| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 20 .11.2014 |
ERTUĞRUL SOYSAL (Yozgat) - Teşekkürler Başkanım.
Sayın Bakanım, Plan ve Bütçe Komisyonunun değerli üyeleri, Sağlık Bakanlığının çok değerli bürokratları, değerli basın mensupları; ben de hepinizi sözlerimin başında saygıyla, muhabbetle selamlıyorum.
Görüşmekte olduğumuz Sağlık Bakanlığı 2015 yılı bütçesinin ülkemize ve Bakanlığımıza hayırlar getirmesini, hayırlı olmasını temenni ediyorum.
Sözlerime başlamadan önce, çok Değerli Bakanıma teşekkürle başlamak istiyorum. Malum olduğu üzere, kamu-özel ortaklığıyla ilgili yasa çıktıktan sonra, yapılması planlanan şehir hastaneleri içinde Yozgat da yer aldı ve sağ olsun, belki de ilk şehir hastanesi temelini, bizleri kırmadı, Yozgat'ta beraberce attık, bugün de çok süratli ve hızlı bir şekilde de ilerlemekte. Nasip olursa, 2015'in sonunda da yapıcı firma işi bitirip teslim edecek. Tabii, bununla da kalmadı, bütün, Yozgat'ımızın 13 ilçesinde de bir kısım hastanelerimizin inşaatı bitti, hizmete aldık, bir kısmı devam etmekte, bir kısmı da projeleri bitti, ihale aşamasındadır. Ben bunlar için Bakanıma teşekkür ediyorum.
Yine, doktor, uzman doktor, pratisyen hekim ve sağlık çalışanları noktasında da atamalarda bizlere destek verdiği için de ikinci bir teşekkürümüzü de Bakanımız hak ediyor. Allah ondan razı olsun.
Sayın Başkanım, değerli Komisyon üyesi arkadaşlarım; devletler, kendisini var eden ve yetkilendiren vatandaşlarına her koşulda cevap vermeli, hizmet noktasında talepleri asla geri çevirmemelidir. Günün gerçeklerini göz önünde bulundurarak yeni kapılar aramalı, çağın koşullarına uygun reformlar yapmalıdır. Büyük düşünmenin ve güçlü olmanın tezahürü olan bu yaklaşım devlet olgusunun politik kararlılığı olarak benimsenmiştir. Bu noktada önemli olan ise, bu yaklaşımın hangi düzeyde ete kemiğe büründüğüdür. Başka bir ifadeyle, bir devlet, içinde bulunduğu çağın koşullarına cevap verecek, bunun yanında bir de gelecek vizyonu belirleyecek. Elli yıl, yüz yıl ya da daha uzun bir süre öngörülerek ülkenin sosyal, siyasal, ekonomik, eğitim ve sağlık alanlarında dünyanın en iyisi olma yolunda mücadele edecektir. İnce elenip sık dokunması gereken bu gelecek vizyonu tartışması aynı zamanda ciddi bir motivasyon ve artı değer sağlamanın da kaynağıdır. Somutlaştırmak gerekirse, gelecek vizyonunu ortaya koyamayan bir ülke gideceği limanda kendisini ne tür sürprizlerin beklediğini bilmeyen rotasız bir gemiden farklı olmayacaktır. Köklü bir devlet geçmişine sahip olan Türkiye'nin gelecek vizyon planlaması ilk kez AK PARTİ hükûmetleri döneminde açık bir şekilde ortaya konulmuştur. Bu konuda gerek Sayın Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız hemen her platformda bu konuyu dile getirerek bunun gerekliliğine dikkat çekmişlerdir. Günü kurtarmanın telaşıyla ülkeyi yönetmekten ziyade idare eden sözde kurt siyasetçilerin bu ayıbına milletin iktidarı AK PARTİ son vermiştir. AK PARTİ yaptığı önemli hamlelerle Türkiye'nin köklü ve dinamik yapısına uygun gelecek vizyonu olan bir ülke olduğunu dünyaya bir kez daha hatırlatmıştır. Önce günün koşullarına cevap verecek etkin bir sistem inşa ederek gıpta edilecek başarılar elde eden Hükûmetimiz, bir sonraki adım olan gelecek vizyonu politikalarını ortaya koyarak cumhuriyetin ilanının 100'üncü yılına tekabül eden 2023 ile Anadolu kapılarının Türklere açılışının bininci yılı olan 2071'i hedefleri arasına alan AK PARTİ, bu yönüyle, ülkemiz adına büyük düşünmenin gereğini yerine getirmiştir. Belirlediğimiz gelecek politikası soyut ve afaki söylemlerin tamamıyla arındırılmış, ucuz politik kaygılar güdülmeden, somut, uygulanabilir ve etkin sonuç alınabilir projeler üzerine inşa edilmiştir. Hayatın her alanına dokunan bu projelere geçmeden önce, bundan on iki yıl önce AK PARTİ hükûmetlerinden önceki Türkiye'nin sağlık sistemine kısaca bir bakalım.
Değerli arkadaşlar, her çağ kendisine özgü koşullar üretirken, bu döneme ait bir tablo yorumlarken içinde bulunduğu şartlardan soyutlanamaz. Bu çerçevede, 2000 yılına baktığımızda, 1999 genel seçimlerinde oluşan siyasi tablo ancak iki yıl dayanabilmiş, mevcut aktörler Türkiye'nin hemen her alanında taleplerine cevap vermekten uzak kalmışlardır. Dolayısıyla, günün şartları yeni Türkiye gerçeğini dayatmıştır. Bu toplumsal talepler 2002 genel seçimlerinde AK PARTİ iktidarını doğurmuştur. Yaşanan gelişmeyi bir denklem düzleminde formüle edecek olursak ortaya gayet basit bir işlem çıkacaktır. O da şudur: Milletin haklı talepleri + Sağlıkta reform= AK PARTİ.
Peki, on iki yıl önce Türkiye'de nasıl bir sağlık tablosu vardı? On iki yıl önce mevcut sağlık sistemine göz attığımızda, bugünkü sistemle karşılaştırmanın bile mümkün olmadığını görüyoruz. Aslında herkesin yaşadığı ve çok iyi bildiği bir tablo vardı. Muayene için sabah ezanıyla sıra almaya gidenlerin, günün yarısını ilaç kuyruğunda geçirenlerin, boş yatak olmadığı için serumuyla hastane bahçesinde iyileşmeyi umut edenlerin olduğu bir tablo vardı geçmişte.
KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Sabahtan Atatürk Hastanesine gidin, sabah 4'te Atatürk Hastanesine bir gidin!
BAŞKAN - Arkadaşlar, dinleyelim lütfen.
ERTUĞRUL SOYSAL (Yozgat) - Hastane masraflarını ödemediği için hayatını kaybedenlerin morglarda rehin alındığı, yeteri kadar ambulans olmadığı için hastaların elden ele taşındığı bir sağlık gerçeği vardı. Hatırlandığında bile yüreğimizi acıtan ve hiçbir zaman ülkemize yakıştıramadığımız bir sağlık anlayışı söz konusuydu. İktidara geldiğimiz gün...
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Şimdi heybeyle taşınıyor. (Muhalefet sıralarından "Artık heybeyle taşınıyor, değişen o." sesleri)
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Arkadaşlar, biz sizi dinledik, lütfen dinleyin.
BAŞKAN - Arkadaşlar, lütfen.
ERTUĞRUL SOYSAL (Yozgat) - Sabırlı olun, lütfen.
İktidara geldiğimiz gün buna söz vermemiz gerekiyordu. Zira milletimize verilmiş sözümüz, ilklerin kaynağı olacak projelerimiz vardı, insanımıza hakkaniyetli, erişilebilir ve sürdürülebilir sağlık hizmetinin lütuf olmadığını, en temel hak olduğunu göstermeliydik. Şükürler olsun ki o gün verdiğimiz sözleri bugün yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. On iki yıl önce, sağlıktan eğitime, ulaşımdan enerjiye kadar bugün gerçekleştirdiğimiz projeleri tek tek sıraladığımızda, kimseyi inandıramazdık.
Örneğin, inşaatı devam eden, 3.600 yatak kapasitesiyle Avrupa'nın en büyük hastanesi olan Etlik Kampüsü'nün yapılacağını söyleseydik, bize "hayal" diyeceklerdi. İşte, hayal bile edilmeyecekleri bugün bir bir hayata geçiriyoruz. Bununla da yetinmiyor, eserler zincirimize her gün bir yenisini ekliyoruz.
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Doğru, hayal bile edemezdik(!)
ERTUĞRUL SOYSAL (Yozgat) - Avrupa'nın en büyük sağlık merkezinin inşa edilmesi, koruyucu sağlık hizmetlerinin en üst seviyeye çıkarılması, kara, hava, deniz ambulanslarından oluşan büyük ulaşım filosu, ücretsiz acil sağlık hizmetleri, 100 binlerce kişiye evde sağlık hizmeti, mobil eczaneler, 81 ilde kanser tarama merkezleri, Tür Kök çalışmaları, yine Avrupa'nın en büyük ulusal kurtarma ekibi ve daha nicesi. Saymakla bitmez. İnsanın sağlığını merkeze alan bu hizmetlerimizin sonucunda sağlıktaki memnuniyet oranı yüzde 39,5'tan 75'e çıkmıştır değerli arkadaşlar.
AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Sayın Soysal Bakan adına mı konuşuyor, vekil olarak mı?
ERTUĞRUL SOYSAL (Yozgat) - Bu da doğru yolda olduğumuzun en iyi göstergesi olarak bize güç vermiştir. Türkiye sağlık alanında, Dünya Sağlık Örgütünün tespitiyle, dünyada model alınan ülke hâline gelmiştir. Her alanda olduğu gibi sağlıkta da yepyeni hedef ve ideallerle göz kamaştıran bir ivmeyle yükselmeye devam etmektedir. Sağlık gibi, insan hayatı için en acil konularda bile vatandaşımızın karşısına çıkan bürokrasi engeli yine bu dönemde ortadan kaldırıldı. Vatandaşımız bütün kamu hastanelerinde eşit ve hakkaniyet ölçüsünde yararlanmaya başladı. Temel hedefimiz, halkımızın sağlık hizmetlerine erişimini daha da kolaylaştırmak, önleyici ve koruyucu sağlık hizmetlerinde yepyeni bir dönem yürütmektir.
Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; sağlık sistemimizde kazandırdığımız reformları yeni sağlık tablosunun başlangıcı sayıyoruz ve bu tablo Türkiye 2023 sağlık vizyonunun da ilk adımı olacaktır. Bugünün koşulları gereği en modern ve en etkili sağlık hizmetini sunarken gelecek de göz ardı edilmemiştir. Böyle bir sistemi kurgularken günü kurtarmaya yönelik ucuz bir politikanın içine girilmemiştir. Ciddi bir fizibilite çalışması, yoğun bir emek sarf edilen bu modelin gelecekte sağlık hizmeti alanında nasıl bir yer edineceğinin de hesaplarını yaparak 2023 vizyonu belirlenmiştir. Bu kapsamda, kamu sağlık tesislerinin alt yapısını, kapasitesini, kalitesini, dağılımını daha da genişleterek aile hekimliği sisteminin bütün nüfusa ulaşması sağlanarak birinci basamak hizmetinden daha fazla insanımızın yararlanması sağlanacaktır.
(Oturum Başkanlığına Sözcü Vedat Demiröz geçti)
Anne ve bebek ölümleri analiz edilerek süreçlerde yaşanan sorunların öncelikli olarak çözülmesi sağlanacak ve benzer vakaların yaşanmaması için gerekenler yapılacaktır. Bu bağlamda, illerimizde gebe okullarının açılması koordine edilecek, ayrıca şu an 55 ilde, 85 merkezde, 600 yatak kapasitesine ulaşmış olan anne misafirhanelerinin sayısı da artırılacaktır. Hastanelerimizde doğan her bebek için gerekli temel ihtiyaçlar Bakanlığımız tarafından karşılanacaktır.
Sağlık hizmetinin kalite ve verimliliğini artırmak, sürdürülebilirliğini sağlamak, hasta ve çalışan memnuniyetini üst seviyede tutmak için bütün imkânlar seferber edilecektir.
Bedensel, zihinsel ve sosyal şartları sebebiyle destek ihtiyacı olan kişilerin uygun sağlık hizmetlerine daha kolay erişimini sağlamak adına ilk etapta ülke genelinde işaret dili iletişim ağı kurulacaktır.
Yanık merkezleri ve robotik cerrahi gibi özellikli sağlık hizmetlerinin 29 sağlık bölgesinde yaygınlaştırılması ve kapasitelerinin geliştirilmesi sağlanacaktır.
Değerli arkadaşlar, Türkiye'nin son on iki yılda sağlık alanında elde ettiği başarılar, vatandaşlarımızın başta olmak üzere, bütün dünyanın takdirini kazanmıştır. Öyle ki, sağlık alanında söz sahibi uluslararası kurumlar tarafından örnek ülke olarak gösterilmekteyiz ve sağlık politikalarımız merak konusu edilmektedir.
Hiçbir zaman kendimizi yaptıklarımızla sınırlamadık, bilakis, kaliteli ve adil bir hizmet sunumu için sınırları zorladık. Sağlık gibi hayati bir alanda istenileni verebilmeniz için uzun vadeli projelerinizin olması gerekiyor. Bu bağlamda, Türkiye'nin 2023 vizyonuna yakışan bir sağlık misyonunun alt yapısı da oluşturulmuştur. Bu süreçte, "Önce insan, önce sağlık" diyerek, birey odaklı sağlık politikalarının geliştirilmesine öncelik veren Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanımız Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu ve Sağlık Bakanımız Dr. Mehmet Müezzinoğlu'nun etkin liderlikleri ve siyasi kararlılıkları en büyük desteğimiz olmuştur.
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Sayın Cumhurbaşkanı bir siyasi parti üyesi mi?
BAŞKAN - Lütfen, tamamlıyor.
ERTUĞRUL SOYSAL (Yozgat) - Son on iki yılda sağlıkta önemli gelişmeler olmuştur.
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Hayır, bence yanlış söylüyor, devlet başkanı değil, Cumhurbaşkanı, bir partiyi temsil etmiyor. Bu ifade yanlış bir ifade Sayın Başkan.
BAŞKAN - Lütfen.
Sayın Soysal, tamamlayınız.
ERTUĞRUL SOYSAL (Yozgat) - Adil ve kolay ulaşılabilir sağlık hizmeti sunma yolunda bir dönem hayal bile edilemeyen başarılara imza atılmış...
ADİL ZOZANİ (Hakkâri) - Bu yanlış yazılmış Sayın Başkan.
ERTUĞRUL SOYSAL (Yozgat) - ...bundan sonra da alanında ilk olacak projelere imza atılacağından kimsenin şüphesi olmasın. Sağlık hizmetini lüks ve ayrıcalıklı olmaktan çıkardığımız gibi, bütün vatandaşlarımıza, zengin-fakir ayırımı gözetilmeden adil ve kaliteli bir sağlık hizmetini de biz geliştirdik. Bu yaptıklarımız Türkiye'nin gelecek vizyonu açısından önemli bir bilgi içermektedir ki, vatandaşlarımız gelişmiş bir sağlık sistemine sahip olmanın ayrıcalığını bundan sonra da yaşayacaklardır. Biraz önce dikkat çektiğim gibi, uluslararası kamuoyunda da büyük takdir toplayan Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın başarılı uygulamalarını artık diğer ülkelerle paylaşabiliyoruz. Dünya Sağlık Örgütü ve OECD gibi uluslararası kuruluşlar Türkiye'deki sağlık reformlarının diğer ülkeler için ders kitabı vasfı taşıdığını vurgulamaktadırlar. Bunu hepiniz herhâlde takip ediyorsunuz.
ADNAN KESKİN (Denizli) - Sen bu konuda bir kitap yazsana.
ERTUĞRUL SOYSAL (Yozgat) - Bugün dünya çapında bize özgün bir model olan bu gelişmelerle Türkiye küresel sağlık gündeminde söz sahibi bir ülkedir. Sağlıkta insana hizmeti gaye edinerek reformlara öncülük eden bir Türkiye hep olacaktır, her zaman da vardır.
BAŞKAN - Toparlayınız lütfen.
ERTUĞRUL SOYSAL (Yozgat) - Ben sözlerime son verirken tekrar 2015 yılı Sağlık Bakanlığı bütçemizin hayırlı olmasını temenni ediyor, hepinize saygılar sunuyorum.