Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/728) |
Dönemi | : | 26 |
Yasama Yılı | : | 1 |
Tarih | : | 28 .06.2016 |
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Teşekkür ediyorum.
Öncelikle, bu, soyut kavramda ısrarlıyım. Yani "izah" demek "açıklama" demek yani kanunda bu şekilde yazıp "Biz bunu ikincil düzenlemede belgeleriyle açıklama şeklinde yapacağız." demek uygun olmaz. Kanunda yazmak lazım çünkü bu (1)'inci fıkrada aynen ne diyor? "Mükelleflerce yapılan izah sonucu vergi ziyaına sebebiyet vermediğinin idarece anlaşılması..." "Tespiti" de, idarece tespiti hâlinde... Yani "anlaşılması" deyince, ben anlatacağım, siz de "Tamam." diyeceksiniz. Yani kanundan anlaşılan bu.
BAŞKAN - Zaten tespit olmadan izaha da çağırmak...
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Baştan bir tespit var ama ön tespit var.
BAŞKAN - İşte onu diyorum, onu söylüyorum.
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Yani vergi ziyaı olduğuna dair bir ön tespit var. Mükellef gelip bana anlatacak, ben de anlayacağım ve bitecek. Yani buradaki yazımdan bu anlaşılıyor.
BAŞKAN - Bitmeyecek.
MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Çok soyut yani biraz daha somut yazmak lazım.
Sayın Tamaylıgil'in dediği konuya ben de, biraz önceki "Keyfîliğe yol açar." dediği... Sadece kişiler anlamında değil, idarenin uygulaması açısından da keyfîliğe yol açabilir. Yani aynen bu matrah artırımında yaptığınız gibi, mükellefe olmayan gelirini gelir yazdırdığınız gibi bunda da benzeri bir uygulamaya gidilebilir, vergi daireleri böyle bir yola başvurabilir, çok keyfî uygulamalara yol açabilir.