MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Komisyonumuzun değerli üyeleri, Sayın Bakan, kıymetli bürokrat arkadaşlarım, kıymetli basın mensupları; hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Evet, 18 ayrı kanunda değişiklik yapan 78 maddelik bir torba düzenlemeyi görüşüyoruz. Tabii, torba kanun düzenlemeleriyle ilgili bugüne kadar o kadar çok şey söylendi ki maalesef Hükûmet, AKP zihniyeti kendi verdiği sözleri dahi tutmayarak bu işe aynen devam etmekte. Geçmişte uzun yıllar Plan ve Bütçede kaldığım için biliyorum Başkanım, daha önceden de sürekli bu eleştirilerimizi dile getirdik. Gelen söz verdi, Başbakana kadar sözler verildi ama maalesef bu sözler tutulmadı. Bizim oğlan bina okur, döner döner yine okur yani yine bildiğini Hükûmet okumaya devam ediyor. Tabii, torba kanun düzenlemesinde açıkçası kötü niyetli düzenlemeler için bir fırsat doğuyor, biraz da bu amaçla bu torba kanunların tercih edildiğini düşünüyorum.

Yani şimdi şu 78 maddenin tek tek hepsini tam incelemedim ama büyük çoğunluğuna katılacağız. Belki daha gelişmesi için, daha iyileşmesi için katkı vermeye çalışacağız. Buna benzer torbaya genelde tasvip görecek maddeler konuyor ama araya kimsenin tasvip etmeyeceği, özel, adrese teslim maddeler de sıkıştırılıyor. Geçmişte bunun örneklerini çok yaşadık yani şu anki torba için söylemiyorum Sayın Bakan. Torba kanunlar maalesef bu amaçla da kullanılıyor.

Bir diğer konu, bu düzenleyici etki analizi. Dağıtacağım dediniz ama dağıtmadınız herhâlde ben dışarıdayken falan, hâlâ o da gelmedi. Niye peşin dağıtmıyoruz anlamıyorum Sayın Bakanım. Yani belki genel değerlendirmede oradan istifade edecektik.

Bir diğer konu Sayın Bakanım, kamuoyunun beklentileri var, verdiğiniz sözler var. Hemen hemen vergi kanunlarının hepsinde değişiklik yapan bir torba var önümüzde ama bir rant vergisi sözü verdiniz, onunla ilgili bir düzenleme yok.

Yine, şoför esnafına "ÖTV bizden aracınızı yenilerseniz." dediniz. Bakıyorum, vergi kanunlarıyla ilgili bir düzenleme yapılıyorsa herhâlde bu verdiğiniz sözlerin öncelikli olarak burada yer alması gerekirdi.

Yine, asgari ücret 1.300 lira yapıldı ama ekimde bu gelir vergisi tarifesine takılacağı için düşüyor. Yani onunla ilgili tedbirin de şimdiden alınması gerekirdi diyorum, bu torbada onu da göremiyorum.

Yine Sayın Bakan, bu emekli promosyon işi artık, bilmiyorum... Emekliler umudu kesti açıkçası. Yani sekiz yıldır siz memura, hatta milletvekiline dahi vereceksiniz ama sekiz yıldır emekliye bu promosyonu bir türlü vermeyeceksiniz, bu işi beceremeyeceksiniz. Artık ne diyeyim, yani sözlere de artık itibar etmiyorum. Çünkü bu düzenlemede de... Gerçi bankalarla yapılacak bir anlaşma bu ama hâlen bu işin çözülmemesi gerçekten çok ayıp.

Bir diğer konu, taşeron çalışanlar kadro bekliyor, verdiğiniz sözlerin realize edilmesini bekliyor ama bir torba kanun geliyor, bakıyoruz yine bu düzenleme yok.

Sayın Bakan, bu düzenlemeleri reform olarak addettiniz. Öncelikle şunu ifade edeyim: Onuncu Kalkınma Planı biliyorsunuz 2013 yılında kabul edilmişti, 25 öncelikli dönüşüm programı orada ilk defa yer almıştı. Bakıyoruz, bu reform anlamında yapılması gerekenlerle ilgili katedilen çok bir mesafe yok.

Buradaki maddelerin hepsine de reform demek bana göre doğru değil Sayın Bakan. Yani böyle her maddeye reform dersek o zaman reformun bir anlamı kalmaz, reform demenin anlamı kalmaz. Çok detay düzenlemelerin reform diye adlandırılmasının doğru olmayacağını düşünüyorum.

Sayın Başkan, yine Komisyonda bildiğim kadarıyla Gelir Vergisi Kanunu Tasarısı'yla ilgili görüşmeler devam ediyor, yanlış bilmiyorsam. Şimdi, bu torbaya bakıyoruz, Gelir Vergisi Kanunu'yla ilgili birçok maddesinde değişiklik yapan düzenlemeler var. Biz şimdi yani hangisine itibar edeceğiz Sayın Bakan? Yani bu tasarıda Gelir Vergisi Kanunu'yla ilgili yaptığınız değişiklikler mi daha esas yoksa Gelir Vergisi Kanunu Tasarı'sıyla ilgili önerdiğiniz düzenleme mi daha esas? Yani bu konuda...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Geri çekildi diye biliyorum.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Geri mi çekildi, vardı ya?

BAŞKAN - Alt komisyonlar çalışıyor şu anda.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Bu kitap olsun şeklinde farklı usulüne ve yöntemine ilişkin önerileriniz oldu. Arkadaşlar o konuda bir hazırlık yaptılar, sizlerle onları paylaşacağız, beraber istişare edeceğiz. Yok geri çekilmedi.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Sayın Bakan, açıkçası yani bir reform yapacaksak Gelir Vergisi Kanunu çıkarmak bir reformdur yani bunun altını çizerek söylüyorum ama maalesef kaç bütçedir ben iyi hatırlıyorum siz, sizden önceki Sayın Bakan Sayın Şimşek sürekli her bütçe konuşmasında da bu sözü verdiği hâlde Gelir Vergisi Kanunu, Vergi Usul Kanunu'yla ilgili düzenlemelerin, reformların yapılacağı sözü verilmesine rağmen yapılmadı. Yani reform yapacaksak, oturalım bu köklü düzenlemeleri yapalım. Yani böyle o kanundan şu kadar madde bu kadar madde yaparak yani bunu da reform diye adlandırmayalım.

Gelelim esas meseleye, tabii maddelerle ilgili söyleyeceklerimiz var ama şimdi geneli üzerinde konuştuğumuz için madde içeriklerine fazla girmiyorum. Yalnız bu varlık barışı meselesiyle ilgili birkaç söz söylemek istiyorum. Bir defa, Sayın Bakan bu konuyu anlatırken, izah ederken, yani gerçi ben tebessüm etmedim ama işte vah biri tebessüm ediyor...

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Ben kimseye "Tebessüm etti." demedim.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Yo yo, dedin ama.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Hayır, genel manada...

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - "Birileri tebessüm ediyor." dedin. Tebessüm kişiye edilir, başkası etmez herhâlde.

Yani oradan vardığın sonuca takıldım ben. Yani "Tebessüm ettiğine göre bu konuda kötü düşünüyor yani bunu böyle düşünmeyin." der gibi bir açıklama yaptınız.

Bir de çok masum, çok sıradan bir işmiş gibi anlattınız. Ben biraz da şaşırdım sanki 78 milyonun İsviçre'de, Almanya'da, bilmem nerede paraları var, bu sıradan bir işlem yani bununla ilgili bir düzenleme yapıyoruz, Vedat Bey de katılır benim sözlerime. Yani bunun kara para aklama olduğu apaçık Sayın Bakan yani bunu farklı yönlere götürmeyelim. Yani o paralar hangi yollarla elde edildi bilebiliyor musunuz? "Araştırmayacağım" diyorsunuz, "Getir, ekonomiye alayım." diyorsunuz. Yani onun içinde uyuşturucu kaçakçılığından elde edilen para var, petrol kaçakçılığından elde edilen para var, her şey var, rüşvetler var, ihaleye fesat karıştırmalar var yani suçluluğunu ortadan kaldırmıyor, onu biliyorum ama o paranın kaynağı yani yüzde 90'ı, yüzde 99'u bu şekil, çok masum olan... Niye duruyor? Kayıt dışı olduğu için biz de yani kara para olduğu için.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Bu coğrafyanın batı tarafında o paralar orada legal bir şekilde uluslararası bütün düzenlemelere tabi bir şekilde duruyor.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Bir de Sayın Bakan, onu tabii uzun uzun tartışacağız maddede de yani gerekçeyi açıkçası tam anlatmadınız yani şöyle bir duruma mı geldik, ki göstergeler bunu gösteriyor: Şu anda vadesine bir yıl kalan kısa vadeli borçlarımızla bir yıllık cari açığımızı topladığımız zaman kabaca 200 milyar dolar ekonominin ihtiyacı var yani kabaca 200 milyar dolar paraya ihtiyacımız var, bunu bir şekilde bulmamız lazım ki uluslararası gelişmeler de eskisi gibi artık para bolluğu yok, para bulamıyoruz. Yani şu an biz 50 sente muhtacız, o nedenle böyle bir düzenleme yapıyoruz mu? Bir gerekçe söylemediniz. Ben göstergelerden, gelişmelerden böyle bir yorumda bulunuyorum. Yani "Para gelsin de nasıl gelirse gelsin, vergi de almayacağım, istersen başkasının üzerine de getirt." Yani bunların gerekçesi ne? Daha önceki düzenlemelere göre niye farklılaşmaya gittik? Niye vergi almıyoruz? Niye başkasının üzerine getirileni de kabul ediyoruz? Yani bu konularda gerekçe sunmadınız.

Bir de bu konuda hani Emin Haluk Bey sormuştu yani talep var mı hiç size? Yani şu anda gidelim, Konya'ya götüreyim sizi, organize sanayi bölgesine götüreyim. Benim Konya'daki sanayicim, esnafım şu anda vergi borçlarına yapılandırma bekliyor, yani böyle şey değil, matrah affı bekliyor çoğu. Yani yurt dışına sağlıyorsan yurt içine niye sağlamıyorsun? Yani bunu niye tek bacaklı getirdin? Özünde karşı olduğum için yani ama içeriği dikkate almıyorsun, yurt dışındaki paraları getirmeye çalışıyorsun yani ben özellikle oraya vurgu yapmak istedim.

Bu konuyu daha çok tartışacağız. Herhâlde çok hatırlı kişiler var ki isminin ortaya çıkmasını istemiyor. Yani dışarıda parası olup da genelde herkesin bildiği, tanıdığı kişiler var, herhâlde o nedenle getirildi, bir gerekçe de söylemediniz yani isim gizli tutma imkânını niye verdik, söylemediniz. Bu konuları maddede de uzun uzun konuşuruz.

Ben teşekkür ediyorum şimdilik Sayın Başkanım.