İZZET ÇETİN (Ankara) - Sayın Bakan, kısa bir sorum olacak.

Biliyorsunuz, Türkiye'de bu yıl kısmi bir kuraklık olduğu için, yağış olmadığı için özellikle Ankara yaz aylarında içme suyunda büyük sıkıntı yaşadı. O nedenle de Ankara'da, sağlık açısından, sudan kaynaklandığı iddia edilen pek çok hastalıklar yaşandı. Siz "Ankara'da yaklaşık 500 numune incelendi. Şu anda Ankara'nın kullanım ve içme suyunda vatandaşımızın sağlığıyla ilgili en ufak sıkıntılı bir durum söz konusu değil. Suyun rengi ve kokusu konusunda, büyük oranda Kızılırmak'tan daha önce Ankara'nın kullandığı su miktarı arttı. Koku ve renk de Kızılırmak suyundaki sülfat oranının yüksekliğinden kaynaklandı." derken, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı halkla alay edercesine, aynı konuda, bakınız, "Evde tesisata bakmazsanız tabii ki sarı su akar." diyerek halkla alay etti. Görüntülerini de getirdim buraya, herkes de görebilir.

BAŞKAN - Efendim, soruya geçelim.

İZZET ÇETİN (Ankara) - Şimdi, bu konuya ilişkin olarak daha evvel, 1986'daki Çernobil kazasından sonra zamanın Sanayi ve Ticaret Bakanı da radyasyonlu çay içerek halkı çay içmeye teşvik etmiş ve çok olumsuz sonuçlarını yaşamıştık. Şimdi, burada kendisi şişelenmiş su içen Sağlık Bakanı olarak -ki Halk Sağlığı Merkeziniz de bu suların içilemeyeceğini söylemesine rağmen- hiç uyarma girişiminde bulundunuz mu? Birazcık sorumlu davranma konusunda ikaz ettiniz mi?