KOMİSYON KONUŞMASI

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Şimdi, Sayın Bakan, burada 3'üncü fıkrayı çıkarıyoruz, çıkarmayı teklif ediyoruz ama burada (1)'inci fıkraya da sanki şartlı mülteciyi de eklememiz lazım. Mesela, geçtiğimiz maddeye de, turkuaz kartla ilgili de -her ne kadar geçtiyse de- yani oraya mesela "geçici koruma" veya "şartlı mülteci" diye bir şey yazarsanız kamuoyu biraz rahatlar.

Bakın, bunları samimi bir şekilde söylüyoruz. Bunlar bizim gerçek endişelerimiz. Burada kayıtlara geçiriyoruz, sizleri bildiğimiz kadarıyla bilgilendirmeye çalışıyoruz. Samimi endişelerimizin hiçbirini gidermediniz. Biz bunları yarın konuşuruz Sayın Bakan çünkü endişelerimizi halkla paylaşmak mecburiyetindeyiz. Konuşacağız, her yerde konuşacağız ama burada bir mutabakat sağlar isek o zaman... Kalkıp da bunun üzerinden particilik yapmaya gerek yok ama bunlar bizim samimi endişelerimiz. Bakın, zaman zaman teknik muhalefet yaptığımız olur, hem Genel Kurulda teknik muhalefet yaparız hem de komisyonlarda yaparız. Yani, bir virgül koyarız, bir "Bakanlar Kurulu tarafından" yerine "Bakanlar Kurulunca" yazarız, konuşma hakkı elde ederiz ama Sayın Başkan burada konuşmalarımızı engellemediği için rahat rahat konuşuyoruz. Böyle bir teknik muhalefet yapmaya ihtiyacımız yok. B planımız var teknik muhalefet açısından. Her maddeye de önerge vermiyoruz dikkat ederseniz. Yani, biz burada endişelerimizi paylaşıyoruz. Bu endişelerimizi biz halkla da paylaşacağız. Bu turkuaz kart sizin başınızı ağrıtacak. Orada eğer bu geçici korumayı hariç bırakırsanız hiç olmazsa biz de bunu konuşmayız.

12'nci maddeyi konuşuyoruz. 12'nci maddenin (1)'inci fıkrasında, burada yine çalışma hakkı verilmezlere çalışma izninin mahiyetini konuşuyoruz. Buraya şartlı mülteciyi de eklersek onlar da çalışma izni almazlar.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Geçici korumada turkuaz kart yok, niye ısrarla var olduğunu söylüyorsunuz?

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Ekleyelim, ne var orada?

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Hayır, geçici korumada yok zaten niye ekliyoruz, onu anlayamıyorum.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Yok da mesela, her zaman AKP'nin de sıkışınca "Kardeşim, yazmıyor ki burada." dediği gibi, ben de aynı şeyi söylüyorum, yazmıyor ki burada. O anlam çıkıyor olabilir, o benim yorumum. Demin İç Tüzük'te bütün komisyonların geleneğini yok ettik, eller kalktı, indi.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Öyle bir şey yok burada yani.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Yok. Ben de onu söylüyorum. Olmayınca yok anlamını taşıyor.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Ama, başka bir şey söyleyeyim. Çok başka kanunlarla ve bizim kendi kanunlarımızla buna ait bir kısıtlama getirilmiş.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Tamam, tahkim edelim, güçlendirelim.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Niye durup dururken duplikasyon yapıp da bunu şey yapayım.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Mahzuru ne Sayın Bakan?

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Faydası ne?

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Faydası şu: Bizim gerçekten bu işte samimi olduğumuzu gösterecek.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - O zaman her maddeye bunu yapalım, her maddeye bütün endişelerimizi yazalım.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Her maddeye...

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Bakın, bir şey söyleyeyim: Kanun yapma tekniği açısından da anlamakta inanın zorlanıyorum. Yani, bu kanun dediğimiz işi biz çerçeve olarak yapıp bırakacağımıza bu tip endişelerle hem Meclisi hem bürokrasiyi hem siyasi partileri hem komisyonları neredeyse kanun yüküne döndürdük. Gerek yok bunlara. Yani, bu kadar net, sarih, açık bir şey var burada.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Sayın Bakan, kanun yapma tekniğini 28'inci maddede konuşacağız. Bakın, hiç bana "kanun yapma tekniği" falan demeyin.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Bunu konuşuruz.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Açsınlar, şimdiden baksınlar bürokratlar. O 28'inci maddenin vahametini... Hadi, bu, kamuoyuyla paylaşılacak bir şey değil çünkü teknik bir şey ama hakikaten biraz garip olmuş yani ancak bu kadarını söyleyeyim.

Burada da, 12'nci maddenin (1)'inci fıkrasında şartlı mültecileri eklemediğiniz zaman şartlı mülteciler çalışabilirler yani onlara da ikamet izni olması çalışma hakkını vermez kapsamına almamız lazım. Yani, ikamet izni var ama ikamet izni olması çalışma hakkını vermez kapsamının içerisine şartlı mültecileri de eklemekte yarar var, bu bir.

İki: (3)'üncü fıkrayla ilgili, yine, bakın, burada Anayasa'ya aykırılık da var. Bakanlar Kuruluna aşırı bir yetki veriyorsunuz. Bunu genel görüşmede de söyledik, burada da söylüyoruz, bunun çıkması lazım. Yani, Bakanlar Kurulu aşırı yetkiyle donanmamalı. Bakanlar Kurulu kimden teşekkür ederse etsin burada kanunlar konuşmalı, Bakanlar Kurulu değil. (3)'üncü fıkrayı eğer çıkarmaz iseniz bu durumda bütün yaptığımız iş anlamsız hâle gelir çünkü biz burada ne karar verirsek verelim, Bakanlar Kurulu bir şekilde bizim yaptığımız kanunları, kendini yasamanın da üstünde görerek, canının, keyfinin istediği şekilde koşturabilir. Bu iyi bir şey değil Sayın Bakan, onu söylemeye çalışıyoruz.

Teşekkür ederim.