| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Petrolleri A.O. Genel Müdürlüğünün (TPAO) 2013 ve 2014 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 28 .04.2016 |
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Burada bir "madde gizi" ifadesi kullanılmış da Başkanım, önce bu gizlilik neyin gizliliği anlayamadım.
BAŞKAN - Bu, daha önceki Petrol Kanunu'ndan kaynaklanan bir gizlilik söz konusuydu. Bir alışkanlığın yansıması diyebiliriz.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Teşekkürler Başkanım.
Maden Tetkik Arama sondaj çalışması sonunda Konya Ereğli ve Niğde Bor havzasında 8 milyar ton petrol üretebilen şeyl kaya, potansiyel kaynak rezervi tespit edildi. Isıtıldığında petrol ve doğal gaz üretebilen söz konusu kayalarda 2,6 milyar varil ile 8,3 milyar varil arasında petrol çıkarılabileceği hesaplanıyor. MTA raporuna göre Orta Anadolu Endüstriyel Hammadde Arama Projesi çerçevesinde Ereğli-Bor havzasında 2006 yılında başlatılan çalışmaların meyvelerini almaya başlamış. Proje kapsamında üretilen çalışmalarda 2007 yılında Niğde Bor Badak Köyünün kuzeyinde açılan 1.168 metre derinliğindeki araştırma kuyusunda 1.305-1.168 metre arasında sıvı petrol bulgusuna rastlanmış. 2008 yılında Konya Ereğli Yeniköy ve Acıkuyu Köyü çevresinde açılan 8 kuyuda da sıvı petrollü şeyl bulunmuş. Söz konusu havzada açılan diğer sondajlarda da ortalama 40 metre kalınlığında petrol üreten kayalar tespit edilmiş.
Şimdi, tabii bu haber ilk yayınlandığında bayağı bir heyecan yarattı ve bununla ilgili çalışma sonunda MTA, Türk Petrolleri Anonim Ortaklığı ortak çalışma projesi oluşturarak arazide jeolojik etüt ve sondaj programı yürütülmesi ve gene kurumun laboratuvarında analizlerin gerçekleşmesi, bu anlamda, bulunan petrolün değerlendirilmesi istendi. Bu, yayınlandı, Anadolu Ajansında haber olarak gündeme düştü. Aradan süre geçti, o süre içinde dönemin bakanı bir açıklama yaptı, o açıklama da "Niğde ile Bor ilçesi Badak mevkisinde 2007 yılında Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü tarafından NBK-2007/2 baseni tanımlama kuyusu açılmış. Bu kuyuda rastlanan petrolün seviye araştırmak amacıyla Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı Genel Müdürlüğü tarafından iki boyutlu sismik hatlar önerilmiş ve bu hatların değerlendirilmesi sonucu 2008 yılında Bor1/A arama kuyusu açılmış ve 2.500 metre son delikte bitirilmiş. Önerilen bu kuyuda petrol ve doğal gaz içeren rezervuarlar test edilmiş, ancak kalitesinin iyi olmamasından dolayı ekonomik fatura alınamamıştır. Bu nedenle, sahada hesaplanmış bir rezerv yoktur. TPAO tarafından çalışmalar devam etmekle birlikte, jeolojik ve jeofizik değerlendirmenin olumlu olması durumunda önümüzdeki yıllarda yeni kuyu açılması düşünülmektedir."
Şimdi, bundan bir beş yıl sonra bu açıklama geldi. Bu Taner Bey'in açıklaması, Taner Yıldız'ın. Ardından, 23 Kasım yani seçimlerden önce bu kez Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ali Rıza Alaboyun bir açıklama yaptı. O da "Niğde'de petrol bulundu." ve bu rezervlerin doğal gazla bulunduğu yönünde gene bir açıklama yaptı. Bu açıklamaların hepsi basına düştükçe bizim orada insanlar petrol çıktı diye büyük bir keyfe ve mutluluğa erdiler. Ama ne hikmetse açılan kuyular geri kapatıldı, ne olduğu belirsiz bir duruma geldi. Petrol var mı, yok mu, çıkacak mı? Yoksa yine her seçimde bir on beş-yirmi gün kala, bir ay kala basında bir bakan demeci mi okuyacağız. Bu konuda bir açıklama yaparsanız memnun olurum.
2014 yılında üretilen yerli ham petrol miktarıyla ilgili de -2013'le ilgili konuşuyoruz ama ben bunu da burada söz almışken söyleyeyim istedim- toplam 2 milyon 456 bin ton olup bunun 1 milyon 779 bin tonluk kısmı TPAO tarafından üretilmiş. Geçen yıla göre kurumun üretimlerinde bir düşüş var. Bu üretimdeki düşüş nereden kaynaklanıyor? Bununla ilgili bir açıklamanızı da dinlemek istiyorum.
Keza, Türkiye'de yeteri kadar petrol arandığını düşünüyor musunuz? Biraz evvelki konuşmanızda Türkiye'de ham madde açısından yeterli kaynak olmadığına vurgu yaptınız ama dünyada her yıl ortalama 20 bin arama kuyusu denenirken Türkiye'de bunun 1.200'ler civarında kaldığı uzmanlardan aldığım bir veride var. Bu kadar az araştırmayla bu sonuca nasıl varıyorsunuz? Türkiye'deki rezervin yeterli ölçüde araştırıldığını düşünüyor musunuz? Tekniğin ve teknolojinin bu kadar geliştiği koşullarda yapılacak çalışmaların daha kapsamlı olması önünde sizce bir engel teşkil ediyor mu? Bir de toplumun, halkın genel yaklaşımı, inancı şudur: Bizim oralarda da bu çok konuşulduğu için paylaşmak istiyorum: "Biz de her şey var da yabancılar bizde çıkmasını engelliyorlar, onun için de çalışma yaptırılmıyor." düşüncesi, yurttaşın kafasında bir soru işareti. Bu konuda da sizin yaklaşımınızı dinlemek isterim.
Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN - Sayın Gürer, ben teşekkür ediyorum.
Bütün sorulara genel görüşme ve soru cevap kısmında...
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Şu petrol var mı yok mu? Onu öğrenelim Başkan ya. Çünkü yazılı diyorsunuz, yazılı gelince de...