İSMET UÇMA (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; hepinizi saygı, sevgi ve muhabbetle selamlıyor, özellikle Yeşilköy Havalimanı'nda meydana gelen terör olayını, teröristleri ve teröre destek veren ulus içi ve uluslararası güçleri şiddetle ve lanetle telin ediyorum.

Ülkemiz ne zaman doğru bir adam atsa, hamle yapsa bunu provoke etmek için elden gelen her şeyi şer güçler yapmaya devam ediyorlar ama dünyanın hiçbir yerinde anarşiyle, terörle hiç kimse hiçbir istediğini sonlandıramamıştır. İnşallah, ülkemizin birliği, beraberliği, kardeşliği, bütünlüğü içerisinde ve herkesin destek olması şartıyla bu beladan da kısa zamanda ülkemiz inşallah kurtulacaktır.

İki sebepten dolayı bugün bu olayın yapıldığını düşünüyorum: Birisi, turizm sezonudur, bunu provoke etmek ve ülkemizin turizm gelirlerinden hak ettiği sonucu almaması için. Bir diğeri de ülkemiz artık, komşularıyla normalleşme sürecine girmiştir, bunu provoke etmek içindir.

Millî Eğitim Komisyonumuz gerçekten de... Arkadaşlarımız bazen heyecanlansalar da sevgili doktorum Ceyhun Kardeşim de zaman zaman heyecanlanıyor ama kendisini kutluyorum, iyi çalışıyor dersini maşallahı var, Gaye Hanım öyle, Mustafa Bey öyle, Yusuf Hoca öyle, herkes öyle ama gördük ki bu tür millî konular eğitim, öğretim...

HALİL ETYEMEZ (Konya) - Lezgin Botan da var.

İSMET UÇMA (İstanbul) - Evet, üstat da var, herkes çok çalışıyor.

Bunu şunun için söylüyorum: Yani, birlikte karar almalara biraz da katkı verecek üsluplar olması için söylüyorum ve gördük ki Sayın Başkanımın riyasetinde, ilk defa, partiler üstü iktidarıyla muhalefetiyle ittifak edilerek bir konuyu gerçekten siyasi kaygılar üstü bir bilinç ve duyarlılıkla buna emek verildi, emeği geçen herkesi kutluyorum.

Bu doğu, güneydoğuyla ilgili çok çalışmamız gerektiğini, yeniden üretimler yapmamız gerektiğini, topyekûn bir yaklaşım sergilememiz gerektiğini, sadece öğretmen boyutuyla halledilemeyecek kadar ciddi bir husus olduğunu ifade ediyorum ama şu muhalefetteki arkadaşlardan bir söz almak istiyorum izinleri olursa. Biliyorsunuz, biz bunu kadrolu olarak atamış ve beş yıllık süreyle kalma zorunluluğu getirmiştik, Anayasa Mahkemesi bunu bozmuştu. Şimdi, benim arkadaşlarımdan istirhamım şu: Biz bakanımızı ikna edebileceğimizi düşünüyoruz hep birlikte. Yani, görüldü ki Millî Eğitim Komisyonunda Bakan herkesin bakanı, her milletvekili ülkenin milletvekili ve sorunlara ortak değiniler, ortak dokunuşlar söz konusu ama burada gerçekten de Komisyon Başkanımı kutluyorum, çok büyük katkısı ve emeği var bu dilin kullanılmasında, bu emeğin verilmesinde. Ben diyorum ki kadrolu öğretmenlerimiz en az beş yıl atandıkları yerde kalmak kaydı şartıyla, gelin, biz bu sözleşmeliden vazgeçelim, kadrolu atayalım ama bunu Anayasa Mahkemesine götürmeyelim. Götüren birisi olursa da birlikte direnelim. Bak, Ceyhun Hocam, bunu Anayasa Mahkemesine götürmemek lazım ama öncesinde olduğu gibi. Ben muhalefetten, muhalefetteki arkadaşlarımdan bu sözü almak kaydıyla bunu öneriyorum.

Hepinize saygılar sunuyorum, sağ olun.