" dediniz. Karekodla ilgili uygulamada, ben çeki aldığım zaman çeki hazırlayan kişinin riskini ne kadar göreceğim? Bu riskle beraber, o riskle beni uyaracak olan ve onu takip edecek olan, o karneyi oluşturan banka ne kadar takip edecek? Ve sistemin işleyişinde "Bu karekodu aldık, buraya koyduk, aman ne kadar güzel bir teknolojik gelişme yaptık, adını da bunun önceden risk uyarıcı bir uygulama olarak koyduk." deyip bakmam. O zaman, bu karekod uygulamasını baştan sona sistemi sigorta edecek bir bakış açısıyla koymak lazım. Çek Yasası'nda cezai hükümleri de ortaya koyarken -yine tekrarlamak istiyorum- iş hayatındaki nakit akışını sağlıklı hâle getirecek bir yöntem olarak, görerek yapılacak çalışmayla, kötü niyetli, dolandırma maksatlı çeki kullananı aynı kefeye koyup cezalandırmayacak bir bakış açısını bu değerlendirmelerin içine dâhil etmek gerektiğini düşünüyorum. Karekod konusunda çalışmalar hangi noktadadır, nasıldır, çapı nasıl olacaktır, katılımcıları ve takibinde imkânlar daha da nasıl geliştirilecektir diye sormak istiyorum.

Teşekkür ederim.