| Komisyon Adı | : | SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU |
| Konu | : | Uluslararası İşgücü Kanunu Tasarısı (1/727) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 28 .06.2016 |
AYTUĞ ATICI (Mersin) - Teşekkür ederim eleştiriler için. Yani samimi olduğunuzu beden dilinizden hakikaten ben anladım. Gerçekten samimi bir şekilde anlattınız. Teşekkür ediyorum.
Evet, benim bir sıkıntım var, gerçekten. Ailemde yok yani öz geçmişime bakarsınız her şey meydanda. İş hayatımda yok mesleki başarılarımı ölçebilirsiniz. Beni asistanlarıma, öğrencilerime sorabilirsiniz. Benim sıkıntım AKP yönetimidir, AKP zihniyetidir. Beni böyle gergin yapan, beni böyle huysuz yapan, beni edebimi aşmamak için kendimi çok zorlamaya teşvik eden AKP'nin Türkiye'yi yönetim anlayışıdır. Her birinizin kendi mesleklerinizde otorite olduğunu, belli bir hayat tecrübesi olduğunu görüyorum. Genellikle Meclisin arkasında otururum, genellikle. Sürekli izlerim Meclisi kim kiminle ne yapar, nasıl şakalaşır, nasıl öpüşür, nasıl yanak alır hepsini izlerim.
ALİM TUNÇ (Uşak) - Hayırdır?
AYTUĞ ATICI (Mersin) - Efendim.
BAŞKAN - Alim Bey, bitirelim efendim.
Buyurun efendim.
AYTUĞ ATICI (Mersin) - Bunun özel bir nedeni yok, otururum keyif alırım. Yani ben kahvede de böyleyimdir, gittiğim her yerde öyleyimdir, bakarım ve bireysel olarak sizlerin gerçekten iyi niyetle, sevgiyle birilerine sarıldığınızı da görürüm. Ancak genel anlamda AKP'nin on dört yıldır, ülkemizi getirdiği noktadan inanın rahatsızım. Hayatımda hiç bu kadar rahatsız olmadım. Sizlerin de AKP'nin yaptığı bu siyasi dönüşüme oy verdiğinizi gördüğüm zaman, bütün masumiyetiniz kayboluyor benim gözümde. Çünkü siz bazen bilerek "evet, bu yanlıştır" diyerek -bu tecrübeyle sabit olduğu için söylüyorum- "Vallahi de yanlıştır, billahi de yanlıştır." ağzınızdan kulağıma -şahsınız için söylüyorum AKP milletvekillerinin bazıları için söylüyorum- "Vallahi yanlıştır." deyip, "Ne yapayım mecburen evet." diyeceğim dedikleri için ben uzaklaşıyorum. Benim başka da hiçbir sorunum yok. Allah rızası için beni bu dertten kurtarın. Allah rızası için.
LÜTFİYE İLKSEN CERİTOĞLU KURT (Çorum) - Bir daha aday olmayın o zaman.
AYTUĞ ATICI (Mersin) - Hayır, milletvekilliği sorun değil. Ben bu ülkenin vatandaşıyım, Allah ömür verdiği sürece de ülkem de gitmeyeceğim. Nerede olursam olayım sizi görüyorum, Tayyip Bey'i televizyonda görüyorum. Bizi bu dertten...
NURSEL REYHANLIOĞLU (Kahramanmaraş) - Siz bizden iyi çalışın, siz gelin o zaman.
AYTUĞ ATICI (Mersin) - Bakın, siz biz meselesi değil Sayın Milletvekili.
BAŞKAN - Peki Aytuğ Bey, ben sizden bir şey istirham edebilir miyim efendim?
AYTUĞ ATICI (Mersin) - Tek istirhamım şudur: Ne olur, ülkenin yüzde 49'unu değil yüzde 100'nü kucaklayın. Ben o zaman düzelirim, benden daha şen şakrak... Ben çocuk hekimiyim, çocuk hekimleri biraz çocuk olur ama benim çocukluğumu çaldı AKP, içimdeki ruhu aldınız. Ben onun için agresifleşiyorum bazen, kendimi zor tutuyorum. Gözümün önünde bir ülkenin kayıp gittiğini, süratle gereksiz yere aşırı muhafazakârlaştığını, insan haklarının yok edildiğini, insanların parçalandığını gördükçe...
HÜSNÜYE ERDOĞAN (Konya) - Oraya geldiğiniz zaman bizim söyleyecek çok sözümüz var.
AYTUĞ ATICI (Mersin) - Ben rahatsız oluyorum.
NURSEL REYHANLIOĞLU (Kahramanmaraş) - Bizden de rahatsız oluyorsunuz.
AYTUĞ ATICI (Mersin) - Geçmişten yaşanan sıkıntıları da biliyorum. Geçmiş güllük gülistanlık değildi Sayın Milletvekili onu da biliyorum. O yüzden beni bu dertten ne olur kurtarım.
Teşekkür ederim.