BURHANETTİN UYSAL (Karabük) - Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; burada hukuki bir çözümsüzlük var. 1981'de kabul edilen 2547 sayılı Yasa'nın 60 (a) bendi yasama organı üyelerinin yasama görevleri bittikten sonra ne hâlde döneceklerini belirtiyor. Daha sonra 2005 yılında 5335 sayılı bir Yasa çıkıyor ve bu Yasa'da emekli maaşlarını kimlerin alacağını belirliyor ve i) maddesinde de 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 60'ncı maddesinin (a) fıkrası uyarınca yasama organı üyeliğinin bitiminden sonra öğretim üyesi olarak atanmış olanlar bu milletvekilliği maaşlarını alabileceğini belirtiyor. Sadece bu milletvekilleri için değil, "Cumhurbaşkanlığına seçilenler, dışarıdan Bakanlar Kurulu üyeliğine atananlar, yasama organı üyeliğine seçilenler, mahalli idareler seçimleri sonucunda görev alanlar, sadece toplantı veya huzur ücreti ya da hakkı ödenen görevleri yürütenler ile yönetim ve denetim kurulu üyeliği ücreti karşılığında görevlendirilenler, vakıf üniversiteleri..." diye devam ediyor.

Şimdi, yasama organının bir görevi var, eğer ülkede bir yanlış uygulama varsa bunu düzeltmesi gerekiyor, hele hele bu yanlış uygulamadan yasama organı üyeleri etkileniyorsa buna daha acil bir çözüm bulunması gerekiyor. Şimdi, bu yasaya istinaden Sayıştayda problem çıktı. Elimizde Sayıştay kararları var, milletvekilliği yapmış arkadaşlarımızın bir kısmı milletvekilliği emeklilik maaşını alıp aynı zamanda öğretim üyeliğini maaşını alırken bir kısmı alamıyor. Bizim Meclis olarak çıkardığımız bu yasanın hemen düzeltilmesi gerekiyor. Burada İstanbul Teknik Üniversitesinde görev yapan Profesör Hocamız İsmail Hakkı Biçer Sayıştaydan karar çıkarttırmış, Sayıştay kararını aynen okuyorum: "Tüm bu açıklamalar çerçevesinde milletvekili emeklisi Profesör Doktor İsmail Hakkı Biçer'in kurumuna dönmesi sonucu bulunduğu kadroda verdiği hizmet karşılığı maaş ve diğer özlük haklarının ödenmesinde hukuka aykırı bir husus bulunmamaktadır." Bu arkadaşımız yıllardır zaten maaşını alıyor. Buna benzer yine Fırat Üniversitesinde çalışan bir arkadaşımız için yine Sayıştayın ayrı bir kararı var, sonucunu okuyorum: "Bu itibarla yasama organı üyeliğinin bitiminden sonra öğretim üyesi olarak atanmış olan Profesör Doktor İbrahim Kavaz'ın aylık ve diğer mali haklarının yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca kendisine ödenmesi gerektiğinde konuya ilişkin olarak yapılan işlemlerin yasal düzenlemelere uygunluğuna oy çokluğuyla karar verilmiştir." Bunun gibi çok fazla örnek var, burada bir haksızlık yapılmıyor. Bu 2005'te çıkarılan yasa daha önceki yasayla tam bir tezatlık teşkil etmesinden dolayı üniversitelerin bir kısmı 2547'nin 60 (a) bendini uygularken bir kısmı da sonradan çıkmış 5335 sayılı Yasa'yı uyguluyor. Bunun çözümünü burada biz bulacağız, başkası bulmayacak.

Teşekkür ediyorum.